2 Haziran İngiltere Basın Özeti
Abone olTimes dün Ankara'da yaşananları "Türk polisi gösteriyi biber gazı kullanarak bastırdı" başlığı ile duyuruyor. Daily Telegraph "2022 Dünya Kupası'yla ilgili rüşvet iddiaları sonrası 'FIFA'ya kırmızı kart gösterin" diyor.
Times gazetesi Gezi Parkı protestolarının
birinci yılında dün Ankara'da yaşananlara sayfalarında kısaca yer
vermiş. Gazetedeki haberin başlığı, "Türk polisi gösteriyi biber
gazı kullanarak bastırdı"
Haberde, yaklaşık 500 kişilik bir grubun, geçen yılki protestolarda yaşamını yitiren 26 yaşındaki Ethem Sarısülük'ü vurulduğu yerde anmak istediğini belirtiliyor.
Times polisin ise protestoculara karşı biber gazı ve tazyikli su kullandığını aktarmış.
Gazete Gezi Parkı protestolarının yıldönümünde önceki gün İstanbul ve Ankara'da polis ile göstericiler arasında çatışmalar çıktığını da hatırlatmış.
"Dünya Kupası için yeniden oylama yapılmalı"
Bugünkü İngiliz gazetelerinde iki gelişme ile ilgili haber ve
yorumlar ön plana çıkıyor: Katar'ın 2022 Dünya Kupası'na ev
sahipliği yapabilmek için bazı FIFA yetkililerine rüşvet verdiğine
yönelik yeni iddialar ve İngiltere'nin eski Lüksemburg Başbakanı
Jean Claude Juncker'i Avrupa Komisyonu Başkanı olarak görmek
istememesi.
Guardian gazetesi, FIFA'ya Dünya Kupası'nın Katar'a verildiği oylamayı iptal etmesi yönünde yapılan çağrıları manşetine taşımış.
İngiliz Sunday Times gazetesi dün Katar'ın 2022 Dünya Kupası'na ev sahipliği yapabilmek için bazı FIFA yetkililerine yaklaşık 5 milyon dolar ödediğini iddia etmişti.
İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin Uluslararası Kalkınma Sözcüsü Jim Murphy Guardian'daki yazısında, "FIFA"nin kuralları açık. Dünya Kupası'na ev sahipliği yapma hakkı satın alınmamalıdır" diyor. Aynı partinin Spor Sözcüsü Clive Efford da, 2022 Dünya Kupası için yeniden oylama yapılmasını istiyor.
Guardian'ın haberinde ise İngiltere hükümetinin de Sunday Times'ta yayınlanan son iddialar sonrası politika değişikliğine gidebileceğinin sinyalini verdiği belirtiliyor.
İngiltere, 2018 Dünya Kupası'na aday olmuş ancak sadece iki oy alabilerek elenmişti. Hükümet daha önce yolsuzluk ve rüşvet iddialarının FIFA'yı ilgilendiren konular olduğunu vurgulamakla yetinmişti.
Son gelişmeler sonrası ise İngiltere Spor Bakanı Helen Grant "Bu iddialar çok ciddi görünüyor. Büyük spor organizasyonlarının ev sahiplerinin açık, adil ve şeffaf bir süreç sonunda belirlenmesi gerek" ifadelerini kullanmış. İktidarın büyük ortağı Muhafazakar Parti'den John Whittingdale'e göre ise FIFA Başkanı Sepp Blatter'in konumu artık "neredeyse savunulamaz' durumda.
Guardian, üst düzey FIFA yetkililerinin de ilk kez 2022 Dünya Kupası için yeniden oylama yapılmasını değerlendirdiklerine dikkat çekiyor.
FIFA'nın İngiliz Başkan Yardımcısı Jim Boyce, Etik Komitesi'nin yeniden oylama yapılmasını önermesi halinde, "bunda kesinlikle hiçbir sorun görmeyeceğini" söylemişti.
Guardian muhabiri David Conn, suçlamaların merkezindeki eski Katar Futbol Federasyonu Başkanı ve FIFA Başkan Yardımcısı Muhammed Bin Hammam'ın, "bir suç örgütünün lideri gibi davranmakla" suçlandığını yazmış.
Başyazısında ise 2018 Dünya Kupası'nın Rusya'ya verildiği oylamanın da tekrarlanmasını istemiş Guardian ve eklemiş:
"Ancak önce FIFA temizlenmelidir...Sayın Blatter yeniden seçilmesi öncesi kampanyasında reform alanında ilerleme sağlanmasından söz etmişti...Kendisi şimdi Salt Lake City Skandalı sonrası Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin kendisini nasıl dönüştürdüğüne bakmalıdır...Futbol milyonların sevdiği, sıradan insanların kalıcı bir aidiyet duygusu besledikleri bir oyundur. Halkın oyunudur. Sadece plütokratların değil."
"FIFA'ya kırmızı kart gösterin"
Aynı gelişmeyi başyazılarına da taşıyan diğer İngiliz gazetelerinden Times "Çirkin oyun" demiş.
Independent radikal reforma ihtiyacı olduğunu vurguladığı FIFA'nın "kendi kalesine gol attığı" görüşünde.
Blatter'in FIFA'nın son 40 yıldaki ikinci başkanı olduğunu hatırlatan Daily Telegraph ise "FIFA'ya kırmızı kart gösterin" ifadesini kullanmış.
Renzi: Juncker sadece bir aday
Daily Telegraph'ın ilk sayfasındaki haberin başlığı ise "Cameron, federalist Juncker'in Avrupa'yı yönetmesini engellemeye yönelik mücadelesinde önemli müttefikler kazanıyor".
İngiltere Başbakanı David Cameron özellikle Avrupa Birliği (AB) karşıtı partilerin başarılı olduğu Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri sonrası eski Lüksemburg Başbakanı ve Euro Bölgesi Başkanı Jean Claude Juncker'in Avrupa Komisyonu Başkanı olarak görmek istemiyor.
Daily Telegraph ise önemli bazı Avrupalı liderlerden Cameron'a bu konuda destek geldiğini yazmış.
Gazete İtalya Başbakanı Matteo Renzi'nin Juncker'in sadece bir aday olduğunu ve direkt göreve atanacağı sonucu çıkarılamayacağını söylediğine dikkat çekiyor.
Daily Telegraph'a göre Fransa Cunmhurbaşkanı François Hollande ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de gelinen noktada Juncker'in göreve getirilmesine karşı oldukları yönünde haberler var.
Oysa Merkel geçen hafta Juncker'in Komisyon Başkanlığına destek vermişti.
Daily Telegraph başyazısında son gelişmeleri "Sonunda, Avrupa'nın (seçmenleri) dinlemeye başladığının işareti" olarak yorumlamış.
Juncker'den 'şantaj' suçlaması
Guardian ise ilk sayfasındaki haberde İngiltere Başbakanı David Cameron'ın "şantajla" suçlandığını belirtiyor. Alman Der Spiegel dergisi, Cameron'ın geçen haftaki AB Zirvesi sırasında, Juncker'in Avrupa Komisyonu Başkanı seçilmesinin İngiltere'nin AB'den ayrılması ile sonuçlanabileceği tehdidinde bulunduğunu yazmıştı. Dergiye göre Cameron bu sözleri Merkel'e söylemişti.
Financial Times gazetesi Downing Street'in Der Spiegel'in haberi hakkında yorum yapmadığına dikkat çekiyor.
Guardian, Juncker'in Alman Bild gazetesine verdiği mülakata dikkat çekmiş. Juncker, Cameron'ı adını anmadan eleştirerek "Avrupa ülkeleri kendilerine şantaj yapılmasına izin vermemelidir" demiş.
Guardian'ın Avrupa Editörü Ian Traynor'a göre ise Brüksel'de dile getirilen görüş, "Cameron'ın Juncker'e bu kadar çabuk karşı çıkarak pot kırdığı" şeklinde.
Times ise eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in bugün Londra"da yapacağı konuşmayı manşetine çekmiş. Gazetenin manşeti "Blair Avrupa'ya 'Uyan' diyecek".
Tony Blair İngiliz Sanayi Odası Konfederasyonu'ndaki konuşmasında, AB karşıtı partilerin AP Parlamentosu seçimlerinde elde ettikleri başarıya dikkat çekecek. Blair bunun AB'de reform ihtiyacını gösterdiğini vurgulayacak.
Times Blair'in "İngiltere'nin Avrupa'daki gelişmelere liderlik etmesi ve izleyici olmaması gerektiğini" söyleyeceğini, ülkesinin AB üyeliği koşullarını yeniden müzakere etme sözü veren Başbakan David Cameron'ı da sert bir dille eleştireceğini yazmış.