121 yaşındaki Hasan dedenin sırrı

Ulus Mahallesi'nde oturan ve kimliğinde  01. 07.1892 doğumlu görünen Hasan Gezer, 121 yaşında olmasına rağmen son derece  sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürüyor.

Yaşamını 70 yaşındaki en küçük çocuğu Abdullah Gezer'in yanında ibadet ederek sürdüren Hasan dede, 10 çocuğu, 213 torunu ve sayısını bilmediği, torun çocuğu ve torununun torunu bulunuyor. 

HASAN DEDE NE YİYOR?

Hasan dede, dinçliğini arpa, mısır, buğday ekmeği, peynir, yoğurt ve
şifalı otlara bağlıyor

Asırlık çınar Gezer AA muhabirine Kürtçe yaptığı konuşmada, Siirt'in Eruh ilçesinde doğduğunu, yaşının 120'nün üstünde olduğunu tahmin ettiğini belirterek, 5'i kız toplam 10 çocuğu olduğunu söyledi.

ORUÇ TUTABİLİYOR

Gezer ilerlemiş yaşına rağmen oruç tutabiliyor. Her türlü ihtiyacını karşılayabilen Gezer, başkasına muhtaç olmadan yaşamını sürdürebildiği için Allah'a şükrediyor.

Daha önce dağlarda, yaylalarda yaşadığını, hayvancılık yaptığını, neredeyse tüm hayatını göçebe olarak geçirdiğini anlatan Hasan dede, şunları söyledi:

"Eskiden köydeydik şimdi şehre yerleştik, hayvanlarımızı da sattık. Şimdi dört duvar arasında oturup hayatımızın geri kalanını tamamlamayı bekliyoruz. Rus savaşında ben yaşıyordum ama o zamanları hatırlamıyorum. 100 yıl öncesini  pek hatırlayamıyorum ama çocukluğum yokluk ve kıtlık içerisinde geçti. Göçer olarak tabiatla baş başa yıllarca hayvan otlattım. Doğal yiyeceklerle beslendim. Uzun ve sağlıklı ömrümü buna borçluyum. Benim uzun yaşamamın sırrı Allah biliyor ama ben buğday, arpa ve mısır ekmeği ve peynire borçluyum. Ayrıca bol süt içerdim. Yayla otlarıyla beslenirdik. Doğal ortamda yaşardım. Oysa şimdi hareketsiz kalmışız. Çalışmıyoruz. İyice hamladık. Bir dönem çobanlık yapardım.  Bu zamanı sevmiyorum. Keşke o zamana dönebilsem."

BU ÜLKEDE HERKES KARDEŞTİR

Gezer, çözüm sürecine de değinerek süreci desteklediğini belirtti. Akan kanın durmasını istediğini ifade eden Hasan dede, "Ben barış istiyorum. Barışın gerçekleşmesini, huzurun olmasını istiyorum. Kanın akmasını kabul etmiyorum. Bu ülkede herkes kardeştir. Tüm Müslümanlar, peygamberimiz Hazreti Muhammed'in ümmetimdendir. Hepimiz huzur istiyoruz. Bu olaylar eskiden yoktu, sonradan toplumun içine girdi. Eskiden aşiretler, ağalar vardı. Toplum biraz daha rahattı" dedi.

EN KÜÇÜK ÇOCUĞU 70 YAŞINDA

Abdullah Gezer (70)  de  Hasan dedenin en küçük çocuğu olduğunu, babasının çocukları, torunları ve torunlarının torunları ile çok  büyük bir aile olduklarını belirterek, "Sadece bir ağabeyimin 20 çocuğu var. O nedenle 213 civarında torun olduğunu tahmin ediyoruz"  diye konuştu. Yaşlılık maaşından başka hiç bir geliri olmayan babasına evde bakım parası almak için müracaat ettiklerini kaydeden Gezer, ancak babasının bakımını yapabildiği gerekçesiyle bu taleplerinin geri çevrildiğini bildirdi.

Dedesinin Türkçe bilmediğini belirten ve ona tercümanlık yapan torunu Dilşah Gezer (12) ise  dedesini çok sevdiklerini söyledi.

Dedesiyle zaman geçirme çok sevdiğini belirten Gezer, akranlarına da kendi dedelerine zaman ayırmaları konusunda çağrıda bulundu.

Torun Gezer, dedesinin yıllarca dağlarda çobanlık yaptığını ifade ederek, "Dedemle gurur duyuyorum. Namaz kılabiliyor, oruç tutabiliyor, tuvaletini yapabiliyor. Dedelerimizi sevelim" şeklinde duygularını dile getirdi.

ZARO AĞA 157 YIL YAŞADI

Öte yandan Wikipedia'ya göre,  "En yaşlı insanlar" olarak tanımlanan araştırmada dünyanın en yaşlı insanı 1736-1933 yılları arasında Çin'de 197 yıl yaşayan Li Ching-Yuen'in  olduğu ve Türkiye'de ise dünyanın en yaşlı ikinci insanı Bitlis'te 1777- 1934 yılları arasında 157 yaşayan Zaro Ağa olduğu belirtiliyor. 

Dünyanın en yaşlı insanı unvanıyla Dünya Guinness Rekorlar Kitabı'na giren 116 yaşındaki Japon Jiroemon Kimura Haziran ayında yaşamını yitirmişti.