125 kız öğrenciye CHP sahip çıktı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Şırnak İdil Çok Programlı Lise'de öğrenim gören 125 kız öğrencinin yurttan çıkarılıp köylerine gönderildiği iddialarını TBMM'nin gündemine taşıdı.

Tanrıkulu Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi verdi.

Önergesinde bugün basında Şırnak'ın İdil İlçesi Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nda (YİBO) çalışan hizmetlilerin işten atıldığı, okulun yemekhanesinin yatakhaneye çevrildiği, bu yatakhaneyi kullanan YİBO ve İdil Lisesi Çok Programlı Lise'de öğrenim gören 125 kız öğrencinin de köylerine gönderildiği iddialarının yer aldığını belirtti.

İdil Kaymakamı Muhammet Mustafa İmamoğlu'nun daha önce İŞKUR tarafından yurtta görevlendirilmiş olan çalışanların işten atılmasıyla birlikte yurdun kapatıldığını ve 125 kız öğrencinin, yarıyıl tatilinden önce köylerine dönmek zorunda kaldığı bilgisini verdiğini ifade eden Tanrıkulu, Bakan Dinçer'e "125 kız öğrencinin yurttan atılmasının, İŞKUR tarafından işten atılan yurt çalışanlarıyla nasıl bir ilgisi vardır?" diye sordu. Taşımalı Eğitim Yönetmeliğinde, 'Taşımalı ilköğretim kapsamına girmeyen yerleşim birimlerindeki okulların; yangın, sel, deprem gibi doğal afete uğraması ve öğrencilerin en yakın yatılı ilköğretim bölge okullarına yerleştirilememeleri durumunda, çözüm bulununcaya kadar öğrenciler, taşımalı ilköğretim kapsamına alınırlar' dendiğini hatırlan Tanrıkulu Bakan Dinçer'e şu soruları yöneltti:

BU SORULARA YANIT İSTEDİ

"Milli Eğitim Bakanlığı, kız çocuklarının eğitimine gerekli önemi vermeyi sürdürmekte midir? Eğer kız çocuklarının eğitimine önem veriliyorsa, İdil'in muhtelif köylerinden getirilip YİBO'nun yemekhanesine yerleştirilen ve yarıyıl tatiline girilmeden köylerine gönderilen kız çocuklarının öğrenimlerini sürdürebilmeleri için hangi önlemler alınacaktır? Öğrencilerin okullarından ayrı kaldıkları günlere ilişkin dersler nasıl telafi edilecektir?

İdilli 125 kız öğrenci için neden Taşımalı İlköğretim Yönetmeliği uygulanmamıştır?

Doğu ve Güneydoğu başta olmak üzere ülkemizin kırsal bölgelerinde yaşayan ailelerin kız çocukları, yaygın olarak hangi yöntemle merkezlerdeki ilköğretim-lise öğrenimlerine gitmeleri sağlanmaktadır?

Hükümet eğitimde çağ atlanıldığı, akıllı tahta ve tablet bilgisayarla eğitim yapılacağı iddiaları kamuoyunun bilgisi dahilindedir. Yemekhaneden çevrilen yatakhanelerde kalmak zorunda bırakınla ve hizmetlilerin işten çıkartıldığı için öğrenin döneminin ortasında evlerine gönderilen öğrenciler, çağ atlayan ve gelişmiş bir ülkenin eğitim sisteminde görülebilecek bir manzara mıdır?

İdil ilçemizde yaşanan tablo dikkate alındığında Taşımalı Eğitim Yönetmeliği, gerektiği gibi uygulandığı söylenebilir mi? Bu yönetmelik rafa mı kaldırılmıştır? Yoksa belli bölgelerde askıya mı alınmıştır? Yönetmelik uygulanıyorsa, İdil köylerinde yaşayan kız çocukları neden ve hangi gerekçeyle, ne zamandan beridir yatılı bölge okulunun yatakhaneye çevrilmiş yemekhanesinde barındırılmaktadır?

Kız çocukları köylerinden yatılı bölge okullarına yerleştirilirken ailelerinin ve kendilerinin rızası alınmakta mıdır? Kız çocukları ailelerinin yanında kalıp taşımalı eğitimle öğrenimlerini sürdürmek istedikleri zaman onların bu isteği yerine getirilmekte midir yoksa yatılı bölge okulunda barınmak tek ve zorunlu seçenek olarak mı sunulmaktadır? Keza ailesi köyde olup köyünde ilköğretim okulu bulunmayan ve öğrenimini il veya ilçe okullarında sürdürmek durumunda kalan erkek çocuklar için nasıl bir prosedür uygulanmaktadır?

Türkiye'nin kaç il ve ilçesinde kız çocukları zorunlu eğitimlerini sürdürebilmek için yatılı okullara yerleştirilmiştir ve çocuklarını yatılıya vermemek için okula göndermeyen kaç aile vardır? Çocuklar ve aileleri, yatılı okulda barınma veya il-ilçede yatılı okumayı tercih etmedikleri durumda Taşımalı Eğitim Yönetmeliği uygulanmakta mıdır?"

Önergesinde, 23 Ocak 2008 tarihinde, Erzurum'un Karaçoban ilçesi yatılı bölge okulunda zorunlu eğitimini sürdüren 7. sınıf öğrencisi Kaya İşçimen hayatını kaybettiğini de anımsatan Tanrıkulu, Bakan Dinçer'e "12 yaşındaki İşçimen'in ölüm nedeni neydi? Yatılı bölge okullarında okuyan öğrenciler arasında buna benzer kaç vak'a yaşanmıştır ve sebepleri nelerdir" diye sordu.