11 yıl önce olsa Yunanistan’dan beter olurduk
Abone olEkonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Eğer bu fırtınalar, kasırgalar, 11 yıl önce olmuş olsaydı Yunanistan’dan daha kötü durumda olurduk” dedi. <b...
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Eğer bu fırtınalar, kasırgalar,
11 yıl önce olmuş olsaydı Yunanistan’dan daha kötü durumda olurduk”
dedi.
İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) 2012 Yılı İhracat
Ödül Töreni ve İklimlendirme Fuarı’na katılan Ekonomi Bakanı Zafer
Çağlayan, ihracat ödülü kazanan işadamlarına ödüllerini verdi,
açılışını yaptığı iklimlendirme fuarını gezdi. Bakan Çağlayan,
törende yaptığı konuşmada, Türkiye’nin gerek özel sektörü, gerek
özel sektörünün müteşebbisi ve çalışanıyla dünya ekonomisinde çok
önemli kasırgaların yaşandığı, fırtınaların koptuğu, iklimlendirme
kelimesinin aslında dünya iklimi ile çok örtüştüğü bir dönemde son
derece önemli başarılar elde ettiğini ifade etti.
“2023, BİZİM İÇİN SON DERECE ÖNEMLİ VE ONURLU BİR TARİHTİR”
Geçen 4 yılda krizin Avrupa’da oluşturduğu faturayı 4 milyon
insanın işini kaybederek ödediğini söyleyen Bakan Çağlayan,
“Türkiye, geçen yıl ihracatını dünyada en hızlı artıran, bu yüzde
13.2, ikinci ülke olarak krizlere meydan okumuş, krizi fırsata
çevirmiş, 1 milyona yakın insanının her yıl işgücüne girmesine
rağmen 5 milyon istihdamını artırmış bir ülke. Türkiye bugün
parmakla gösterilen bir ülke olmuştur. Gelmiş olduğumu seviye çok
önemli. 10 yılda Türkiye inanılmayacak başarılar elde etti.
Hiçbirimizin hayal dahi etmediği çok büyük başarılar elde ettik.
Ekonomik alanda elde edilen başarıların yanı sıra gerek sosyal,
gerek siyasal, gerek bireysel özgürlüklerde geldiğimiz nokta çok
önemli başarılar elde etti. Geldiğimiz noktayı yeterli görmüyoruz.
2023 hedefine kilitlenmiş durumdayız. 2023, bizim için son derece
önemli ve onurlu bir tarihtir” diye konuştu.
“BU FIRTINALAR 11 YIL ÖNCE OLSAYDI YUNANİSTAN’DAN DAHA KÖTÜ DURUMDA
OLURDUK”
İklimlendirme kelimesinin kendisinde farklı çağrışımlar yaptığını
söyleyen Bakan Çağlayan, “Ne Avrupa’da esen fırtınalar, ne
Amerika’da kopan kasırgalar, ne Arap baharıyla beraber başlayan
Ortadoğu pazarındaki sıcaklara rağmen Türkiye’nin iklimi son derece
iyi bir şekilde artıyor, bunlara rağmen üretim, yatırım, ihracat ve
yatırım iklimi her geçen gün kalitesi artan yapıya dönüşüyor. Eğer
bu fırtınalar, kasırgalar, 11 yıl önce olmuş olsaydı Yunanistan’dan
daha kötü durumda olurduk. Bırakın fırtınayı, kasırgayı, bir
hapşırma bile nezle yapacak kadar Türkiye’yi sarsacak durumdaydı. O
günlerde kabahat bir anayasa kitapçığının fırlatılmasına
bağlanmıştı, bırakın anayasa kitapçığını bir leblebi bile
fırlatsanız Türkiye’de bu kriz çıkacaktı. Türkiye sıkışmış,
darlanmıştı. Türkiye bugün Avrupa’nın içinde bulunduğu kötü
ekonomik şartlarla karşı karşıyaydı. Bugün geldiğimiz noktada 2008
küresel krizine rağmen IMF’yi elinin tersi ile itmiş bir yapıda
bugün Türkiye toplam kamu borçları, iç ve dış borçları milli
gelirinin 3’te 1’ine kadar düşmüş olan başarılı bir ülke haline
gelmiştir. Türkiye küresel krizden başarı ile çıkmış, ekonomisini
büyüterek çıkmışsa bunun altında yatan en önemli faktör siyasi
istikrar, siyasi istikrarın getirdiği ekonomik istikrardır. Diğer
taraftan da dünyanın her tarafını gezerek ürettiğini bütün dünyaya
satan siz başarılı ihracatçılarsınız. Bu alkışı Türk özel sektörü,
sizler hak ediyorsunuz” şeklinde konuştu.
“2023 HEDEFLERİNE HERKES İNANMIŞ DURUMDA”
“Bugüne kadar gözümüzün üzerinde kaşımız olduğu için bile bizi
eleştiren muhalefet, bakın bu konuda toplumun her kesiminde bir
anlaşma, uzlaşma var” diyen Çağlayan, “Artık Türkiye’de herkes 2023
yılında Türkiye’nin 500 milyar dolarlık mal ihracatını
gerçekleştireceğine tamamıyla inanmıştır. Türkiye’nin gelirini 2
trilyon dolardan fazlaya çıkartacağına herkes inanmış duruma.
Bundan sonra artık bir makas değişikliği yapmamız lazım, rotamızı
değiştirmemiz lazım. Geçmişteki usullerle hayatımızı devam
ettirmemiz asla mümkün değil. Hükümet olarak tek tek
politikalarımızı, olmazsa olmaz olan ileri teknoloji, yüksek katma
değerli ürün imalatı ve ihracatına yönelik ortaya koyuyoruz.
Maalesef iklimlendirme sektöründe rakamlar çok iç açıcı değil.
Türkiye ortalamasının 3 kat üstündesiniz. İklimlendirme sektörü
yapısı itibariyle geçen yol bir önceki yıla göre ihracat birim
kilogram fiyatını maalesef düşürdü. 2011 yılında ihracat birim
kilogram fiyatı 4 dolar 51 centti, 2012 4 dolar 15 cente düştüğünü
görüyoruz. Düşmeye değil, çıkmaya mecburuz” ifadelerini
kullandı.
“TÜRKİYE’YE YATIRIM BAL GİBİ GELİR”
Geçen aydan itibaren faizlerde düşüşler olduğunu belirten ve bugün
faiz koridor bandının düştüğünü ve gösterge faizlerinin yüzde 4.5’a
geldiğini belirten Çağlayan, “Şimdi Merkez Bankası’na diyorum ki,
korkmana gerek yok. Şükürler olsun artık bu ülkeye güveniyoruz,
inanıyoruz, herkes Türkiye’ye inanmaya ve güvenmeye başladı. Daha
faizlerde gidecek yolumuz var. Bugün Güney Kore faizlerini Yüzde
2.5’a çekmişse Türkiye’de Merkez Bankası çok rahat bir şekilde
faizlerini yüzde 2.5’a çekebilecek güçtedir. ‘Efendim Türkiye’ye
yatırım gelir mi, finansman gelir mi?’ Bal gibi gelir, nereye
gidecek. Dünyada Türkiye’den daha güvenilir ülke mi var, oraya mı
gidecek? Bunların ispatlarını her anlamda görüyoruz, bir günde 2
ihalede 69.1 milyar dolar ihale yapıyor Türkiye. Bu Türkiye’nin 10
yıl önceki milli gelirinin 3’te 1’i bir rakam demek. 1 günde
yapıyor Türkiye bunu” açıklamasında bulundu.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecine halkın her geçen gün desteğinin arttığını ifade eden
Bakan Çağlayan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bugün Türkiye yakaladığı kardeşlik havasıyla çözüm sürecini en iyi
şekilde değerlendirecek. Bunun işaretlerini teşvik sisteminde
görmeye başladık. Çözüm süreciyle beraber geçen 20 Haziran’da ilan
ettiğimiz teşvik sisteminde Doğu ve Güneydoğu’ya adeta bir yatırım
patlaması olduğunu görüyoruz. 6. Bölgeye pozitif ayrımcılık yaptık.
Yapmak zorundayız, çünkü Türkiye’nin bu bölgesindeki işsizliği
mutlaka azaltmalıyız. Terörün olduğu dönemlerde kimse buraya
yatırıma gitmiyordu, bugün o bölgede işsizliği azaltarak terörü
ciddi anlamda bitireceğiz.”
(İHA)