12 Eylül darbesi Türkiye’nin kırılma noktasıdır
Abone olBüyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 12 Eylül darbesinin Türkiye açısından bir kırılma noktası olduğunu söyledi. <br/>B...
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 12
Eylül darbesinin Türkiye açısından bir kırılma noktası olduğunu
söyledi.
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici 12 Eylül 1980
darbesinin yıl dönümünde bir değerlendirme ve darbelere karşı tavır
mesajı yayınladı.
12 Eylül 1980 darbesi, öncesi ve sonrasıyla sebep ve sonuç
ilişkileri göz önüne alındığında “Ülkemizin tarihi açısından bir
kırılma noktasıdır” diyen Destici, “12 Eylül 1980 darbesi öncesinde
çift kutuplu dünya’nın menfaatler savaşı arasında sıkışmış olan
Türkiye, her türlü olumsuz ekonomik, siyasal ve toplumsal iç- dış
müdahalelere açık durumdaydı. Daha önemlisi bazı askeri ve sivil
kurumlarımızda maalesef dış müdahalelere açık konumdaydı. O soğuk
savaş yılları dönemi Türkiye’yi dönüştürme, çabalarının bir oyun
alanıydı. İhtilal ile birlikte Yunanistan’ın yeniden NATO’ya davet
edilmesi, ABD’nin askeri üstlerinin tekrar ihya edilmesi, anti
emperyalist tüm sivil ve siyasi odakların sindirilmesi bu dönemin
mühim neticelerindendir” dedi.
"12 EYLÜL 1980 DARBESİYLE TÜRKİYE’NİN ŞİRAZESİ BOZULMUŞTUR"
Destici açıklamasında şunları söyledi: “12 Eylül 1980 sonrası da,
12 Eylül 1980 öncesine ilişkin her şeyin (günümüze kadar) ters düz
edildiği bir dönemdir. Bugün güvenlik, özgürlük, refah başlığı
altında değerlendirebileceğimiz sorun ve mağduriyet alanları 12
Eylül 1980 darbesi mahsulüdür. Maalesef ‘Bizim çocuklar başardı’
denilecek nitelikte dış müdahaleye açık hale gelmiş militarist
zihniyetlerin vesayeti altına giren Türkiye çok şeyler
kaybetmiştir. Türkiye kendi eliyle kendi hareket imkanlarını
yitirmiş ve manevra alanlarını daraltmış, bir çok konuda avantaj
sahibiyken dezavantajlı konuma gerilemiştir. Öte yandan darbeye
gerekçe gösterilen iç savaş ortamı, darbeciler ve karanlık odaklar
tarafından tahrik edilmiş, yine aynı odaklar tarafından bir gece de
çatışmalar ve iç savaş ortamı ortadan kaldırılmış, ülke ihtilale
hazır hale getirilip ‘akan kanı durdurduk’ denilip ihtilal
meşruiyet kazandırılmak istenmiştir.
12 Eylül 1980 askeri darbesiyle Türkiye’nin şirazesi bozulmuştur.
Başta merhum liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu olmak üzere binlerce
gencimiz ihtilal mahkemelerinde çile çekmiş, işkence hanelerde
işkence görmüş, civanlarımız idam sehpalarında şehit edilmiş ve
gözyaşları sel olmuştur. Demokrasi ve insani olan ne varsa
katledilmiştir. Bu açıdan 12 Eylül 1980 darbesi ve müsebbipleri
layık olduğu şekilde tarihin kara sayfaları arasında yerini
almıştır.”
İŞKENCE HANELER VE MAHKEMELER
“Aziz Türk milleti bugün darbelere geçit vermeyecek kadar
bilinçlenmiş ve geçmişinden ders almıştır” diyen Destici sözlerini
şöyle tamamladı: “Darbeler ve yeni darbe teşebbüsleri yargı önüne
çıkartılmış darbe ürünü anayasamızın değiştirilmesi gündeme
gelmiştir. Büyük Birlik Partisi olarak her türlü askeri ve sivil
darbelere karşıyız. Her türlü vesayete ve toplumsal barışı tehdit
eden, insan hak ve özgürlüklerini insan hayatın altına alan
süreçlere karşıyız. İnanıyoruz ki aziz milletimiz her şeyin en
iyisine layıktır. Bu imkanları milletimize sağlamak ve geleceğimizi
aydınlık kılmak için tüm imkanlarımızı seferber etmek boynumuzun
borcudur. Bu vesile ile işkence altında alınan ifadeler ile şehit
edilen Ali Bülent Orkan, Cengiz Bektemur, Cevdet Karakaş, Fikri
Arıkan, Halil Esendağ, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu, Selçuk
Duracık’a ve işkence altında şehit edilen Hüseyin Kuru
Mahmutoğlu’na yüce rabbimden rahmet diliyorum. Türk İslam davasını
bizlere aşılayan ve tüm şehitlerimizin hatıralarını bizlere
belleten liderimiz 12 Eylül’ün simge ismi ve 12 Eylül sonrası tüm
darbe teşebbüslerinin karşısında en dik şekilde direnen merhum
şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlunu rahmet ve minnet ile anıyorum.
Yüce Allah’tan bu denli karanlık günleri bir daha Türkiye’mize
yaşatmamasını diliyorum.”
(İHA)