Show'daki "Suskunlar" dizisinin bir iki
bölümünü izledim gerisini yüreğim kaldırmadı!
Oğlum Rıdvan, "izle" dedi ısrarla!
Hayır!
Acı...
Istırap...
İşkence...
Ne varsa var Suskunlar'da...
***
Cezaevine düşen üç çocuktan biri işkenceden öldürülüyor galiba.
Diğerleri yaşıyorlar ama...
Utanç içindeler...
Ve hesaplaşıyorlar...
Geçmişte yaşananların hesabını tek tek soruyorlar...
Biri avukat...
Biri serseri...
Diğeri orta halli...
***
Suskunlar'ın izlediğim bir iki bölümü, 12 Eylül askeri
darbenin yaşandığı dönemin mini minnacık bir parçası gibi... Çocuk
yaşta hapse atılanlar, "Asmayalım da besleyelim
mi?" denilerek, ana kucağından koparılıp ipe
götürülenler, kayıplar, acılar ve sürgünler...
Suskunlar'daki gibi bir hesaplaşma yok!
Yargı devrede...
Geçmişi, geçmişi karartılanları getirebilecek mi?
Elbette hayır!
Erdal'ın son bakışı, Suskunlar'daki avukatın çocukluk hali gibi
masum...
O ananın elindeki siyah beyaz fotoğraf, yaşanan acının
fotoğrafı....
Suskunlar'da geçmişin tüm acılarını gözler önüne seren video kasedi
gibi hepsi!
İşkenceden geçenler, hakları gasp edilenler, çocuğu
asılanlar, evladı kaybolanlar, Suskunlar'daki çocuklar gibi adliye
kapısında, yıllar öncesinin hesabını soruyor!
Dizideki gibi kolay olabilse keşke!
***
32 yıl susmuşuz!
Onca yıl içimize akıtmışız acılarımızı...
Sesimiz çıkmamış...
Aklımıza gelmemiş hesap sormak...
Kaç iktidar değişmiş, kaç başbakan gelmiş, hiçbirinin aklına
gelmemiş 12 Eylül askeri darbesini yapanları yargı karşısına
çıkarmak!
Şimdi, Suskunlar gibi çıkmışız meydana hesap soruyoruz.
Nasıl oldu bu iş peki?
Referandumda neyi oylamıştık biz sahi?
Kimler evet demişti...
12 Eylül askeri darbesini yapanların yargılanmasına hayır diyenler
kimlerdi?
***
Sebep olan kimse!
Annemin çok sık ettiği duayı tekrarlayacağım.
Allah onların ayağını taşa değdirmesin...
Amin!