14 Ekim 2012 Basın Özeti
Abone olİngiltere gazetelerinde Erdoğan'ın BM Güvenlik Konseyi'nin eşitsiz ve adaletsiz olduğunu savunduğu mevcut sisteminde reform yapılması çağrısı ve Suriye konusundaki eleştirileri ve Brahimi'nin yeni barış gücü planı öne çıkan haberler arasında yer alıyor.
Erdoğan'dan BM'ye iğneleyici azar
Independent gazetesi, Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu’nun Suriye’ye sınır ihlali uyarısı üzerinden sayfalarına
taşıdığı haberinde Erdoğan’ın dünkü konuşmasında “Suriye’de akan
kanı durdurmaktaki başarısızlığından dolayı BM Güvenlik Konseyine
iğneleyici bir azar çektiğini” yazıyor.
Gazete Erdoğan ve Davutoğlu’nun dünkü açıklamalarını “BM Güvenlik Konseyi’nde Rusya ile kapışmaktan korkan ve bölgesel bir mezhep savaşını tetikleyebilecek herhangi bir askeri yükümlülük almaktan endişelenen Batılı devletler [durumu sadece] izlerken, Türkiye giderek daha da sabırsızlanıyor” ifadesiyle yorumluyor.
Başbakan’ın, “BM’nin 20 yıl önce Balkanlar, Bosna ve Srebrenitsa’da yüz binlerce insanın katledilmesine seyirci kaldığı gibi, bugün de çaresiz kalması çok acı” şeklinde konuştuğunu ve “BM’nin ataleti Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a… her gün onlarca ya da yüzlerce insanı öldürmesi için yeşil ışık yakıyor” dediğini de aktarıyor.
Independent “Dün Türkiye Dışişleri Bakanı’nın komşusunu, Suriye güçlerinin yeniden sınırı ihlâl etmesi halinde, aynı şekilde karşılık vereceği konusunda uyarmasının ardından Türkiye ve Suriye arasında gerilim tırmandı" diyor.
Haberde Davutoğlu’nun “tehdidinin” başbakanın BM güvenlik
konseyi eleştirileriyle eş zamanlı geldiği de belirtiliyor.
Türkiye’nin, Suriye’den atılan topların Akçakale’yi vurmasının ardından krizin içine çekildiği de haberin ayrıntıları arasında.
Reform çağrısı
Observer ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye konusunda başarısız olduğunu savunduğu BM Güvenlik Konseyi sisteminde reform yapılması çağrısını öne çıkarıyor.
Türkiye Başbakanı, Suriye’deki kanlı çatışmalara nasıl karşılık vereceği konusunda anlaşmakta başarısız olan BM güvenlik konseyini eleştirdi, ifadelerini kullanıyor gazete.
Haberde Erdoğan’ın İstanbul'da dün gerçekleşen Uluslararası Dünya Forum toplantısında yaptığı konuşmasında, “konseyin, pek çok ülkenin iradesini yansıtamayan eşitsiz ve adaletsiz bir sistem olarak tarif ettiği mevcut sisteminde reform yağılması çağrısı yaptığı” yer alıyor.
Observer Erdoğan’ın “Eğer meseleyi BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinden bir ya da ikisinin oyuna bırakırsak, Suriye’de savaş sonrası dönem çok yıkıcı olacak ve insanlık bunu tarihe unutulmayacak ifadelerle yazacaktır” sözlerini aktarıyor.
Erdoğan’ın ülke adı belirtmemesine rağmen, Rusya ve Çin’den bahsettiğinin anlaşıldığını da ekleyen gazete, Erdoğan’ın “özellikle BM Güvenlik Konseyi olmak üzere uluslararası kuruluşlarda yapısal değişiklikleri düşünmek için çok iyi bir zamanlama” olduğunu vurguladığını da belirtiyor.
Suriye'ye yeniden Batı askeri
Sunday Telegraph, BM barış elçisi Lakhdar Brahimi’nin Suriye’de 3000 askerlik oluşacak bir barış gücü oluşturulmasını planladığını yazıyor.
Colin Freeman imzalı habere göre Suriye’nin yeni barış elçisi, geçtiğimiz haftaları gelecekteki bir ateşkesi kontrol altında tutmak üzere Avrupalı birlikleri de kapsayacak barış gücü planları için sessiz sedasız nabız yoklayarak geçirdi.
Haber, Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği ortak elçisi olarak geçen ay göreve gelen Cezayirli diplomatın barış gücünü oluşturma planlarına hangi ülkelerin asker gönderebileceğini anlamaya çalıştığını yazıyor.
Sunday Telegraph, elçinin planının, Suriye ile Türkiye arasında artan gerilimi yatıştırmak üzere Türkiye’ye ziyareti sırasında ortaya çıktığını söylüyor.
Freeman, Irak ve Afganistan’daki geçmiş müdahalelerinden dolayı İngiliz ve Amerikan güçlerinin, çatışmanın çalkantılı doğası ve muhalifler arasında İslamcıların artan varlığı göz önüne alındığında, plana dâhil olma olasılığı düşük olduğunu savunuyor.
Haber “Bu nedenle Brahimi’nin hâlihazırda İsrail’in Lübnan sınırında güvenliği sağlamakla görevli 15 bin askerlik Unifil gücüne destek veren ülkeleri yokladığı düşünülüyor” diyor.
Unifil gücünde askeri bulunan İrlanda, Almanya, Fransa, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin herhangi bir barış operasyonunda gerekli olacak altyapı ve saha bilgisine sahip oldukları düşüncesi de haberde yer alıyor.
Yazar, Arap Dünyası’nda “tarafsız” olarak algılanan ülkelerden dahi olsalar, Suriye’de Avrupalı askerlerin varlığının Orta Doğu’da yeni bir Batı askeri müdahalesi olarak algılanabileceğini söylüyor: “Uzmanlar [Suriye’de Avrupalı askerlerin] hem İslamcılar hem de rejim yanlıları açısından yeni bir saldırı fitili olabileceğinden korkuyor.”
Haber, Suriye’de şiddetlenerek devam eden savaşa rağmen İngiliz hükümetinin şimdilik Suriye’ye doğrudan askeri müdahale ihtimalini düşünmediğine de işaret ediyor ve devam ediyor: “İngiliz hükümeti, Libya’nın aksine, Suriye’de net bir saflaşma olmadığını ve her iki tarafında bölgesel güçlerce desteklendiğini vurguluyor.”
Sunday Telegraph’a konuşan İngiliz Savunma Bakanı “İleri doğru en iyi yol görüşmeler ve diplomasiyle birlikte, uygulanacak yaptırımlarla baskı. Suriye, Libya değil” diyor.