131 milyon ceza kesildi!

İçişleri Bakanlığı, 2009 yılından bu yana adresini zamanında bildirmeyen ya da yanlış bildiren 306 bin 896 kişiye toplam 131 milyon 928 bin 365 TL ceza kesti.

Verdiği soru önergesiyle bu durumu ortaya çıkaran CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, “Maşallah devletimiz kendisine yeni gelir kalemi yaratmış diğer ceza türlerinde olduğu gibi.Ama sistemi bu kadar iyi kuran İçişleri Bakanlığı nüfus verileri ile Yüksek Seçim Kurulu’nun seçmen sayıları arasındaki uyumsuzluk sürekli kafa karıştırmaktadır. Artık Türkiye’nin bu alanda da şeffaflaşmasının zamanı gelmedi mi? Niçin anamuhalefet partisinin güncel seçmen sayısını öğrenmesinden ısrarla kaçınıyor hükümet?” diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran'ın soru önergesini yanıtlayan İçişleri Bakanı Muammer Güler, 2009’dan bu yana 245 bin 307 kişiye geç bildirimde bulundukları için 88 milyon 142 bin 313 TL, gerçeğe aykırı bildirimde bulunan 61 bin 589 kişiye de 43 milyon 786 bin 52 TL ceza kesildiğini açıkladı. 

MİKTAR HER YIL YENİDEN ARTTIRILIYOR

Bu yılki cezalar 420 – 842 TL Bakan Güler yanıtında, Nüfus Hizmetleri Kanunu'nda belirlenen bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerle, gerçeğe aykırı bildirimde bulunanlara verilecek cezaların belirlendiğini ve bu ceza miktarlarının her yıl yeniden değerleme oranlarına göre artırıldığını belirtti.

Buna göre 2013 yılında geç bildirim için 420, yanlış bildirimde bulunmaya 842 TL ceza uygulanıyor. 20 gün içinde bildirilmeli Mevzuata göre, adres değişikliklerinin 20 işgünü içinde yapılması gerektiğini bildiren Güler, değişikliklerin nüfus müdürlüklerine doğrudan yapılabileceği gibi adrese dayalı hizmet veren örneğin su idaresi gibi kurumlara bildirimde bulunmak suretiyle de yapılabileceğini, iadeli taahhütlü mektup, kargo ya da elektronik imza sahiplerince elektronik posta yoluyla da adres değişikliği bildirimi mümkün olduğunu bildirdi

DEVLET YENİ GELİR KALEMİ YARATMIŞ

Oran, Güler’in bu yanıtı üzerine şu değerlendirmeyi yaptı: “İçişleri Bakanlığı kimlik paylaşım sistemini 2005 yılında, adrese dayalı kayıt sistemini ise 2007 yılında kurmuş ve 20 Nisan 2009 tarihinde ikisini entegre etmiş bu alanda gelişmiş bir ülke. Ve görüyoruz ki 2009 yılından bu yana süresi içerisinde adres bildiriminde bulunmayanlar ile gerçeğe aykırı beyanda bulundukları anlaşılan 306 bin 896 kişiye toplam 131 milyon 928 bin 365 TL idari para cezası kesilmiş. Maşallah devletimiz kendisine yeni gelir kalemi yaratmış diğer ceza türlerinde olduğu gibi. Ama sistemi bu kadar iyi kuran İçişleri Bakanlığı nüfus verileri ile Yüksek Seçim Kurulu’nun seçmen sayıları arasındaki uyumsuzluk sürekli kafa karıştırmaktadır.

Artık Türkiye’nin bu alanda da şeffaflaşmasının zamanı gelmedi mi? Niçin Anamuhalefet partisinin güncel seçmen sayısını öğrenmesinden ısrarla kaçınıyor hükümet? Seçmen sayısı artık şeffaf olmalı Seçmen sayısı 2007 genel seçiminde 42 milyon 799 bin iken 2009 yılı yerel seçiminde bu sayı 48 milyon 49 bine, 2010 yılında ise 49 milyon 495 bine çıktı. Yani seçmen sayısı 3 yılda 6 milyon 696 bin artmış. Oysa ülke nüfusumuz 2007 yılında 70 milyon 586 bin 256 iken, 2010 yılında 73 milyon 722 bin 988’e çıktı. Sonuç olarak aynı dönem içerisinde nüfusumuz yüzde 4, seçmen sayımız ise yaklaşık olarak yüzde 16 artmış görünüyor. Bir an önce bu tutarsızlık giderilmeli ve seçmen kütüklerinin kimsenin itiraz edemeyeceği şeffaf ve doğru hale getirilmesi sağlanmalıdır.”