19 Mayıs'ı stadyumdan kurtaralım
Abone olBakan Çelik, 19 Mayıs'ın otoriter devlet zihniyetini yansıttığı ve militarist olduğu eleştirilerine katıldığını açıkladı.
Bakan Çelik, Buluşma Forumu toplantısına katılan öğrencilerin 19
Mayıs törenlerinin kutlanma biçimlerine dönük eleştirilerini
dinledikten sonra şu açıklamayı yaptı: ''Ben de sizin gibi
düşünüyorum. Sizinle aynı görüşteyim. 19 Mayıs kutlamalarını
stadyumlardan kurtarmak gerekiyor. Bugün törenler vardı, bakıyorum
siz de bir operasyon peşindesiniz. Bu teşebbüsünüze yürekten
katılıyorum. Törenleri bu durumdan kurtarmak konusunda sizinle aynı
düşüncedeyim. Artık bu sembolik törenler dünyanın hiçbir yerinde
kalmadı. İşin içerik ve ruhu bir tarafa bırakılıyor. Zarf var ama
mazruf eksik kalıyor.'' Gençler ne düşünüyor? 19 Mayıs Atatürk'ü
Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları kapsamında Buluşma
Forumu ve Yerel Gündem 21 Gençlik Parlamentosu, TBMM'de ayrı ayrı
toplandı. 2000 yılında sanal ortamda biraraya gelen 45
üniversiteden gençlerin oluşturduğu Buluşma Forumu'nun açış
konuşmasını yapan Sabancı Üniversitesi öğrencisi Deniz Çiçek,
gerçekleştirdikleri etkinliklerle ''1980 sonrası gençliğin
depolitize olduğu'' söylemine itiraz ettiklerini belirti. Çiçek,
bugünkü toplantıda ise artık ''gençlik bayramı olma niteliğini
kaybetmiş 19 Mayıslardaki stadyum törenleri'' ve dünyada yükselen
totaliter eğilimlere itiraz edeceklerini ifade etti. Toplantıda,
Buluşma Forumu'nun, ''19 Mayısları stadyumlardan kurtaralım''
kampanyası da kamuoyuna sunuldu. Gençlerin imzasına açılan kampanya
bildirgesinde, 19 Mayıs törenlerinin gençliğe heyecan vermeyen,
zaman ve kaynak israfına yol açan rahatsızlık verici etkinliklerle
gerçekleştirildiği belirtilerek, şu görüşlere yer verildi: ''Milli
bayramlara stadyumlara gençleri dolduran, onların çokluğu,
çevikliği, disiplini, birliktelikleri ile dünyaya ne kadar güçlü
olduklarını gösterdiğini düşünen otoriter devlet zihniyetinin
yansıması olan bu tören, demokratikleşen modern Türkiye'de artık
terk edilmelidir. Bayramın adında gençlik ve spor kelimelerinin
birlikte anılması, gençlere biçilen rolü göstermesi açısından da
anlamlıdır. Gençlik, kas ve sporla eşitlenmekte; gençler, rejim ve
devlet için kasları ve çeviklikleriyle düşmanları korkutacak hazır
kıtalar olarak düşünülmektedir. Gençlik, insan hayatının kalıpların
içine sokulmayacak en dinamik ve en devrimci, en cesur dönemidir.
Yakın tarihimiz göstermiştir ki, bu kalıpların içine sokulmaya
çalışılan gençlik ya tamamen depolitize edilmiştir ya da şiddete
tapacak ölçüde marjinalleşmiştir. Atatürk'ün gençliğe hediye ettiği
19 Mayısların kutlanış şeklinin tamamen değiştirilmesini, birçok
gencin gönülsüz olarak katıldığı modası geçmiş, hamaset dolu,
militarize, stadyum gösterilerinin ve geçit törenlerinin sona
erdirilmesini talep ediyoruz.''