17 Aralık süreci...
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık soruşturması kapsamında verilen takipsizlik kararıyla ilgili, “17 Aralık süreci toplumun bek...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17 Aralık soruşturması
kapsamında verilen takipsizlik kararıyla ilgili, “17 Aralık süreci
toplumun beklediği şekilde sonuçlanmayacak” dedi.
Kılıçdaroğlu, Taksim Park Bosphorus Hotel’de yabancı medya
temsilcileriyle bir araya geldiği toplantının ardından
gazetecilerin sorularını yanıtladı. 17 Aralık soruşturması
kapsamında 60 kişi hakkında verilen takipsizlik kararının sorulması
üzerine Kılıçdaroğlu, “17 Aralık süreci toplumun beklediği şekilde
sonuçlanmayacak bunu hepimiz biliyoruz, görüyoruz, tanığı olduk.
Soruşturmayı yapan savcılar görevden alındı, yargıçlar değişti.
Dolayısıyla takipsizlik kararını vermelerini olağanüstü bir olay
olarak görmüyorum. ‘Ama toplumun vicdanı bunu kabul eder mi’
derseniz hayır. Hangi gerekçeyle takipsizlik kararı verildiğini
bizim bilmemiz gerekiyor. Deniz Feneri olayında yolsuzluk yapanlar
değil, olayı soruşturanlar yargılandı. Aynı süreci yeniden
yaşıyoruz” diye konuştu.
Balyoz davası tutuklusu Kurmay Albay Murat Özenalp’in ölümüyle
ilgili bir soru üzerine de Kılıçdaroğlu, “Bir kişi cezaevine
girdikten sonra onun yaşam sorumluluğu devlete aittir. Eğer bir
kişi hastalandığı halde ona sağlık hizmeti verilmiyor, ölüme terk
ediliyorsa, bunu kabul etmek mümkün değildir. Elbette ki bu konuda
tepkimiz de olacak, elbette ki gerekenler yapılacak. Siyaseten ne
yapmamız gerekiyorsa yapılacak. Sadece o değil pek çok kişi hapiste
yaşamını yitirdi. Şu anda hapishanelerde çok sayıda ağır hasta var.
Bu konuyla ilgili olarak CHP bir ekip oluşturdu, bütün hasta
tutuklu ve hükümlüleri gezdik, onlarla ilgili raporlarımızı yazdık,
hükümete sunduk, ‘bunların önlemini alın’ dedin. Ama hükümet insan
haklarına saygı gösteren bir hükümet değil. Dün yaşanan olaylar
zaten bunun göstergesidir. Biz kaygı duyuyoruz bu konuda, bütün
dünya da kaygı duyuyor” şeklinde konuştu.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili bir soruyu da
yanıtladı. “Yanlış şeyleri tartışıyoruz” diyen Kemal Kılıçdaroğlu,
“Toplum belli bir noktaya koşullandırılıyor. Tartışmamız gereken
şu; Türkiye Cumhuriyeti’nin nasıl bir cumhurbaşkanına ihtiyacı var.
Abdullah Gül mü cumhurbaşkanı olacak, Recep Tayyip Erdoğan mı
olacak? Hayatımda duyduğum en saçma tartışmalardan birisi. Bu
ülkede başka bir insan yok mu? İnsanları kucaklayan, geçmişi temiz,
aydınlık, dünyayı iyi okuyan, dünya dengelerini bilen, hiç kimse
için öteki ayrımı yapmayan bir cumhurbaşkanı çıkmayacak mı? Nasıl
bir cumhurbaşkanı istiyoruz bu ülkede, bunu tartışmıyoruz. Putin
modeli diyoruz. Hani Türkiye ileri demokrasisi olan bir ülkeydi.
Burada medyanın da sorumluluğu var. Medyanın da sorumluluğu var.
Medya toplumu koşullandırıyor. Özellikle gazeteci arkadaşlarımdan
rica ediyorum; nasıl bir Türkiye’ye, nasıl bir cumhurbaşkanına
ihtiyacımız var, asıl tartışmamız gereken nokta budur?” dedi.
İstanbul Valiliği’nin 1 Mayıs kutlamaları için adres gösterdiği
Yenikapı’ya kimsenin gitmediğinin hatırlatılması üzerine de
Kılıçdaroğlu, “Hiç kimse yılgınlığa ve umutsuzluğa kapılmasın.
Böyle bir lüksümüz yok. Demokrasi kolay elde edilen bir şey değil.
Demokrasi kolay elde edilen bir şey değil. Demokrasi ve özgürlükler
için toplumlar ağır bedeller ödemişlerdir, ödemeye de devam
ederler. O nedenle her mücadele değerlidir, her mücadele eden
değerlidir, demokrasi ve özgürlüğü bu ülkeye getirmek hepimizin
ortak görevi olmak zorundadır. Öncelikle bu ülkenin aydınlarına bu
konuda büyük görevler düşüyor. Rejim değiştirilmek isteniyor,
totaliter bir rejime doğru Türkiye ağır ağır sürükleniyor. Ama
bunun için mücadele etmek hepimizin ortak görevidir” şeklinde
konuştu.
(İHA)