2 yeni film vizyona girdi
Abone olMatrix Revolutions Çarşamba günü vizyona girmişti. Bugün de 2 yeni film gösterimde: "Kısa ve Acısız" ve "Pinokyo".
Yaşamını Almanya’da sürdüren 1974 doğumlu yönetmen Fatih Akın’ın
ilk filmi “Kısa ve Acısız”, 51. Locarno Film Festivali’nin en çok
konuşulan yapımlarından birisiydi. Festivalde Bronz Leopar ödülüne
layık görülen film, Bavarian Film Ödüllerinde de Akın’a “En İyi
Genç Yönetmen” ödülünü getirdi. Tarantinovari bir suç öyküsü
üzerinden işlediği filmiyle Alman sinemasının en önemli
isimlerinden birisi olacağının işaretlerini veren Akın, aksiyon
dolu hikayesinin altına bir toplumda yabancı olmak ve köklerine
dönmek gibi kendisinin birinci elden tanıdığı duyguları katarak hem
eleştirmenlerden hem de seyirciden son derece olumlu tepkiler aldı.
Film, başrol oyuncusu Mehmet Kurtuluş’a da büyük ün kazandırdı.
“Kısa ve Acısız”da Bobby karakterini Aleksandar Jovanovic, Costa
karakterini ise Adam Bousdoukos canlandırdı. Oyunculara Regula
Grauwiller, İdil Üner ve Ralph Herfort eşlik ettiler. Yönetmen,
filmle ilgili olarak “Sosyal bir drama ya da bir komedi filmi
yapmak istemedim. Sadece heyecanlı, hızlı ve hareketli bir hikaye
anlatmak istedim” diyor. Fatih Akın, bu ilk filmden sonra, dünya
çapında sayısız festivalde gösterilen, ödüllere boğulan ve
ülkemizde de gösterime giren “Temmuzda” filmine imza attı. Bu
çalışmasını, göçmen kültürü üzerine evrensel bir hikaye olan
“Solino” izledi. Akın, son olarak başrollerinde Meltem Cumbul,
Güven Kıraç, Sibel Kekilli ve Brio Uenel’in yer aldığı “Duvara
Karşı” isimli projede hem yönetmen, hem de senarist olarak yer
alıyor. Hamburg sokaklarında ‘yasadışı’ bir dostluk hikayesi
Almanya’da yaşayan ve hapisten yeni çıkmış genç Türk göçmeni
Cebrail için hapishane, dayanılması zor ancak öğretici bir tecrübe
olmuştur. Bundan böyle her türlü yasadışı işten uzak duracaktır.
Cebrail’in yakın arkadaşları da kendisi gibi göçmendir.
Yunanistanlı Costa hırsızlığı meslek edinmiştir. Sırp Bobby ise
gözünü uyuşturucu pazarlamacılığı gibi çok daha ciddi bir işe
dikmiştir. Artık ne o, ne de arkadaşları güvende değildir. Sonunda
Cebrail, Bobby’nin başlarına açtığı sorunu temizlemek zorunda
kalır. Üç arkadaş, dostluklarını hayatlarıyla test etmek
durumundadırlar. En ufak hatalarında Hamburg sokakları kana
bulanacaktır. Pinokyo'nun Beyazperde Serüveni “Hayat Güzeldir”
filmindeki performansıyla Oscar ödüllü oyuncular arasına katılan
İtalyan oyuncu Roberto Benigni, filmin hem yönetmenliğini, hem de
başrolünü üstlenmiş. Filmde, başarılı bir performans sergileyen
Benigni’ye eşlik eden oyuncular arasında Breckin Meyer, Nicoletta
Braschi, Carlo Giuffrè, James Belushi ve Glenn Close bulunuyor.
İtalyan yazar Carlo Collodi’nin 1883 tarili klasik öyküsünden
beyazperdeye uyarlanan “Pinokyo”, İtalyan sinemasının en pahalı
filmi olma özelliğini taşıyor. Eser, daha önce 1940 yılında Disney
tarafından çizgi film olarak sinemaya uyarlanmıştı. Hikaye, ihtiyar
kukla ustası Geppetto ile Pinokyo arasındaki ilişkisi çevresinde
gelişiyor. Tahtadan yapılmış cansız kukla Pinokyo, mucizevi bir
şekilde canlanıyor ve ne zaman bir yalan söylese burnu uzuyor.
Perisinin yol göstermesine ve Geppetto ustanın sevgisine rağmen,
meraklılığı yüzünden Pinokyo’nun başı bir türlü beladan
kurtulmuyor. Hiç çocuğu olmamış Geppetto, Pinokyo’nun ‘babası’
oluyor ve ikisi arasında özel bir bağ oluşuyor. Ama bu bağ,
Pinokyo’yu ele geçirerek onu karanlık emellerine alet etmek isteyen
kötü niyetli Lorenzini yüzünden tehlikeye giriyor. Ve ne yazık ki,
Lorenzini, her zaman istediğini elde ediyor. Rengarenk sirkler,
konuşan hayvanlar, mistik ormanlar, fantastik oyuncaklar ve
muhteşem oyun alanları ile renklendirilen “Pinokyo”, küçüklere
olduğu kadar büyüklere de keyifli bir seyir vaad ediyor.