İNTERNETHABER.COM
Hükümet sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Bakanlar
Kurulu Toplantısı sonrası yaptığı açıklamada gündemdeki konuları
değerlendirdi. 14 Aralık cemaat operasyonuna dönük soruları
yanıtlayan Arınç olan bitenin hukuktan ibaret olduğunu iddia
ederken "Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, bu sürece hiçbir siyasi
etki dahil edilmemiştir." dedi.
14 Aralık operasyonunu tetikleyen sebeplerin politik olmadığını
savunan Arınç, "Tahşiyeciler" olarak bilinen grubun şikayeti
üzerine başlatılan bir soruşturma olduğunu ve sürecin devam
ettiğini söyledi.
İşte Arınç'ın açıklamalarından ve sorulara verdiği
cevaplardan satır başları:
İSRAİL'E FİLİSTİNLİ BAKAN
TEPKİSİ
Öncelikle bir iki konu var. Bir tanesi bildiğiniz gibi beş gün
önce Filistin’de bir bakan, hayatını kaybetti. Filistin yasa dışı
yerleşimlerden sorumlu bakanı Ziyad Ebu Ayn, İsrail işgalci güçleri
arasında yaşanan çatışma sırasında hayatını kaybetti. İsrail işgal
altındaki Filistin topraklarında insanlık dışı uygulamalarıyla
Filistin halkının temel hak ve özgürlüklerini ihlal ediyor.
Çarşamba günü 17 Aralık Şebi Arus Konya’da kutlanmış
olacaktır. Bu toplantıya sayın başbakanımız ve arkadaşımız
katılacaktır. Hazreti Mevlana’yı vefatının 741’nci yılında rahmetle
yad ediyoruz. Bugün üç bakanımızın temsil ettiği bütçe görüşmeleri
vardı, takvim 22-23 aralık tarihlerinde sonlanmış olacak.
Geçtiğimiz bakanlar kurulundan bu yana, sayın başbakanın Polonya
seyahati dolayısıyla bakanlar kurulu yapılamamıştı. Hafta sonu dört
il kongremize katıldılar, bu kongrelerde de halkla temasları oldu.
bakanlar da kongrelere katılmış oldul.ar
11 aralık günü, uyuşturucuyla mücadelede iyi eğitilmiş
narkotimler faaliyete başladı. Bu hazırlıklar sonucunda bin
narkotim polisi görevlerine başlamış oldular. Henüz bir iki gün
geçmişti ki çok büyük bir uyuşturucu operasyonuyla, 500 kilo morfin
ele geçirilmiş oldu. AB bakanımız da kendi bakanlık çalışmalarıyla,
brükselle ilgili konularda bilgilerini sunmuş oldular.
GÖZALTI LİSTESİNDEKİ 32. İSİM FETHULLAH
GÜLEN Mİ?
Dün 13 ilde paralel yapı iddialarına yönelik soruşturma
başlatıldı. Çok sayıda kişi gözaltına alındı. Haklarındaki suçlama
tahşiye operasyonu olduğu söyleniyor. Gözaltına alınacak 32’nci
ismin Fethullah Gülen olduğu iddiası var. Ne
diyeceksiniz?
Bu konuda yapabileceğimiz değerlendirme şudur. Bildiğiniz gibi
bu kişiler ve yapılan operasyonla ilgili olarak İstanbul büyükşehir
başsavcısı imzasıyla bir açıklama yapıldı. Bu açıklamada belli
dosya numarası var, soruşturma dosyası kapsamında bir kısım medya
mensupları ve emniyet görevlilerinin sahte delil üreterek tahşiye
soruşturması yaptığı yönünde, bunlara yönelik olarak silahlı terör
örgütü kurmak yönetmek, iftira suçlarından ifadeleri alınmak üzere
şüpheli sıfatıyla gözaltına alınma talimatları verilmiştir.
Burada bir 32’nci isim yok. Bu konuyla ilgili
değerlendirmelerimiz oldu. Ancak biz hükümetiz, yürütme organıyız.
Türkiye’de erkler ayrılığı prensibi var. bir tarafta yasama organı
bir tarafta yürütme, bir tarafta da yargı var. Başsavcı açıklama
yaptığına göre, sorgulama yapıldığına, mahkemelerde 7 kişi serbest
bırakıldığına göre bu siyasi değil hukuki bir süreçtir.
"OPERASYONUN SEBEBİ
TAHŞİYECİLER"
Gazete binasına polisin gitmiş olması bunun bir yargı süreci
olduğunu gösterir. Şimdi olay nedir gelince, bugün ajanslara da
bazı haberler düştü. Mehmet Turan isimli bir şahıs kendisinin
şikayetçi olduğunu söyledi. Kamuoyunun ilk defa duyduğu
Tahşiyecilerle ilgili bir cemaatin varlığından bahsedildi. Geçmişte
bir operasyon yapıldığı, bir takım silah ve el bombasının
bulunduğu, böyle bir süreçten sonra da savcılığın soruşturma
başlattığı ortaya çıktı. Tabi Tahşiyeciler operasyonuyla ilgili
bizdeki bilgiler şudur. Geçmişte, Mehmet Turan isimli bir şahıs,
risaleyi nur eğitimi içinde, tanışmış, yorumlamış, kendisine inanan
insanla da eğitimine devam etmiş.
Bu çalışmalar sırasında Fethullah Gülen’e eleştiriler
getirmiş. İki toplum arasında izah edici bir takım açıklamalar
olmuş. İş bundan sonra başlıyor. Emniyet istihbaratı bazı
soruşturma yaparken, bazı dinlemelerde bulunmuş, sonuç elde
edilememiş. Bu gruba yönelik olarak El Kaide olmak üzere, bazı
örgütlerle bağlantılı olduğu iddiası atılmış. Yeterli bilgi ve
belge bulunamamış. Tam bu sırada, adli makamlara alınan kararlara
istinaden, Aksaray bursa Diyarbakır Elazığ İstanbul İzmir mersin
Isparta Van illerinde yapılan operasyonla, aralarında Mehmet
Doğan’ın bulunduğu 122 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 22’si
tutuklanmış, 17 ay cezaevinde kalmışlar.
"ARKASI DA VAR BİRAZ GİZLİLİK ARZ EDEN
KONULAR"
Bu operasyon kapsamında yapılan aramalarda, dershane olarak
kullandıkları yerde, dört adet tabanca, üç adet el bombası, tüfek,
kuru sıkı tabanca ele geçirmiş. El bombalarında yapılan
incelemelerde, sanıkların parmak izlerine rastlanmazken, aramaya
katılan polislerin parmak izleri çıkmış.
Arkası da var, biraz gizlilik arz eden konular. Bunlarla
bağlantılı olarak bir suç delilleri üretildiği, bunların sadece bir
terör örgütü olarak hedef alındığı, delillerin uydurmak içinde
aramaları yapanların, bu şekilde birkaç el bombası ve silahın
konulduğu anlaşılmış. Yargılamada hemen hemen hepsi tahliye
edilmiş, bu sırada da böyle bir operasyon var.
"SÜRECE HİÇ BİR SİYASİ ETKİ DAHİL
EDİLMEMİŞTİR"
Bazı dizilerde senarist ya da yapımcı olarak rol alan
kişilerin gözaltına alınmak istendiğini biliyoruz. Tahşiyeciler ile
Fethullah Gülen arasında, herkul.org’da yayınlanan yazıların bu
dizilere yerleştirildiği, aramalarda bazı ele geçirilen
silahlardaki seri numarasının, emniyetteki silahlarla benzerlik
taşımasının, bir yol gösterme olarak da kabul edilebileceği ön
görülmüş. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim, bu sürece hiçbir siyasi
etki dahil edilmemiştir.
Bu cemaatin başı olan Mehmet Doğan’ın şikayeti, daha sonra da
delillendiren Mehmet Turan isimli kişi, iki numaralı sanığın
verdiği bilgilerden hareketle böyle bir soruşturma başlamıştır.
Yargı sürecini takip edeceğiz. Soruşturmanın gizliliği
esastır.