2 yeni film vizyon hazırlığında
Abone olSinemaseverleri haftasonu gösterime girecek iki yeni film bekliyor. Biri korku-gerilim "Gizli Pencere", diğeri çizgi film, "Ruhların Kaçışı".
Stephen King'in 4 romanından biri olan "Secret Window"dan
beyazperdeye uyarlanan "Gizli Pencere"nin başrollerini Johnny Deep,
John Turturro ve Maria Bello paylaşmış, filmin senaristi ve
yönetmeni David Koepp. Neredeyse tek bir odada geçen "Gizli
Pencere", gerçeklikle bağlantısını yitiren bir adamı konu alan bir
gerilim. Bilgisayarının başında oturup, yeni bir kitap yazması, ya
da en azından köpeğini derme çatma kulübesinin, pırıl pırıl gölün
çevresinde dolaştırmaya çıkarması gerektiğini bilmesine karşın,
başarılı yazar Mort Rainey-Johnny Deep, en sevdiği koltuğunun
üzerinde günde 15 saat uyumaktadır. Mort Rainey, kendisine acı
veren bir boşanmanın ortasındadır ve bu ayrılığa ilişkin her şey
çirkin ve tasız bir hal alır. Bu durum Mort'un tüm enerjisini
tüketir, yaratıcılığını da alıp götürür. Ve tüm bunlar Mort
Rainey'in, kendisini tek bir satır bile yazamayacak duruma getiren,
büyük çaplı bir yazamama sendromuyla başbaşa kalmasına neden olur.
Günlerden bir gün, John Shooter-John Turturro adında ruhsal dengesi
bozuk bir yabancı Mort Rainey'in kapısına gelerek, onu kendi
hikayelerini çalmakla suçlar ve bunu telafi etmesini ister.
Rainey'in kendisini yatıştırma çabalarına karşın Shooter gitgide
daha ısrarlı ve düşmanca bir tavırla, soğukkanlı bir cinayet
planını içeren, tuhaf bir adalet kavramından söz eder. Akıl almaz
bir şekilde kedi-fare oyunu oynamak zorunda kalan Mort Rainey,
hayal bile edemeyeceği bir kurnazlık ve kararlılığa sahip olduğunu
keşfeder ve en sonunda da Shooter'ın onu kendisinden bile daha iyi
tanıdığının farkına varır. "Ruhların Kaçışı" Senaristliğini ve
yönetmenliğini Hayao Miyazaki'nin üstlendiği "Ruhların Kaçışı",
Miyazaki'nin deyeşiyle "Bir zamanlar on yaşında olmuş ve bir gün on
yaşında olacaklar için" bir çizgi film. Animasyon-fantastik filmi
"Ruhların Kaçışı"nda, babasının iş değişikliği nedeniyle bulunduğu
şehirden taşınmak zorunda kalan bir kız çocuğunun başından geçenler
işleniyor. Animasyon sinemasının anavatın Japonya'nın efsanevi ismi
Hayoa Miyazaki'nin filmi "Ruhların Kaçışı"nda üzgün ve hırçın bir
kız çocuğu olan Chihiro'nun anne ve babası, taşınma için yaptıkları
yolculukta, mola yerlerinde yedikleri yemekten sonra domuza
dönüşürler. Chihiro, karanlık çökerken gördüklerinin, tuhaf
olayların sadece bir başlangıç olduğunu anlar. Kimsesiz görünen
mola yeri, bir anda yüzleri olmayan ruhların istilasına uğrar.
Chihiro, anne ve babasına yardım etmek istese de, bu hayalet
karnavalının içinde, aslında hayatı tehlikede olan kişi kendisidir.
Chihiro korkuyla sarsılırken kolunu tutan gizemli bir yabancı Haku,
ona yardımcı olacağına söz verir ve tavsiyelerini dinlemesini
ister. Chihiro hayatta kalmak için, kendisini bir çeşit " hayalet
dinleme tesisi" olan bir otele kabul ettirmek zorundadır. Chihiro
otelde bir iş bulmayı başarsa da, esas macera bundan sonra başlar.
Chihiro, bir yandan hayaletlerin gizem perdesini aralarken, aynı
zamanda da esrarengiz Haku'yla, aşkın büyüsünü keşfeder.