100 yıllık kayıp çiniler Paris'te
Abone olSultan II. Selim Türbesi'nin 100 yıldır kayıp olan çinileri Paris'te bir müzede sergileniyor.
Sultan II. Selim Türbesi’nin 100 yıldır kayıp olan çinileri,
dünyanın en büyük müzesi olan Paris’teki Louvre Müzesi’nde
sergileniyor. 20. yüzyılın başında türbenin onarımı sırasında
yerlerinden sökülüp, yerine sahteleri takıldıktan sonra kaçırılan
çiniler, Türk çini sanatının şaheserleri arasında gösteriliyor.
Tarihi çinilerin kayıp olduğundan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın
haberi yok. Ayasofya Müzesi’nin haziresinde bulunan Sultan II.
Selim Türbesi’nin girişinde yer alan pano, yaklaşık 60 adet çiniden
oluşuyor. Restorasyon bahanesiyle bir gecede sahtesiyle
değiştirildiği söylenen pano, 1895’te koleksiyoner Albert Sorlin
Dorigny tarafından Fransa’daki Louvre Müzesi’ne satılmış. Uzmanlar,
bu hırsızlık olayının şimdiye kadar yapılmış tarihi eser
kaçakçılıkları arasında en profesyoneli olduğuna dikkat çekerek,
kaçırılan eserlerin, Türk çini sanatının en nadide örnekleri
arasında yer aldığını belirtiyor. Louvre Müzesi’nin kataloğunda
çini panonun sergilendiği açıkça belirtiliyor. Müzede sergilenen
panonun altında da “Ayasofya Müzesi’nin haziresinde bulunan Sultan
II. Selim Türbesi’nin çinileri” ibaresi yer alıyor. Pano, müzenin
‘Arts of İslam’ bölümünde 3919/ 2–265 envanter numarası ile
sergileniyor. Yurtdışına kaçırılan kültürel mirası geri getirmek
için mücadele eden Kültür Bakanlığı ise, ‘çinilerin çalındığını
bilmediği’ için bugüne kadar çini pano için hiçbir girişimde
bulunmadı. Bu nedenle de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası
antlaşmalar devreye giremiyor. II. Selim Türbesi’nin girişinin doğu
tarafında yer alan panonun yurtdışına nasıl kaçırıldığı konusunda
da bugüne kadar çok farklı iddialar dile getirildi. Neredeyse
efsane haline gelen bir rivayete göre, 20. yüzyılın başında bir
restorasyon sırasında türbenin girişinde yer alan iki büyük panodan
biri bir gecede sökülerek yerine ‘Fransa’dan getirilen sahteleri
takılmış’ ve asıl pano ise yurtdışına kaçırılmış. Bir asırdır
dilden dile dolaşan; ancak çalındığı ve nerede olduğu ispat
edilemeyen iddialar, resmi kurumlar tarafından ciddiye alınmadığı
için bugüne kadar hiçbir inceleme yapılmadı. Bazı sanat
tarihçilerinin türbenin girişinde yer alan çini panolardan birinin
sahte olduğu yönündeki açıklamaları da, dikkate alınmadı. Adı geçen
panonun orijinali bugüne kadar bulunmadığı için iddia sahipleri,
seslerini çok dar bir çevrenin dışına taşıyamadılar. Türbenin
çinileri, çini sanatının en güzel örneklerinin sergilendiği
İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne bağlı Çinili Köşk’teki eserlerden daha
zengin örneklerin yer aldığı Louvre Müzesi’ne 1895’te koleksiyoner
Albert Sorlin Dorigny tarafından satılmış. Albert Sorlin Dorigny,
Türklere ve İstanbul’a yabancı olmayan bir isim. 20. yüzyılın
başlarına kadar İstanbul’da dişçilik yapan Fransız Dorigny, tarihî
eserlere düşkünlüğü(!) ile tanınıyor. Sultan II. Abdülhamit başta
olmak üzere devlet ileri gelenleriyle tanışıklığı sayesinde önemli
bir nüfuz sahibi olmuş. Ve bu nüfuzu kullanarak istediği yerleer
rahatça girip çıkmış. Evkaf Nezareti’ne birçok başvuruda bulunarak
eski eserleri restore etmek ve edilmesi için dilekçe veren
Dorigny’nin gerçek niyeti yeni ortaya çıktı. Dorigny’den satın
alınan eserler arasında sadece II. Selim Türbesi’nin çinileri yok;
daha pek çok İznik çinisi de aynı koleksiyoncudan satın alınarak
müzeye kazandırılmış. Bu çinilerin, hangi eserlere ait olduğunu,
Dorigny’nin restore ettiği tarihî yapılara bakılarak bulunması
mümkün. Bu da; ancak Evkaf Nezareti’nin, –Vakıflar Bölge Müdürlüğü–
kayıtlarında saklı.