103 yaşındaki Emine ninenin zaferi! Önce veba şimdi korona

Ömürlü köyünde yaşayan Tekin, Kovid-19 testinin pozitif çıkması üzerine, ilk 8 günü evinde geçirdi. Durumu ağırlaşan Tekin, önce Mazıdağı Devlet Hastanesine kaldırıldı, ardından da Mardin Devlet Hastanesine sevk edildi. Tekin, 6 günlük tedaviden sonra taburcu edildi.

Dört çocuk ve yaklaşık 60 torun sahibi Emine Tekin, AA muhabirine Kürtçe yaptığı açıklamada, evde çok zorlu bir süreçten geçtiğini söyledi.

Hastalığı evde atlatamayınca hastanede yoğun bakıma alındığını aktaran Tekin, şöyle konuştu:

"Hastalığım çok ağır geçti. Buradaki doktor ve hemşireler bana çok hizmet ettiler. Hastanede bana bebek gibi baktılar. Allah Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan razı olsun, onu başımızdan eksik etmesin. Ona çok teşekkür ediyorum. Erdoğan, yaşlıların tüm ihtiyaçlarını gideriyor. Allah razı olsun."

Çocukluğunda veba salgını yaşandığını anlatan Tekin, "95 yıl önce bu illet gibi bir veba yayıldı. Özellikle çocukları çok etkiledi. Eskiden fakirlik vardı, doktor yoktu. Çoğu çocuk hayatını kaybetti. Ben de bu hastalığı geçirmiştim o dönem. Şimdi bu hastalığı da atlattım." ifadesini kullandı.

Emine Tekin'in kızı Hatice Doğan da sağlık ekibinin özverili bir şekilde hastaların tedavisi için çaba gösterdiğini belirterek, "Burada gördüğümüz hizmet bambaşkaydı. Bize bu hizmetleri sunan herkese çok teşekkür ediyorum." dedi.

Doğan, annesinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sevdiğini söyledi.

"Herkes teyzemiz kadar şanslı olmayabilir"
Mardin Devlet Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Erdal Dayan, ateş, öksürük, halsizlik, iştahsızlık şikayetlerinin ardından testi pozitif çıkan Tekin'in hastalığının ilerlemesinin ardından hastaneye yatırıldığını söyledi.

Her hastayı taburcu ederken mutluluk yaşadıklarını ancak 103 yaşındaki Tekin'in taburcu olmasının ayrı bir mutluluk verdiğini aktaran Dayan, şunları kaydetti:

"Teyzenin şu anda bize gülümseyerek bakması, bizler için dua etmesi, bizim en büyük mutluluğumuz. Herkes teyzemiz kadar şanslı olmayabilir. Daha yakın zamanda genç hastalarımızın başına neler geldiğini zaten haberlerden duyuyoruz. O yüzden kimse 'Bana bir şey olmaz.' demesin. Sağlıkçılar olarak olabilecek şeyleri görüyoruz. "