19 can ucuz hortum kurbanı oldu
Abone olBursa'da 19 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden ocağındaki patlamaya ilişkin rapordan skandal çıktı.
Bursa'nın Mustafakemalpaşa İlçesi'nde Bükköy Madencilik'e ait
ocakta 10 Aralık günü meydana gelen ve 19 kişinin ölümüyle
sonuçlanan patlamayla ilgili bilirkişi raporu tamamlandı. Maden
mühendisleri Mehmet Taşkın, Melih Duygun ve İhsan Babür'den oluşan
bilirkişi heyetinin hazırladığı 12 sayfalık rapor savcılığa teslim
edildi.
Raporda özetle şu noktalara dikkat çekildi:
- Grizulu ortamın elektrik panosundaki çalıştırıcı düğmesine
basılması sonucu oluşan kıvılcımın tesiri ile grizu patlaması
meydana gelmiştir.
- Patlamaya dinamit atılması yol açmamıştır.
- Ocakta grizu birikmesinin en önemli nedeni havalandırma
sistemindeki çarpıklıklardır.
- Çarpıklık havalandırmada kısa sürede kısa devreye yol
açmaktadır. Bu durum, çalışma sırasında kirlenmiş havanın tekrar
aynı ortama gelmesine neden olmuştur.
- Havalandırma vantüplerinde maden standardı olan 40 santimetre
çapındaki boru yerine tarımsal sulamada kullanılan 12 santimetrelik
borular kullanılmış. Bu borular temiz havanın basılmasında yetersiz
kalmış.
- Ocakta hava ölçüm istasyonları ve temiz hava ile ocak kirli
havasının akış yönlerinin gösterildiği havalandırma planı
bulunmuyor.
- Ocakta gerek duyulan metan ve diğer tehlikeli gazları otomatik
ölçebilecek merkezi uyarı ve algılama sistemi
görülmemiştir.
- Sürekli ve düzenli kontrol edilmesi gibi bir durum söz konusu
değildir.
- Çalışan makine ve teçhizatla ilgili ekipmanların antigrizu
(alev sızdırmaz) özellikte olduğuna dair belgelere
rastlanmamıştır.
- Dinamitleri patlatan ve kazada yaşamını yitiren Ramazan
Baştepe'nin üzerinde gaz ölçüm cihazına rastlanmamıştır.
- İşçilerin üzerindeki giyim eşyalarıyla ocağa girdiği
anlaşılmaktadır.
ASIL KUSURLU MADEN SAHİBİ
Raporda ayrıca Bükkoy Madencilik Turizm Tic. A.Ş. ile
taşeron Fahrettin Şolpan arasındaki teknik şartname ve taşeronluk
sözleşmesiyle ilgili değerlendirme yapılarak, Bükkoy Madencilik
Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Ercan'ın üst işveren konumunda
olduğu ve 4857 Sayılı İş Kanunu'nun 2'nci maddesi 5'inci bendi
gereği alt işverenle birlikte asıl kusurlu olduğu ifade edildi.