Mersin ve Adana'da HDP'ye yapılan
saldırının faturasını Cumhurbaşkanı
Erdoğan'a ve AK Parti'ye kesen
Selahattin Demirtaş, Adıyaman'da halka şu sözlerle seslendi:
- (...) HDP'ye yapılan saldırılarla ilgili
'tarafsız' olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı hâlâ aramış
değil, hâlâ "geçmiş olsun" demedi
ha...
Buz gibi nefret bakışları...
Çakmak çakmak bakan gözler...
Ve yükselen "yuh" sesleri...
Peki...
Demirtaş haklı mı?
Erdoğan bu saldırılar sonrasında HDP liderini aramalı mıydı?
Mersin ve Adana'da HDP'ye yapılan saldırılar sonrasında
yapılan açıklamaları dikkatle okursanız, Demirtaş başta olmak üzere
HDP yöneticilerinin bu saldırıda Erdoğan'ı ve AK Parti'yi sorumlu
tuttuğunu göreceksiniz.
Suçladığın kişi ne diye
seni arasın?
Ne desin ararken?
Tayyip Erdoğan 11 yıl 17
gün süreyle Başbakanlık yaptı bu ülkede... Erdoğan'ın
Başbakan olduğu 10 yıllık dönemde, terör olaylarında 94
polis, 624 asker, 96 köy korucusu şehit edildi. 449 sivil
vatandaş teröre kurban gitti.
Ey Selahattin Demirtaş...
Ey geçmişin BDP Genel Başkanı Selahattin
Demirtaş...
Ey Diyarbakır İnsan Hakları Derneği'nin kurucusu
Selahattin Demirtaş...
Ey İnsan Hakları Savunucusu Selahattin
Demirtaş...
Oluk oluk kan akdığı yıllarda sen bu ülkenin Başbakanı'nı
aradın mı?
Gencecik bedenlerin toprağa düştüğü yıllarda sen bu ülkenin
Genelkurmay Başkanı'nı aradın mı? Davul
zurnayla askere yolcu edilen ama tabutta karşılanan o çocuklar
öldürüldüğünde sen bu ülkenin Başkomutan'ını aradın
mı?
Bir kere olsun, "geçmiş olsun" dedin mi kimseye?
Demek ki, geçmiş geçmişte kalmıyor bazen.
Yaptıklarımız ya da yapmadıklarımız gün geliyor yakamıza
yapışıyor.
O saldırılardan "aramadı" dediğin kişiyi sorumlu
tutuyorsan, şikayet etmeye, nefretlik bakışları
arttırmaya hakkın yok!
Binlerce ananın hakkı var üzerinizde binlerce ana...
İster PKK'lı olsun, ister asker olsun...
O anaların hakkı...
Gencecik insanların "yaşama hakkı" alındı elinden
Binlerce insanın hayatını söndürüldü...
Binlerce insan sakat bırakıldı...
Binlerce "yaşayan ölü" var şuan dağda, bayırda,
düzovada...
Aramadınız!
Genelkurmay Başkanı'nı aramadınız...
Başbakan'ı aramadınız...
Başkomutan'ı (Cumhurbaşkanı) aramadınız...
11 yıl 17 gün boyunca aramadığınız Erdoğan'ın aramasını
bekliyorsunuz şimdi?
11 yıl 17 gün boyunca baş sağlığı dilemediğiniz Erdoğan'ın
"geçmiş olsun" demesini bekliyorsunuz
şimdi?
Mersin ve Adana saldırılarından Erdoğan'ı sorumlu tutan, bu ülkenin
Cumhurbaşkanı'nı meydanlarda yuhalatan, O'na demediğini bırakmayan
Demirtaş'ın şikayet etmeye, "niye aramadı" demeye hakkı var mı
sizce?