18 Temmuz 2011 Basın Özeti

Gazetelerin tamamının manşetlerinde İngiltere polisinin en üst düzey yetkilisi, Londra Emniyet Müdürü Sir Paul Stephenson'un istifası ve medya devi Rupert Murdoch'ın ''manevi kızı'', medya grubunun eski yönetim kurulu başkanı Rebekah Brooks'un gözaltına alınmasına ilişkin ayrıntılar var.

Polis müdürü, telekulak skandalı soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski News of the World gazetesi yöneticilerinden birini danışmanı olarak görevlendirdiği ortaya çıkınca eleştirilere hedef olmuştu.

Daily Telegraph, polis şefinin istifa açıklamasında giderayak yaptığı göndermelerin Başbakan David Cameron'ı zor durumda bırakacağını kaydediyor. Cameron da, aynı gazetenin eski genel yayın yönetmeni Andy Coulson'ı danışmanı olarak işe almıştı.

Gelişmeleri başyazısında irdeleyen Independent, sorunu medya ve polis boyutu diye ikiye ayırırken, bir grup gazeteci ve editörün ahlaksızlıklarının bütün ülkenin yaşamına etkisinin abartılmaması uyarısında bulunuyor ve şöyle devam ediyor:

''Medya imparatorluklarının İngiliz yönetici sınıfına nüfuz ettiği söylemlerine karşı bu ülkede herkesin Murdoch gazetelerini okumadığını anlamamız ve yazıp çizdiklerinden etkilendiklerini söylemenin mümkün olmadığını hatırlamamız gerek. Ama konu polis olunca iş değişir. Dürüst ve yolsuzluğa bulaşmamış polis gücü toplumun yaşamsal sacayaklarından biridir. Aksi taktirde hiçbir demokrasi hayatta kalamaz. Eğer bir yolsuzluk kültürü muaazam güven duyulan bir örgütün sarmaya başlamışsa herkesin kaygılanması gerekir.''

Sırada kim var?

Dün öğle saatlerinde gözaltına alınan Rebekah Brooks geceyarısı kefaletle serbest bırakıldı.

Daily Telegraph, ''sıradaki kim'' diye soruyor ve yanıtını da kendisi yine bir soruyla veriyor: James Murdoch olabilir mi acaba?

Gazete, soruşturma ekibinin Murdoch'un oğlu, News International'ın yönetim kurulu başkanı James Murdoch'a, gazetenin telefonlarını dinleyerek mağdur ettiği ünlü kişilere yaptığı ödemelerle ilgili olarak sorular sorabileceklerini kaydediyor.

Telefon dinleme skandalına ilişkin haberciliğiyle dosyanın bu noktaya gelmesinde büyük payı olan Guardian gazetesi de, oğul Murdoch'ın şirket hissedarlarıyla da başının derde girebileceğine dikkat çekiyor.

Gazetenin haberine göre, şirket ortakları önümüzdeki günlerde yapacakları toplantıda oğul Murdoch'ın şirketteki geleceğini de gündemlerine alacak.

Cameron'ın Afrika açılımı

Financial Times, skandalın Başbakan Cameron'ın bugün başlayacak Afrika ziyaretini de etkileceğine dikkat çekiyor.

İngiltere Başbakanı'nın aslında kıtada beş gün kalması planlanıyordu. Ancak hem Avrupa Birliği'nin yaşadığı ekonomik kriz hem de telekulak skandalı Cameron'ın ziyaretini iki günle sınırlamasına neden oldu. 25 işadamı ve dev holdinglerin yöneticilerinin de katıldığı ziyaret ticaret ve yatırım odaklı.

Times gazetesi, başyazılarından birini ayırdığı ziyareti, Cameron'ın Afrika'nın potansiyelini anlamasının bir işareti olarak yorumluyor. Çin, Hindistan ve Brezilya'nın Afrika'daki yatırımlarına dikkat çeken gazete, nedenini anlamak zor değil diyor ve şu noktaların altını çiziyor:

''Afrikayı bir sorundan diğerine, yolsuzluklara, yoksulluğa ve doğal felaketlere maruz kalmış bir bölge olarak nitelemek zor değil. Hele Afrika boynuzunun altı kesimleri 60 yılın en ağır kuraklığını yaşarken, korsanlar Somali açıklarında cirit atıp, despotlar açgözlü bir şekilde iktidara tutunmuşken. Ama Afrika siyasi, ekonomik ve sosyal değişimlerin yaşandığı bir kıta. Bir milyar kişinin yaşadığı tek pazar olarak Afrika, Çin ve Hindistan için bir rakip olabilir.''

Daily Telegraph ise, Afrika'nın bir başka yüzüne dikkat çekiyor. ''Zengin ülkeler, 1980'lerin ortasındaki hatalarını tekrarlamamalı'' uyarısında bulunan gazete, o zaman kuraklığın Etyopya'da neden olduğu kitlesel açlığa müdahalede geç kalındığını anımsatıyor.

Benzer bir sorunun Cibuti, Kenya, Etyopya ve Somali'de yaşanmakta olduğunu, 10 milyon kişinin yardıma muhtaç durumda olduğunu kaydeden Telegraph, dış dünyanın derhal yardıma girişmesi gerektiğini vurguluyor:

''Alternatifi ise, Etyopya'da olup bitenlerin gölgesinde yaşamak ve bugün televizyon ekranlarımızı dolduran görüntülerdir'' uyarısında bulunuyor gazete.

Suriyeli muhaliflerin İstanbul toplantısı

Suriyeli muhaliflerin İstanbul'da yaptıkları toplantı da gazetelerde yer alan başlıklardan.

Guardian, ''Suriye sokaklarındaki göstericilerin sayısı rekor seviyeye ulaşmış olabilir, ancak muhalefet hem taktiksel farklılıklar hem de örgütsel kargaşa nedeniyle ortak bir zeminde buluşamıyor'' diyor.

Habere göre, özellikle ülke içindeki muhalefetle sürgündeki gruplar arasındaki ayrışmalar derin. Uzlaşmazlıklar toplantının katılımcıları arasında öylesine tepki yaratmış ki, bir muhalifin ''Bizlerin sonunda harekete geçmemiz için daha kaç bin kişinin ölmesi gerek'' haykırışı alkışlarla karşılanmış.

Orta yaşlarda kanser riski

Cancer Research UK adlı kanserle mücadele derneğinin yaptığı bir çalışma, kansere yakalanan 40'lı ve 50'li yaşlarındaki kadınların sayısında artış olduğunu ortaya koyuyor.

Oransal olarak yüzde 25'i bulan bu artışta, özellikle aşırı şişmanlık, aşırı alkol, ileri yaşlarda doğum gibi etkenler rol oynuyor araştırmaya göre.

Araştırmanın ortaya koyduğu olumlu gelişme ise, kanser tedavilerinin başarı oranları. Cancer Research UK, hastalıktan kurtulanların sayısının 1970'lerle karşılaştırıldığında iki kat arttığının altını çiziyor.

Brezilya'nın futbolcu ihracı neden azaldı?

Financial Times, Brezilya ekonomisindeki gelişmeye bağlı olarak para biriminin de değer kazanmasının, ülkeden futbolcu ihracının tersine dönmesine neden olduğunu kaydeden gazete, şu noktaların altını çiziyor:

''Genç yıldızlar, Avrupa'ya gitmeden önce Brezilya'da daha uzun süre oynuyorlar, kariyerinin sonuna yaklaşan deneyimli yıldızlar da, krizin vurduğu Avrupa'dan daha erken dönmeye başladı. Yeni oyuncular için transfer harcamalarında 2010 yılında bir önceki yıla göre yüzde 63 artış kaydedilirken, Avrupa'da yüzde 29'luk düşüş yaşandı. Brezilya'nın ihraç ettiği futbolcu sayısında da yüzde 14'lük bir düşüş var.''

Financial Times, Corunthias'ın Manchester City'nin Arjantinli yıldızı Carlos Tevez için 40 milyon euro tutarında bir teklif yapmış olmasını da Brezilya futbolunun ekonomik özgüveninin artmasının bir başka örneği olarak gösteriyor.

Brezilya kulüplerine geri dönen gurbetçi yıldızları arasında Ronaldo, Luis Fabiano, Ronaldinho, Fred ve Elano da var.