16 kişi hayatını kaybetmişti! Gaziantep'teki kazada yeni detaylar acılı anneden korkunç iddialar
Abone olGaziantep’te 16 kişinin öldüğü feci kazadan yaralı olarak kurtulan ve aynı kazada 2 oğlunu kaybeden yolcu Gülten Erpek’in ifadesi ortaya çıktı. Kazanın en yakın tanığı Gülten Erpek, kaza öncesinde yaşananları anlattı.
Gaziantep’in Nizip ilçesinde 20 Mayıs Cumartesi günü meydana
gelen ve İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirleri Muhammet Abdülkadir
Esen ile Umut Yakup Tanrıöver’in de aralarında bulunan 16 kişi
hayatını kaybettiği feci kazadan yaralı olarak kurtulan 47
yaşındaki Gülten Erpek’in ifadeleri ortaya çıktı. Feci kazada Umut
ve Muhammet isimli 2 çocuğu da ölen anne Gülten Erpek, verdiği
ifadesinde kaza öncesinde yaşananları ve dehşet anlarını
anlattı.
İstanbul Esenler otogarından Diyarbakır’a gitmek amacıyla Özel Diyarbakır firmasından 3 kişilik bilet aldığını belirten anne Gülten Erpek, ifadesinde otobüse ilk bindiklerinde oğlunun emniyet kemerini takmak istediğini, kemerin bozuk olması nedeniyle kemerini takamadığını ifade etti. 16 saati aşkın sürede devam eden yolculukları esnasında ise kimsenin emniyet kemeri takılması konusunda bir uyarıda bulunmadığını anlatan Gülten Erpek, asıl ihmallerin ise kazadan önce Gaziantep’te verilen molada yaşanan şoför değişimi ile başladığını söyledi.
Kaza yapan şoför Abdulkadir Memiş’in dikkatsiz tavırları olduğunu anlatan Gülten Erpek, "Şoför, otobüste rahat bir şekilde sigara içiyordu. Sürekli müzik çalıyordu, telefonla konuşup, telefonla uğraşıyordu ve dikkatsiz tavırları vardı. Diğer ismini bilmediğim şoför kadar dikkatli değildi’’ dedi.
''Şoförün ilk kazadan haberi vardı’’
Otobüsün en önünde seyahat ettiğim için olan biteni net bir şekilde gördüğünü anlatan Erpek, "Kaza anından önce otobüsü kullanan Abdulkadir Memiş isimli şahıs telefonla biriyle konuştu. Ve ‘Kaza olmuş yine’ dediğini duydum. Bunun yanındaki muavin ve diğer şoför ile konuştuklarına şahit oldum. Kazadan önce gerçekleşen diğer kazayı ben görmedim ancak otobüsü kullanan şoför ve muavinin haberleri vardı, telefonla birileri arayıp kazanın olduğunu söylediler’’ şeklinde konuştu.
120 kilometre hızı gördü
Kazadan hemen öncesinde otobüsün saatte 120 kilometre hızla
gittiğini gördüğünü de sözlerine ekleyen Erpek, ‘’Kazadan hemen
öncesinde otobüsün hızı yaklaşık 120 km/sa ile gittiğini gördüm.
Daha sonra biraz daha hızlı gittiğini fark ettim’’ ifadelerini
kullandı.
Perdeyi düzeltmek isterken kontrolü kaybetti
Otobüsün aşırı hızlı gitmesine rağmen şoförün direksiyonu tek elle tuttuğunu vurgulayan Erpek, "Uyarıda bulunmamam fırsat kalmadan önce direksiyonu bir eliyle bıraktı. Şoförün sol kolunun bulunduğu taraftaki cam açık olduğundan, perdenin ses çıkarmasından dolayı onu düzeltmek isterken otobüsün hakimiyetini kaybetti. Perdeyle çok uğraştı. Aşırı hızlı gittiğinden dolayı otobüsü toparlayamadı. Otobüs sonra benim olduğum koltuk tarafına yani otobüsün sağ tarafına doğru devrildi ve otobüs bu şekilde yatık vaziyette 200 metre kadar sürüklenmeye başladı’’ dedi.
''Kişileri ve araçları süpürdü’’
Dehşet anlarını anlatmaya devam eden Erpek, feci kaza esnasında otobüsün önüne çıkan insan ve araçları adeta süpürdüğünü belirterek, "Önümüzde daha önceden kaza yapan araçlar, ambulans itfaiye ve onlara yardıma gelen diğer kişilerin araçları vardı. Otobüs onlara çarparak ve süpürerek, anca durabildi" ifadelerine yer verdi.
Can pazarı kuruldu
İlk kaza sonrasında olay yerinde hiçbir şekilde bariyer, levha gibi
uyarı tabelaları görmediğini de belirten Erpek, ikinci kaza
sonrasında otobüs içerisinde her yerde ceset ve yaralıları
gördüğünü kaydetti. Küçük oğlunun öldüğünü gören ve büyük oğlunu
kurtarmanın derdine düştüğünü de anlatan acılı anne, ‘kazanın hemen
ardından ben küçük oğlum Muhammet Erpek’i yerde gördüm. Hareketsiz
bir şekilde yatıyordu. Kafasından yaralanmış, vefat ettiğini
anladım. Diğer oğlum Umut Erpek’i kurtarayım dedim ve oğluma
seslendim. O esnada ses vermediğini fark ettim ancak önüm
kapalıydı. Oğlumu göremiyordum. Otobüsün içinde etrafta çoğu yolcu
vefat etmişti. Her yerde çok ceset vardı ve yaralılar vardı’’
dedi.
Abdülkadir Memiş’in daha önceden sabıkalı olduğunu öğrendiğini de
belirten Erpek, kazanın hemen ardından şoförün otobüsten çıkıp, bir
süre sonra tekrar otobüse geri geldiğini söyledi. Erpek, ‘’Kazadan
sonra şoför Abdulkadir Memiş, otobüsten çıkıp, geri geldi. Ön
tarafta bir şeylerle uğraştığını gördüm ancak ne yaptığını
bilmiyorum’’ diye konuştu. Erpek, sürücüden, firmadan ve
çalışanları başta olmak üzere ihmali olan herkesten şikayetçi
olduğunu da ifadesinde belirtti.
Olay yeri güvenliği
Olayın en yakın tanığı Gülten Erpek'in ifadelerinin aksine bilirkişi raporunda ise olay yerinde duba ve trafik kazası levhası bulunduğu belirtildi. Raporda, "Kazanın meydana geldiği yerde trafik kazasına müdahalede bulunan Nizip Bölge Trafaik Denetleme İstasyon Amirliği ekiplerinin yol üzerinde duba koydukları tespit edilmiştir. Trafik kazası levhasının yolun sağ kenarında, banket dışında toprak üzerinde zedeleniş vaziyette olduğu görüldü. Otobüsün yan yatması ve sürüklenmesiyle birlikte dubanın bir tanesinin altında kaldığı görülmüştür'' denildi.