2. Dünya savaşına girmedik niye bu haldeyiz
Abone olBülent Arınç, Türkiye'nin, Almanya ve Japonya gibi 2. Dünya Savaşı'na girmediğini belirtti, yaşanılan kıtlık ve yokluğun sorgulanması gerektiğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Türkiye, artık çok
kaliteli mallar üretiyor, ihraç ediyor."dedi. Türkiye'nin ikinci
dünya savaşına girmemesine rağmen kıtlık ve yokluk yaşadığını, hala
niye bu halde olduğunu sorgulaması gerektiğini de sözlerine
ekledi.
Arınç, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür
Merkezi'nde düzenlenen Bursa Girişimci İş Adamları Derneği'nin
(BUGİAD) ''İş, Bürokrasi, Eğitim ve Spor Ödül Töreni''nde,
Bursa'nın başlı başına bir başarı öyküsü olduğunu belirterek, Reha
Yeprem'in sunumunu yaptığı törenin de göze çok hoş geldiğini, bunun
Bursa'ya verilen önemi de gösterdiğini söyledi.
ERBAKAN ÇOK İNANÇLI BİR İNSANDI
İki gün önce eski başbakanlardan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın
vefatının 2. yılı olduğunu hatırlatan Arınç, Türkiye için ifade
ettiği manayı çok önemli bulduğu Erbakan'ın, çok inanmış bir insan
ve ülkesini, milletini çok seven biri olduğunu dile getirdi.
2. DÜNYA SAVAŞINA GİRMEDİK AMA YOKLUK
ÇEKTİK
Arınç, Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı'na girmediğini fakat yine de
yokluk ve kıtlık yaşadığını ifade ederek, Erbakan'ın 2. Dünya
Savaşı'ndan mağdur çıkan iki ülke olan Almanya ve Japonya'nın 20
sene sonra eski ihtişamına kavuştuğunu belirttiğini, Türiye'nin ise
savaşta yer almamasına, b ülkeler kadar zarar görmemesine rağmen
niye bu halde olduğunu sorduğunu aktardı.
ŞİMDİ GELDİĞİMİZ NOKTAYA BAKIN
''Şimdi geldiğimiz noktaya bakın, 150-253 milyar dolarlık
ihracat var'' diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Türkiye, artık çok kaliteli mallar üretiyor, ihraç ediyor. Daha çok kaliteli mallar, daha çok mamul maddeye, daha çok yüksek teknoloji isteyen ürünlere de yönelmemiz lazım. Gelecek onlarda. İnşallah onu da başarabileceğimizi ümit ediyoruz. Cari açığı önlemenin tek yolu bu. Üretimimizi mutlaka yüksek teknolojiye dönüştürmemiz ve mutlaka ihtiyaç maddelerini, mallarını Türkiye'de üretmemiz lazım. İstihdama onun katkısı var, üretime, ihracata, yurt dışından gelecek gelire mutlaka katkısı var.''
AR-GE'LERE ÇOK ÖNEM VERİN
Sanayicilere işlerini büyütmeleri çağrısında bulunarak, şöyle konuştu:
''Ar-GE'leriniz var biliyorum. Ar-Ge'lere çok önem verin. Her eser yüzümüzü güldürsün. 'Made in Turkey' yazıyorsa bir yerde veya 'Bursa' yazıyorsa bir yerde, inanın Türkiye'nin onuru artık bu yüzyılda budur. Her gittiğiniz yerde bunu rahatlıkla görebiliyorsunuz. Pazar çeşitliliğine girdi Türkiye. Ekonomik krizin en ağır izlerini taşıyan Amerika'dan başlayarak Avrupa'ya gelen son global ekonomik kriz bazı ülkeleri inim inim inletiyor. Ama biz çok şükür büyümemizi, üretimimizi, ihracatımızı artırıyorsak temelde sanayimizin ve finans sektörünün güçlü olmasına bağlı. İnanınız ki biz, Afrika pazarına da ele geçirdik, ABD'yi de ele geçirdik. Avro Bölgesi'nde 17 ülke kriz içerisinde, 6'sı hükümet değiştirdi. Yunanistan, bir trilyon dolar borçla baş edemiyor, parasını döndüremiyor. Şimdi biz bu ülkelere baktığımız zaman oradan talep daralması olduğu için ihracatımızın azaldığını görüyoruz. Eski düşünce ve eski günler olsaydı Avrupa'dan gelen ithalat talepleri azalınca Türkiye, elini ovuşturup bir kenarda kalacaktı. Ama bunu gördüğümüz ve çok yönlü siyasi politikalar izlediğimiz için Avrupa pazarından mahrum kaldığımız ihracatı Afrika pazarından fazlasıyla tamamladık, Amerika pazarından fazlasıyla tamamladık.''
15 FARKLI ÜLKENİN KARMA EKONOMİK KURUL BAŞKANIYIM
''Uganda'da ilk temaslarımızı yapmaya gittiğimizde 40 Türk iş
adamıyla birlikte gitmiştim. İş forumu yaptık ve sonunda Çorum'dan
gelen bir medikalci, 'ben çok güzel bağlantılar yaptım' dedi.
İstanbul'dan gelen gömlek tüccarı, 'ben 200 bin gömlek bağlantısı
yaptım' dedi. Ankara'dan da 'ben 400 bin ayakkabı siparişi aldım'
dedi. Uganda, Afrika'nın ortası, Nil'in doğduğu yer ve ekvatorun
tam merkezi. Biz milletvekili, bakan olarak, büyükelçi olarak ilk
defa gidiyorduk Uganda'ya ama Uganda Havaalanı'nda bizi kim
karşıladı dersiniz? Orada on yıl önce açılan Türk okullarının
öğretmenleri.''
TÜRK OKULLARI DESTAN YAZIYOR
Bu destanda herkesin payının bulunduğunu vurgulayan Arınç, ''Moğolistan'dan da sorumluyum. Eksi 45 derce soğukta, senenin 3 ayında ancak güneş görebilen bir ülkeye gittim. Orada da 1998'de açılan Türk okullarının ve oradaki şehidimiz Adem'in arkadaşlarıyla karşılaştım. Vietnam, Kamboçya böyledir, Yemen böyledir. Çok şükür Türkiye artık her yerde var, Türk ürünleri her yerde var'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, törende, Faik Çelik Holding'in sahibi Faik Çelik'e ''Yılın İş Adamı'' ödülünü takdim etti.