11 balon kapı iddiası o aileleri kızdırdı
Abone olÇocukları terör örgütü DHKP-C'ye kaptıran aileler, örgüte yönelik operasyonları eleştiren CHP'li vekilleri vatan hainliğiyle suçladı.
Çocukları DHKP-C terör örgütüne katılan ve cezaevine
düşen aileler Florya’da bir araya geldi. Örgüte isyan eden Gülsen
Yeşilyurt, kameralar önünde hüngür hüngür ağladı.
Çocuklarını örgüte kaptıran İsmail Ercan, Hüseyin Yücel ve Gülsen
Yeşilyurt, Florya’da bir restoranda bir araya geldi. Basın
toplantısı düzenleyen aileler, çocuklarının örgüte nasıl dahil
olduklarını anlattı.
SON ZAMANLARDA KATILIM YÜKSELDİ
Terör Mağduru Aileler Derneği Başkanı ve çocuğu cezaevinde bulunan
İsmail Ercan, çocuklarını bu terör örgütünden kurtarmayı ve başka
aileleri de bilinçlendirmeyi hedeflediklerin belirterek, “Ben tak
başına bir babayım çocuğumun peşindeyim bu yüzden bu derneği
kurarak mücadeleme devam ediyorum. Katılan aileler ile bu mücadele
artarak devam edecek. Son zamanlarda katılım oldukça yükseldi.
Bizim amacımız çocukları bu terör illetinden kurtarmak” dedi.
CHP'Lİ TANRIKULU'NUN "11 BALON KAPI" SÖZÜNE
TEPKİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun açıklamalarını da
değerlendiren Ercan, “Bir açıklama da CHP Genel Başkan
Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu yaptı. ‘11 tane balon kapı.’ Gelsinler
ben onlara 11 tane çelik kapıyı ispat edeyim, gelemezler. Tek
başlarına gitsinler, adreslerini vereyim. Bu adreste 11 tane çelik
kapı var mı yok mu” diye konuştu.
RESMİMİ KOYUP TEHDİT ETTİLER
Kendisinin hedef gösterildiğini iddia eden Ercan, “Bunlar bunu
legal dedikleri kapı kapı dolaşarak dağıttıkları dergilerinde
gururla yazdılar. Resmimi koyup beni tehdit ettiler. Canlı bombanın
övüldüğü bir yerde bir babayı oğlunu kurtarmaya çalışıyor diye
tehdit ettiler. Bunlar benim hakkımda bir bildiri yayımlayarak,
benim uyuşturucu ticareti yaptığımı, mafya olduğumu, kadın ticareti
yaptığımı, hatta tecavüzcü olduğumu söyleyecek kadar küçüldüler”
şeklinde konuştu.
BUNLARA HİZMET EDENLER VATAN HAİNİDİR
DHKP-C operasyonu kapsamında tutuklanan Duygu Yücel’in babası
Hüseyin Yücel ise “Çocuğu, öğrencisi her şeyi elinden alınan bir
baba olarak buradayım. Ben buradayım. Ben bunlardan korkmuyorum.
Bunların kendine hayrı yok. Bizim çocuklarımızı bunlar çalınca
ülkeye ihanet etmiş sayılmıyor mu?” dedi.
Milletvekillerinin örgüt üyelerinin bulunduğu davaları savunmasını
eleştiren Yücel, “Hiçbir milletvekili gelip de Çağlayan
Adliyesi’nde bu faşist terörist avukatları savunamaz. Bizim
oylarımızı aldı. Bizim emeklerimizle orada oturuyorlar. Bizim
vergimizi alan bizim hakkımızı savunacak. Bunlara hizmet edenler de
vatan hainidir. Başka söyleyecek bir şey yok. Ayıptır, günahtır,
Allah’tan korkun” dedi.
ÖRGÜT ÖZÜR BEKLİYORMUŞ
Kızı DHKP-C terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla cezaevinde
bulunan Gülsen Yeşilyurt ise konuşması boyunca gözyaşı dökerek
kızının kurtarılmasını istedi. Yeşilyurt, “Hep aynı taktik.
Çocuğumu bu hale getiren mutlu olsun. Özür dilememi beklediler,
dilemeyeceğim. Çocuğumun yakasını bırak diyorum bırakmıyor.
Devrimcilik doğru yolu göstermek ona mı kaldı? Herkesin
çoluğu çocuğu dışarıda benimki niye içeride olsun, kendisi niye
dışarıda? Çocuğumu versin ne istiyor. Basına çıkıp özür
dileyecekmişim. Ben çocuğum için canımı veririm. Onlar benim
ciğerimi aldı benden. Bire bir çocukları anne ve babaya düşman
ediyorlar” diye konuştu.