18'lik fantazi canından etti
Abone olSakarya'nın Kocaali ilçesinde oturan 18 yaşındaki H.N. adlı kadını otomobilinde ilişki kurmak isteyen Yılmaz Maya öldü
Sakarya'nın Kocaali ilçesinde oturan 18
yaşındaki H.N. adlı kadını otomobiline alarak ilişki kurmak
isteyen, 46 yaşındaki Yılmaz Maya, kalp krizi geçirerek
öldü.
Kocaali-Karasu Yolu üzerindeki bir fındık bahçesinde dün meydana gelen olayda, daha önceden para karşılığı fuhuş yaptığı iddiasıyla hakkında birkaç kaydı olduğu belirtilen H.N., 155 Polis İmdat telefonunu aradı.
İlçede ayakkabı boyacılığı yapan 46 yaşında 2 çocuk babası Yılmaz Maya tarafından kaçırıldığını ve elinden kurtulup bir eve sığındığını öne süren H.N.'yi verdiği adreste alan ekipler, daha sonra buraya birlikte geldiği Yılmaz Maya'nın heyecandan öldüğünü bildirdi.
Gösterdiği fındık bahçesinde Yılmaz Maya'nın otomobilinin yanında cesedi bulundu. Kocaali Cumhuriyet Savcılığı'nın Yılmaz Maya'ya yaptığı ön otopside kalp krizi geçirerek öldüğü belirlerken, ceset detaylı inceleme için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Polisin yaptığı incelemede kaçırıldığını öne süren H.N.'nin,
Yılmaz Maya ile kendi rızasıyla gittiğini belirledi. Soruşturma
sürdürülüyor.
KIZINI PAZARLAYAN ANNENİN SÖZLERİ ŞOK ETTİ
HABERİ DİĞER SAFTADA TIKLAYIN
[PAGE]
Adana'da öz kızı 13 yaşındaki F.H.'yi
iki erkeğe 5 lira karşılığında pazarladığı iddiasıyla tutuklanan 40
yaşındaki Kader H. hakkında 37.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle
dava açıldı.
İfadesinde, diğer 2 erkekle ilişkisi olduğunu doğrulayan Kader H., "Bana kızımla birlikte olmak istediklerini söylediler. Ben de daha çok küçük olduğunu, buna izin veremeyeceğimi söyledim ama ısrar ettiler. Bunun üzerine ilişkiye girmemeleri şartıyla ellemelerine izin verdim.
Küçük kızla ilişkiye girdiği öne sürülen diğer sanıklar temizlik işçisi 45 yaşındaki Mehmet T. ile bir işyerinde güvenlik görevlisi olan 46 yaşındaki Mehmet Ali İ. hakkında ise 15'er yıla kadar hapis cezası istendi.
Merkez Yüreğir İlçesi'nde yaşayan ilköğretim 7'nci sınıf öğrencisi F.H.'nin okulda rahatsızlanıp, ardından götürüldüğü hastanede hamile olduğu anlaşılınca, cinsel istismar olayı ortaya çıktı. Çocuk Şube Müdürlüğü ekipleri, 2 Kasım'da 26 haftalık hamile olan F.H.'nin psikolog gözetiminde ifadesini aldı. F.H., annesi tarafından götürüldüğü 2 erkeğin kendisiyle cinsel ilişkiye girdiğini anlattı. Küçük kızın ifadesi üzerine harekete geçen polis ekipleri, annesi Kader H. ile Mehmet T. ve Mehmet Ali İ.'yi gözaltına aldı.
'DOKUNUN DEDİM İLİŞKİYE GİRİN DEMEDİM'
İfadesinde, diğer 2 erkekle ilişkisi olduğunu doğrulayan Kader H.,
"Bana kızımla birlikte olmak istediklerini söylediler. Ben
de daha çok küçük olduğunu, buna izin veremeyeceğimi söyledim ama
ısrar ettiler. Bunun üzerine ilişkiye girmemeleri şartıyla
ellemelerine izin verdim. Kısa süreliğine baş başa kalmaları için
mutfağa gittim. Geri döndüğümde kızım giyiniyor, onlar ise
çıplaktı. Ne yaptıklarını bilmiyorum. Sadece ellediklerini
düşündüm. Dolmuş parası olarak da 5 lira verdi" dedi.
Kızını para karşılığı pazarlamadığını ileri süren Kader H., eşinin inşaatlarda çalışması nedeniyle maddi sıkıntı çektiklerini ve bu yüzden para karşılığı erkeklerle ilişkiye girdiğini söyledi.
İfadesinin ardından devlet korumasına alınan F.H. annesiyle birlikte Mehmet T.'nin evine gittiklerini, burada bir odada ilişkiye girdiklerini, bu sırada annesinin de mutfakta yemek yaptığını söyledi. Şüpheliler Mehmet T. ile Mehmet Ali İ. ise küçük kızın verdiği ifadeyi doğrularken, zorla bir şey yapmadıklarını savundu.
Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen Kader H., Mehmet T. ile Mehmet Ali İ., Nöbetçi 1'inci Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı.
ANNE VE İLİŞKİYE GİREN 2 ERKEĞE DAVA AÇILDI
Soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet Savcısı, olayla ilgili
iddianamede hazırladı. 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gelen
iddianamede sanıklardan Kader H. hakkında 'küçük yaştaki kızını
fuhuşa teşvik etmek' suçundan toplam 37.5 yıla kadar, Mehmet T. ile
Mehmet Ali İ. hakkında ise 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan
15'er yıla kadar hapis cezası istendi.
Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde
başlanacak.
BUNU YAPMAK HANGİ VİCDANA SIĞAR
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Adapazarı'nda kimliği belirlenemeyen kişiler tarafından çöp poşeti içinde sokaktaki elektrik direğinin dibine bırakılan 7 günlük bebek, donmak üzereyken bulundu. Polis, Sakarya Kadın Doğum ve Çocuk Bakımevi'ne kaldırılan bebeğin anne ve babasını arıyor.
Dün geceyarısı Adapazarı kent merkezinde Semerciler Mahallesi Gökçe Sokak'ta yürüyen bir kişi, bebek ağlama sesi duydu. Sesin geldiği yöne ilerlediğinde ise elektrik direğinin önüne bırakılan çöp poşetinin içinde battaniyeye sarılı şekilde bir bebek buldu. Bebeği bulan sokak sakini, telefonla polisi arayarak yardım istedi. Olay yerine kısa süre içersinde gelen polisler, bebeği Sakarya Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne götürdü. Burada yapılan muayene sonrasında Yenidoğan Servisi'nde tedavi altına alınan bebeğin 7 günlük olduğunu belirlendi.
Sakarya Kadın Doğum ve Çocuk Bakımevi Başhekimi Aydın Sarı, bebeğin göbeğinin iple bağlandığını belirterek, "Bebek sağlıklı bir ortamda dünyaya gelmemiş. Muhtemelen evde yapılan bir doğumla dünyaya geldiğini tahmin ediyoruz. Bebeğin bakımını yaptıktan sonra Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne vereceğiz" dedi.
Sakarya Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, bebeği soğuk havada sokakta ölüme terk eden anne ve babayı arıyor.
ENİŞTESİNİN HASIMLARINI REHİN ALDI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Şanlıurfa'da eniştesini darbetmek isteyen 3 kardeşi pompalı tüfekle rehin alan kişi, Özel Harekat polislerinin desteğiyle düzenlenen operasyon sonucu gözaltına alındı.Alınan bilgiye göre, Türk Meydanı Mahallesi Hacı Hamza Sokak'ta oturan Mustafa Ç, alacak verecek anlaşmazlığı nedeniyle tartıştığı İbrahim O'yu (21) darbetti.
Bunun üzerine ağabeyi İsmail (32) ve kardeşi R.O'yu (16) yanına alan İbrahim O, Mustafa Ç'nin evine gece baskın düzenledi. Bu sırada eniştesinin evinde olan ve yanında pompalı tüfek bulunan Sultan Fatih A. (19), 3 kardeşi bir süre evin avlusunda rehin aldı.
Yaşanan tartışma esnasında kaçan R.O, ''155 Polis İmdat'' hattını arayarak yardım istedi. Olay yerine sevk edilen ekipler, çevre güvenliğini aldıktan sonra Sultan Fatih A. ile temasa geçerek, rehin aldığı kişileri serbest bırakması için ikna etmeye çalıştı.
Olumsuz yanıt alan ekipler, Özel Harekat polislerinin de desteğiyle eve operasyon düzenledi. Bu sırada elindeki pompalı tüfekle çevreye rastgele ateş eden zanlı, yakalandı.
Rehinelerin ve çevredekilerin yara almadan kurtarıldığı operasyonun ardından Eyyübiye Polis Merkezine götürülen ve çeşitli suçlardan sabıkası olduğu belirlenen zanlı Sultan Fatih A. ile eniştesi Mustafa Ç, İsmail, İbrahim ve R.O. kardeşler gözaltına alındı.
Soruşturma sürdürülüyor.
ALDIĞI ÇATAPAT HAYATINA MAL OLDU
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Bayramda, sert zemine sürüldüğünde kıvılcım çıkarıp patlayan ve 'çatapat' diye bilinen maytabı yutan 3 yaşındaki Narin karın ağrıları yüzünden götürüldüğü hastanelerden "gazı vardır" diye eve gönderildi. Karaciğeri iflas eden küçük kız yaşamını yitirdi.
Aydın'ın Germencik ilçesinde Duran-Murat Ertaş çiftinin dört çocuğundan üçüncüsü olan Narin Ertaş (3), Kurban Bayramı'nda evlerinin önünde oynarken çatapat yuttu. Ertesi gün (7 Kasım) karnı ağrımaya başlayan Narin'i ailesi Devlet Hastanesi'ne götürdü. "Gazı vardır" denilerek eve gönderilen küçük kızın şikâyetlerinin geçmemesi üzerine aynı gün onu bu kez Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne götürdüler. Burada da aynı yanıtı alan aile çaresiz eve döndü. 12 Kasım Cumartesi günü kanlı bir şekilde kusmaya başlayan Narin'i ailesi bu kez İzmir'e Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü.
KARACİĞER'İ ETKİLİYOR
Muayenede çatapat yuttuğu anlaşılan Narin, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. Yoğun bakıma alınan küçük kız, karaciğeri iflas ettiği için önceki gün yaşamını yitirdi. Baba Murat Ertaş (38), hem çatapat gibi tehlikeli patlayıcıların kolaylıkla satılmasına hem de hastanelerdeki ilgisizliğe tepki gösterdi. Germencik Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Gökhan Aysolmaz ise eleştiriler karşısında şu açıklamayı yaptı: "Hasta, herhangi bir şey yuttuğu söylenmediği için normal kontrollerinin ardından evine gönderilmiştir. Kaldı ki çatapatın filmlerde görülmesi de mümkün değildir." Genellikle kahverengi olan çatapatlar çocuklar tarafından çikolata sanılarak yeniyor. İçinde zehirli maddeler olduğundan karaciğeri etkiliyor.
BAYILAN EŞİNİN BAŞINDA SİGARA TÜTTÜRDÜ
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Zonguldak'ta caddede yürürken baygınlık geçiren 42 yaşındaki Gülay Telli için ambulans beklenirken, başında oturup sigara içen eşi Hüseyin Telli, çevredekilerin tepkisini çekti.
Saat 13.30 sıralarında Uzunmehmet Caddesi'nde eşi ile birlikte yürüyen Gülay Telli, rahatsızlanarak bayıldı. Çevredekiler, sara krizi geçirdiğini düşündükleri Gülay Telli'ye soğan koklatarak müdahale etti. Gülay Telli'nin kendine gelmemesi üzerine 112 Acil Servis'ten yardım istendi. Bu sırada kaldırımda yerde yatan eşinin başına oturup sigara içen Hüseyin Telli'nin ilgisiz tavrı, çevredekilerin tepkisine neden oldu.
Hüseyin Telli, caddede görevli bir trafik polisi ile çevredekilerin uyarısı üzerine elindeki sigarayı atarak baygın haldeki eşini kucağına doğru çekti. Bu sırada gelen sağlık ekipleri, Gülay Telli'yi ilk müdahalesini yaptıktan sonra Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Tedavi altına alınan Gülay Telli'nin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
BÖYLE SEVGİLİ DÜŞMAN BAŞINA
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
İstanbul'da 73 yaşındaki Celalettin Arıkan'ı evinde darp ederek parasını gasp eden zanlılar, oğlunun kız arkadaşı ve suç ortakları çıktı. Polis olaydan sonra yaptığı soruşturmada 7 yıllık erkek arkadaşının babasını, gasp ettiren Emine E., aralarında yeni sevgilisinin de bulunduğu diğer iki zanlı gözaltına alındı.
Ümraniye, Armağanevler mahallesinde önceki gün saat 18.00 sıralarında 73 yaşındaki Celalettin Arıkan'ın evine gelen iki kişi, kapıyı çalarak "Oğlun Mehmet'in bize borcu var" dedi. Yaşlı adamın oğlunun evde olmadığını söylediği sırada Celalettin Arıkan'ın başına sert bir cisimle vuran zanlılar, içeri girdi. Yaşlı adamı önce darp eden ve evdeki paraların yerini soran zanlılar, daha sonra ellerini ve ayaklarını bağladı. Evde bulunan 5 bin lirayı alan iki kişi daha sonra evden ayrıldı. Celalettin Arıkan'ın bağlarından kurtularak polisi aramasıyla polis harekete geçti.
Polis, Celalettin Arıkan ve daha sonradan eve gelen oğlu Mehmet Arıkan'ın ifadesine başvurdu. Mehmet Arıkan'ın ifadesinde "Evdeki paradan sadece kız arkadaşıma bahsetmiştim" demesi üzerine, Emine U. aranmaya başlandı. Mehmet Arıkan'ın 7 yıllık kız arkadaşı Emine U.'nun cep telefonu kayıtlarını inceleyen dedektifler olayı, biri yeni sevgilisi iki arkadaşı ile birlikte planladığını ortaya çıkardı. Olaydan iki saat sonra Kadıköy'de gerçekleştirilen operasyonda Emine U. ile birlikte olayı yaptırdığı yeni sevgilisi Hilmi K. ile Orhun E. gözaltına alındı.
Gasp Büro Amirliğinde ifadesine başvurulan Emine U. ile Hilmi K. iddiaları kabul etmedi. Ancak Orhun E., gasp yaptığını kabul ederek "Otomobilimizin motoru yanmıştı. Onu yaptırmak için para lazımdı, bu nedenle yaptık" dediği öğrenildi.
Poliste işlemleri tamamlanan Emine U., Hilmi K. ile Orhun E. tutuklanarak cezaevine götürüldü.
17 YAŞINDAKİ GENÇ CAYIR CAYIR YANDI
HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN
[PAGE]
Tekirdağ'da elektrikli sobadan çıktığı sanılan yangında
evde bulunan genç yanarak hayatını kaybetti. Evdeki abla ile
nişanlısı kendilerini dışarı atıp canlarını kurtarırken,
apartmandakilerin uyandırılması için polis megafonla anons
yaptı.
İtfaiye tarafından kurtarılan apartmanda oturanlardan
8 kişi dumandan etkilendi. Tekirdağ Altınova Mahallesi Hasanpaşa
Caddesi 102 numarada bulunan baş katlı apartmanın ikinci katındaki
dairede dün gece yangın çıktı. Sokaktan geçenlerin dumanı fark
etmesi ile itfaiye, polis ve 112 ekiplerine haber verildi. Yangına
uykularında yakalanan apartman sakinleri polisin megafonla yaptığı
anons ve kapı zillerine basılarak uyandırdı. Tekirdağ Belediyesi'ne
ait çok sayıda itfaiye aracı apartmanın önüne gelerek kısa sürede
büyüyen yangına müdahale etti. Apartmanın merdiven boşluğunu saran
alevler yüzünden oturanlar dışarı çıkamayınca itfaiye merdiveni ile
tahliye edildi. Yangında 8 kişi aşırı dumandan etkilenince, olay
yerindeki 112 acil servis ekipleri tarafından ayakta tedavi
edildi.
YANARAK ÖLDÜ
Yangının çıktığı dairede 17 yaşındaki Mustafa Bölek, ablası Derya bölek ve nişanlısı olduğu öğrenildi. Gece eve alkollü geldiği ileri sürülen Mustafa Bölek'ın mutfaktaki elektrikli sobayı açık bırakarak uyuduğu ve yangının bu nedenle çıktığı tahmin ediliyor. Evde bulunan abla Derya Bölek ve nişanlısı yangını fark ederek can havliyle kendilerini dışarı atarken kardeşi Mustafa Bölek'in alkolün etkisi ile kendini alevlerden kurtaramadığı düşünülüyor. İtfaiye ekipleri yaklaşık 2 saatlik bir çalışmadan sonra yangını kontrol altına aldı Soğutma çalışmaları sırasında dairenin mutfak bölümünde 17 yaşındaki Mustafa Bölek'ın cesedi bulununca ekipler soğutma çalışmalarını tamamlayarak olay yerinden ayrıldılar.
ABLA KRİZ GEÇİRDİ
Yangının söndürülmesinden sonra Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü ekipleri olay yerinde inceleme yaptı. Apartmanın önünde bekleyen ve sinir krizi geçiren ablayı polisler kardeşinin sağlık durumunun iyi olduğunu söyleyerek sakinleştirdi. Cumhuriyet Savcınsın olay yerinde yaptığı incelemelerin ardından Belek' in cesedi ambulansa konularak kesin ölüm nedeninin tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
"KATİLLERDEN BAYILTAN HAREKET"
HABERİ DİĞER SAYFADA...
[PAGE]
Balıkesir'de geçen yıl ocak ayında 4 kişiyi öldürdükten sonra iki
çukura gömdükleri iddiasıyla, 4'er kez ömür boyu hapis istemiyle
yargılanan 5 sanık bugün Trabzon'da hakim karşısına çıktı. Yapılan
tüm duruşmalarda suçu birbirlerinin üzerine atan sanıklardan Mehmet
Erhan Çetin, "Hepsini planlı öldürdük. Allah'tan yakalandık.
Yakalanmasaydık sayı artacaktı. Mustafa abinin elinde kabarık bir
ölüm listesi vardı" dedi. Duruşmanın ardından mahkeme salonundan
çıkan sanıklar, öldürdükleri kişilerin yakınlarına gülümseyerek el
salladı. Maktül yakınlarının bazıları sinir krizi geçirdi, bazıları
bayıldı.
Balıkesir'de 2010 yılı ocak ayında, kahve işleten 40 yaşındaki Mehmet Durna, kendisinden haraç isteyen başka bir kahvenin sahibi 'Çarli' lakaplı 25 yaşındaki Mehmet Erhan Çetin'i dövdü. Çetin ve arkadaşları, Durna'yı intikam almak için 5 Ocak tarihinde dağlık bölgeye götürüp öldürdükten sonra define için kazılan bir çukura gömdü. Aynı grup, iddiaya göre bu olaydan 4 gün sonra, aralarında bir hesaplaşma olduğu belirtilen 'Arap' lakaplı 30 yaşındaki Serkan Özmen'i, Vicdaniye Mahallesi'ndeki evinden kaçırdı ve öldürdü. Çete, olaya şahit olduklarını öğrendikleri 17 yaşındaki Samet Erkutoğlu ve 20 yaşındaki Ercan Altuntaş'ı da Özmen'i öldürdükleri yere götürdü. Erkutoğlu ve Altuntaş'a, Serkan Özmen'in cesedini, daha önce öldürdükleri Durna'nın cesedinin üzerine gömdüren çete, ardından ikisini de bir başka çukura indirerek öldürdü ve onları da oraya gömdü.
DAVA TRABZON'A ALINDI
Olay sonrası başlatılan soruşturmanın ardından gözaltına alınan Mehmet Erhan Çetin, 31 yaşındaki Serkan Fındık, 24 yaşındaki Kamil Demir, 24 yaşındaki Ferdi Duran ve 32 yaşındaki Mustafa İnan, tutuklandı. Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi'nin isteği üzerine de dava, güvenlik gerekçesiyle Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi'ne alındı.
KORİDORDA KAVGA ETTİLER
Davaya bugün Trabzon 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma ile devam edildi. Duruşma salonuna götürülmek için mahkumların tutulduğu bölümde bekleyen 5 sanık, bir anda kavga etmeye başladı. Bu sırada sanıklardan Mustafa İnan, Ferdi Duran ve Mehmet Erhan Çetin mahkeme salonuna alındı. Diğer sanıklar Kamil Demir ve Serkan Fındık ise jandarma tarafından adliye binası arkasında bekleyen iki ayrı cezaevi aracına konuldu ve güvenlik nedeniyle mahkemeye getirilmedi. Duruşma salonunda da öldürülen kişilerin yakınları ile sanıklar arasında sözlü tartışma yaşandı. Mahkeme Başkanı, iki tarafı da bir çok kez uyarmak zorunda kaldı.
'YAKALANMASAYDIK EPEYCE KİŞİYİ ÖLDÜRECEKTİK'
Sanık avukatlarının son savunma için ek süre talep ettiği duruşmada sanıklardan Mehmet Erhan Çetin söz alarak ifadesini değiştirmek istediğini söyledi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, "90 kere ifade değiştirdiniz be. Kaçıncı kez ifadeni değiştirmek istiyorsun" diyerek Çetin'i azarladı. Mehmet Erhan Çetin, daha önce bazı ifadelerini para karşılığında bilerek yanlış verdiğini belirterek şunları söyledi:
"Hepsini planlı öldürdük. Vicdan azabı çektiğim için bunları söylüyorum. Herşeyi Mustafa İnan'ın emriyle yaptık. Üzüldüğüm nokta şu; o iki çocuk masumdu, onların ölmesi gerekmiyordu. Şimdiye kadar anlatılanların hepsi hikaye. Allah'tan yakalandık. Yakalanmasaydık sayı artacaktı. Mustafa abinin elinde kabarık bir ölüm listesi vardı. Epeyce kişiyi öldürecektik. Burada yargılanan herkes her şeyin farkındaydı."
'BU İFADELER SAÇMALIK'
Mustafa İnan ise, dava başladığından beri herkesin 30 kez ifade değiştirdiğini belirterek, "Saçmalıktan başka bir şey değil bu ifadeler. Dosya baştan sona okunursa kimin suçsuz olduğu anlaşılır" dedi. Mahkeme Heyeti, sanık avukatlarının son savunmalarını hazırlamaları ve karar oturumu için duruşmayı 19 Aralık'a erteledi.
ÖLDÜRÜLENLERİN YAKINLARINA EL SALLADILAR
Duruşmanın ardından mahkeme salonundan çıkan sanıklar ile
öldürülen kişilerin yakınları arasında yine sözlü sataşma yaşandı.
Maktul yakınları, sanıkların cezaevine götürülmeleri sırasında da
cezaevi aracına saldırmak istedi ancak polis ve jandarma tarafından
engellendi. Bu sırada bazı kadınlar sinir krizi geçirerek bayıldı.
Sanıkların cezaevi aracının penceresinden ölelerin yakınlarına el
sallamaları ve gülümsemeleri de kameralara
yansıdı.