16 Eylül İngiltere basın özeti

Financial Times Ortadoğu'daki en üst düzey Amerikan generali olan ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı Lloyd Justin'in dün Senato'da ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'un Rusya'nın Suriye'deki niyetlerini bilmediğini söylediğini aktarıyor.

Haberde Austin'in Pentagon'un Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını arttırmasının altındaki stratejik amacı hala değerlendirmeye çalıştığını vurguladığı söyleniyor.

Gazete bu itirafın, "Rusya lideri Vladimir Putin'in en azından Rusya'nın Suriye'ye yaptığı askeri yardımda son haftalarda görülen artışın arkasındaki askeri ve diplomatik amaçları herkesten gizli tutmayı başardığını gösterdiği" yorumunu yapıyor.

Haberde Pentagon'un Rusya'nın Lazkiye yakınlarında bir ileri hava harekât üssü kurduğunu düşündüğü belirtiliyor.

Savunma yetkililerinin ayrıca Rusya'nın son haftalarda zırhlı araç ve top sevkiyatı yaptığını söylediği kaydediliyor.

Savunma Politikalarından Sorumlu Bakan Yardımcısı Christine Wormouth'un ise "Putin Esad rejiminin istikrarı konusunda kaygılı olduğu için yardım ediyor olabilir" dediği söyleniyor.

Wormouth'un ayrıca ABD'nin Esad rejiminin kısa vadede yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna inanmadığını vurguladığı aktarılıyor.

'ABD ve İsrail kaygılı'

Independent ise ABD ve İsrail'in Rusya'nın Suriye'ye yaptığı askeri malzeme sevkiyatından duydukları kaygıyı dile getirdiğini yazıyor.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun gelecek hafta Rusya'ya yapacağı ziyarette Putin'e özellikle Suriye'ye yollanması planlandığı belirtilen gelişmiş hava savunma sistemlerini soracağı belirtiliyor.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin de Rus mevkidaşı Sergey Lavrov'la yaptığı telefon görüşmesinde ülkesinin kaygılarını aktardığı vurgulanıyor.

Haberde ayrıca Esad rejiminin müttefiki Rusya'nın yedi tank, askeri personel ve top gönderdiği ayrıca hem Batılı, hem de Rus kaynakların Moskova'nın gelişmiş SA-22 karadan havaya füze sistemi göndermeyi planladığından bahsettiği söyleniyor.

İsrailli bir hükümet sözcüsünün de Moskova ziyaretinde "İsrail'in özellikle bu füze sisteminin Lübnan Hizbullah’ı ve diğer terörist grupların eline geçmesinden duyulan kaygıyı anlatacağını" anlattığı belirtiliyor.

Yunanistan'da aşırı sağcı Altın Şafak'ın yükselişi

Guardian'ın dünya haberleri sayfalarında Yunanistan'da bu Pazar yapılacak genel seçimler öncesi aşırı sağcı Altın Şafak Partisi'nin yükselişte olduğu aktarılıyor.

"Yunanistan umutsuzluğa batarken, Altın Şafak yükseliyor" başlıklı haberde kamuoyu yoklamalarının Altın Şafak'ı üçüncü sırada gösterdiği belirtiliyor.

Haberde "tek milliyetçi seçenek" sloganıyla seçim kampanyası yürüten partinin art arda yapılan kamuoyu yoklamalarının Altın Şafak'ın yüzde 5,5 ila yüzde 7 oy alacağını gösterdiği vurgulanıyor.

Solcu Syriza ve merkez sağ Yeni Demokrasi hareketininse liderlik için başa baş bir yarış sürdürdüğü belirtiliyor.

Partililerin ise seçim mitinglerinde "iki haneli zaferden" bahsettikleri ve ülkenin ekonomik çöküşüyle ülkenin binlerce "kaçak göçmen" tarafından işgal edildiği algısı nedeniyle oluşan öfkeyle yüzde 10 veya üzerinde oy almaktan bahsettikleri söyleniyor.

'Öfkeden destek alıyorlar'

Haberde görüşlerine yer verilen eski Muhafazakâr Milletvekili Fotini "Korkuyorum. İlk kez bu seçimin ne getireceğini bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz Altın Şafak'ın iyi bir performans göstereceği ve aklı başında herkes için bu kaygı verici bir şey" diyor.

Guardian'ın haberi şöyle sona eriyor;

"Geçen Ocak ayında yapılan genel seçimlerde liderlerinin çoğu parmaklıklar ardından kampanya yürütmesine karşın Altın Şafak oyların yüzde 6,9'unu aldı. Şimdi yoksulluk ve umutsuzluk dolu bir atmosferde özgürce kampanya yürüten aşırı sağcılar artan vergiler ve bütçe kesintilerine duyulan öfkeden destek kazandı. Beklendiği gibi Syriza ya da Yeni Demokrasi Hareketi hükümet kuracak çoğunluğu kazanamaz ve koalisyona giderlerse Altın Şafak ana muhalefet partisi olacak. Üçüncü Reich'ın acımasız işgalinin izlerini hala taşıyan ülkede tüm siyasi yelpaze Altın Şafak'ın bu rolü almasına izin vermeyeceklerini vaat etti. Pipili de 'Çok sayıda insan faşistlerin değil, sosyalist Pasok'un üçüncü parti olması için dua ediyor' dedi."

BM'nin Sri Lanka için uluslararası mahkeme çağrısı

İngiliz basınının dünya haberleri sayfalarında geniş yer verdikleri haberlerden biri BM'nin Sri Lanka'daki iç savaşın sonlarında işlendiği iddia edilen savaş suçlarının çatışmaların uluslararası bir mahkemede ele alınması talebi.

BM İnsan Hakları Konseyi'nin isteğiyle hazırlanan raporda hükümet güçleri ve Tamil Kaplanları'nın işlediği iddia edilen, aralarında hükümet güçlerinin açtığı top ateşlerinde 20 ila 40 bin sivilin ölmesi gibi savaş suçları ele alındı.

Times savaş sırasında Sri Lanka Cumhurbaşkanı olan Mahindra Rajapaksa'nın uluslararası mahkemede yargılanması en muhtemel isim olacağını yazıyor.

BM İnsan Hakları Yüksek Temsilcisi Zeid Raad el Hüseyin soruşturmanın "Sri Lanka'da işlenen korkunç düzeydeki hak ihlallerini gözler önüne serdiğini ve bu ihlaller arasında yargısız infazlar, kayıplar, korkunç işkence ve cinsel şiddet ve çocukların silah altına alınması bulunduğunu" söylüyor.

Haberde ayrıca yetişkin ve çocukların zorla silah altına alınması gibi suçlardan yargılanabilecek çok az sayıda Tamil Kaplanları liderinin hayatta kaldığı ve raporda bu liderlerin birçoğunun Sri Lanka güçlerine teslim olmasından sonra yargısız infazlarla öldürüldüğünün söylendiği aktarılıyor.