2 Kasım 2012 Basın Özeti

Guardian gazetesi, Amerika Birleşik Devletleri'nde 6 Kasım'da yapılacak başkanlık seçimleriyle ilgili manşetinde Başkan ve Demokrat Parti'nin başkan adayı Barack Obama'ya New York'un popüler belediye başkanı Michael Bloomberg'den sürpriz bir destek geldiğini belirtiyor.

Gazete, bu desteğin Cumhuriyetçi aday Mitt Romney'nin umutlarına darbe indirdiğini belirtiyor

Haberde özetle şöyle deniyor:

"Küresel ısınma ve süper fırtına Sandy, Amerikan seçimleri üzerinde dramatik bir etki yaptı. Belediye Başkanı Michael Bloomberg, Romney'nin küresel ısınmayla mücadele önlemlerine ciddi olmamasını gerekçe göstererek Obama'ya destek belirtti.

Eskiden Cumhuriyetçi şimdi ise bağımsız olan Bloomberg, Obama'nın iklim değişimiyle mücadelede bazı önemli ilerlemeler sağladığını söyledi. Bloomberg internet sitesinde şunları yazdı:

"Mitt Romney'nin iyi ve dürüst bir insan olduğuna inanıyorum. Oval Ofis'e işadamlığı deneyimi getirecektir. Amerika'nın eşit sonuçlar değil, eşit fırsatlar üzerine kurulduğunu teslim etmektedir. Geçmişte göçmenlik, yasa dışı silahlar, kürtaj hakları ve sağlık hizmetleri konusunda sağduyulu bir tavır sergilemiştir. Ama sonradan bunların hepsinde aksine davranmaya başlamıştır."

'Obama ikinci dönemi hak ediyor'

Financial Times'ta adayların ekonomi politikalarının değerlendirildiği bir analizde özetle şöyle deniyor:

"Bu seçimle ilgili en büyük belirsizlik adayların ekonomi politikaları. Çünkü iki aday da ekonomi politikaları konusunda fazla bir şey önermediler. İki aday da vergiden söz etti, yapısal büyümeyi güçlendirecek uzun vadeli politikalarını anlattı ama büyümeyi hızlandıracak ve istihdamı artıracak bir plan koymadı.

"Obama kazanırsa uzun vadeli büyümeyi desteklemek için eğitim, araştırma ve altyapı yatırımlarının güçlendirilmesi yönündeki baskı artacak. Daha fazla yatırım harcaması Obama'ya, kısa vadede mali sıkılaştırmaya ihtiyaç duymadan yüksek gelir grubundakilerin vergilerini artırma fırsatı verecek. Gerçi Kongre'nin buna izin vermesi olası değil."

"Barack Obama yeniden seçilirse, konut kredilerini silmeye bunları yeniden yapılandırmaya devam edecek. Genel anlamda Obama'nın kazanması bazı değişiklerle eski politikaların devamı anlamına gelecek. Bazı kadro değişiklikleri olacak.

Financial Times, Mitt Romney'nin seçilmesi halinde olabilecekler konusunda şunları yazıyor:

"Mitt Romney seçilirse ekonomi politikalarına vergi reformu, kamu harcamalarında kesinti, ekonomiyi düzenleyici denetleyici kurumlara iş dünyasına yakın isimler atanması damga vuracak. Romney'nin ekonomi kurmayları, ekonomik canlandırma politikalarına şüpheyle bakmalarına karşın kısa vadeli mali politikalara dikkat göstermek zorunda kalacak. Bununla birlikte bazı açılardan Romney'nin kısa vadede ekonomik canlandırma politikasını sürdürmesi daha kolay olacak. Çünkü vergileri artırmak istemiyor ve kamu harcamalarındaki kesintilerin hayata geçirilmesi zaman alacak."

Gazetenin yazarlarından Philip Stephens ise esin kaynağı bir lider olarak iktidara gelen Obama'nın ilk dönemine ihtiyatlı politikalarının damga vurduğunu, başkanlığını, bir müze küratörünün kaygan mermer zeminde paha biçilmez bir sanat eseri taşıması gibi taşıdığını, seçim kampanyasını vizyonunu anlatmak yerine Romney'e saldırmak üzerine kurduğunu belirterek buna rağmen Obama'nın ikinci dönemi hak ettiğini belirtiyor.

'Süryaniler de soykırımın tanınması için çaba harcıyor'

Economist dergisi, Türkiye'deki Süryanilerin de, 1915 olaylarının soykırım olarak kabul edilmesini sağlamak için çabalarını yoğunlaştırdığını belirtiyor ve tarihi manastır Mor Gabriel'in arazisi üzerindeki mücadeleye yer veriyor. Yazıda özetle deniyor:

"Jön Türkler, Kürt aşiretleriyle birlikte 1915'te Ermenileri topluca katlederken din adamları Hristiyanları katledenleri servet ve güzel kadınların beklediğini, cennette yerlerinin hazır olduğunu söylüyordu. Bir milyon Osmanlı Ermenisi'nin ölümleriyle ilgili birçok kayıt bulunmasına rağmen onlarla birlikte ölen dünyanın en eski Hristiyan topluluklarından biri olan 10 binlerce Süryani hakkında çok az şey biliniyor."

"Stockholm'den Sydney'e Süryani diasporası uluslararası platformda ölümlerin soykırım olarak tanınması için lobi faaliyetlerini güçlendiriyor. Büyük bir Süryani nüfusuna sahip İsveç tanıdı bile. 1915'teki trajedinin 100'üncü yılı yaklaşırken Türkiye karşı mücadele başlatıyor."

Kürt petrolleri ve Türkiye

Economist Kuzey Irak'taki petrol yatırımlarını ele aldığı bir başka yazısında ise üretimin artmasında rağmen asıl meselesinin bunun dünyaya ulaştırılması olduğunu belirtiyor:

"Kürtler bugün merkezi hükümet tarafından kontrol edilen boru hatlarından günde 200 bin varil petrol ihraç ediyor. Bölgesel Kürt Yönetimi Petrol Bakanı Türkiye'ye kendilerine ait olacak bir boru hattı inşa etmek istiyor. Bazı Türk yetkililer, sonunda Kuzey Irak'ta bağımsız bir Kürt devleti olasılığını kabul etmiş görünüyor ve bunu Türkiye'ye ticari açıdan bağımlı kılmaya çalışıyor."

"Türkiye şimdiye kadar Kürtlere sadece tankerle petrol ihraç etme izni verdi. Kürtlerin boru hattına onay alabilmesi için Irak dışındaki Kürt ayrılıkçılığına karşı Türkiye'nin muhalefetini desteklemesi gerekecek. Bu çok olası görünmüyor. Ama Suriye'de iç savaşın büyümesi Kürtlere yarıyor. Erdoğan, Suriye rejimini desteklediği için Irak Hükümeti'ne kızıyor. Kürt petrol ihracatını desteklemek karşılık olabilir. Ama Kürt boru hattına onay vermek şu aşamada Erdoğan için çok aşırı bir adım olur."

'İngiltere Körfez'de uçak konuşlandırma planları yapıyor'

Independent gazetesi özel manşet haberinde İran'ın nükleer programıyla ilgili gerginliğin tırmanması üzerine İngiltere'nin Körfez'de savaş uçakları konuşlandırma planları yaptığını duyuruyor.

Gazete nihai kararın İngiltere Başbakanı David Cameron'un Abu Dabi ve Dubai emirleriyle yapacağı görüşmelerden sonra verileceğini, bu konuda yakında bir açıklama yapılmasının beklendiğini belirtiyor.