10 Nisan 2012 Basın Özeti

"Suriye'deki şiddet sınır ötesine taştı" başlığı bugün İngiliz Daily Telegraph, Financial Times ve Independent gazetelerinin sayfalarında tekrar tekrar karşımıza çıkıyor.

Suriye'de ateşkes için belirlenen süre daralırken gazeteler erken baskılarında, daha çok dün Türkiye ve Lübnan sınırında da silahların konuşmasına odaklanıyor. Ağırlıklı kanı ateşkesin gerçekleşmeyebileceği, buna sunulan başlıca dayanaklardan biri, Türkiye'nin açıklaması...

Daily Telegraph haberine Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru'nun "anlaşma kadük oldu" sözleri ile başlayan gazetelerden...

Independent'a göre Türkiye ve Lübnan'a sıçrayan saldırılar ardından Kofi Annan'ın planı 'lime lime', Beşar Esad'ın tanklarını çekmesi umutları ise 'un ufak' oldu.

Gazetenin yazarı Patrick Cockburn, "Suriye müzakere yoluyla çözüm sağlayamayacak kadar kana bulanmış durumda" hükmünü veriyor. Hükümetin acımasız müdahalesiyle sürekli kendine yeni düşmanlar yarattığını söylüyor.

Guardian, "Esad'ın Annan'ın planını uygulamaya ne derece hazır olduğu konusundaki şüpheler baştan bu yana yaygındı, ama 'Suriye'nin Dostları' grubunda ağırlığa sahip olan Batılı ülkeler, Rusya'nın Esad'a desteği ve NATO'nun Libya'daki tartışmalı rolü ardından dış müdahaleye kimsenin hevesli olmaması nedeniyle, tek yolun bu olduğunu belirtiyordu" diyor.

Times'tan 'siyasi intihar' yorumu

Gelişmelere birinci sayfasını ayıran Times 'Suriye'deki savaş yayılıyor' manşetini atarken, başyazısında Esad'ın köprüleri attığı hükmünü veriyor:

"Şam yönetimi Annan'ın mütevazı ateşkes planını sabote ederek, Rus hamisini soğuttu ve kendisini ölümüne savaş yoluna soktu" diyor.

Yazıdan bazı satırlar şöyle:

"Suriye bir yol ayrımında. Esad rejimi son günlerde barbarlıkta dibe vurdu. Tanklarını çekmek şöyle dursun, ordu ateşkes yürürlüğe girmeden direnişi bütünüyle kırmak için sivillerin katline hız verdi.

"Esad'ın Alevi zümresinin iktidarını sürdürmek için kullanacağı şiddette artık sınır yok. Bu ölümüne savaş, sadece devlet eliyle terör değil, aynı zamanda intihar siyaseti.

"Arap komşularının desteğini kaybedeli çok olan Suriye şimdi, kendisini savunmaya hazır olan son iki başkentte öfke yaratıyor. Dün Pekin, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ağırladı. Esad'ı yüksek sesle eleştirenlerden Erdoğan, yakında silahlı kuvvetlerine Suriye'de devreye girip kuzey sınırında insani koridorlar açma talimatı verebilir.

"Ruslar da güdümlerindeki ülkenin durumundan büyük memnuniyetsizlik duyuruyor. Gerek Çin, gerek Rusya, şiddetin azalması için tek şansın Annan planı olduğunu biliyor. Onları korkutan alternatif, isyancılara silah aktarımının artması, aşırı grupların muhalif saflara daha fazla sızması, Türkiye ile (Suriye arasında) olası bir askeri yüzleşme yaşanması ve batının Arap baharından bir şeyler çıkarmak için daha fazla müdahil olması.

"Esad rejimi, Annan planını sabote etmesiyle Moskova'yı rejimde değişikliğin değil, rejim değişikliğinin kaçınılmaz olduğuna ikna edebilir.

"Esad hamlesini yaptı. Mezhebinin, aşiretinin ülkesinin ve sonunda kendisinin kaçınılmaz şekilde mahvoluşunu seçiyor."

Fransa'da seçim yarışı

Fransa'da 22 Nisan'daki cumhurbaşkanlığı seçimi için kampanya resmen başladı; ilk tur için muhafazakar Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, ikinci tur için Sosyalist François Hollande şanslı görülüyor.

Times, Fransa solunun 1981'de François Mitterand'ın iktidara geldiği seçimde olduğu gibi, bir 'devrim şafağı' hayali kurduğunu yazıyor.

Sosyalist aday Hollande'ın 1981 benzetmelerini öne çıkarmamaya çalıştığını belirten gazete, Hollande'ın 'insanlar Mitterand'a dünyayı değiştirmesi için oy verdi, bana ise sadece cumhurbaşkanınını değiştirmem için" sözlerini aktarıyor.

Gazete yine de Hollande'ın planlarının yer yer Mitterand'ınkilerden de iddialı olduğunu; zenginlerden daha çok vergi alma, sosyal güvenlik harcamalarını artırmak için yatırım yapma, bazı sektörlerde emeklilik yaşını yeniden 60'a çekme planları olduğunu yazıyor.

"Fransa nereye Avrupa oraya" diyen Independent da seçimin Avrupa siyasetinin yönünü belirleyebileceği kanısında.

"Bir kaç hafta önceki beklentilerin aksine; Sarkozy henüz mağlup olan taraf değil" diyen Independent, Fransız seçmeninin sonuçta, adaylar arasından ehven-i şeri seçeceğini düşünüyor.

"Sarkozy reçetesine devam mı yoksa, nakit yoksunu bir devlet sinesine dönüş mü? İlk seçenek Avrupa çapında teknokratik özüm arayışlarının devamını getirecektir. İkincisi ise Avrupa'da siyaseti altüst edebilir ve sola yönelen bir değişim birden başka yerlerde de mümkün görünmeye başlayabilir. 22 Nisan'da ne olursa olsun kesin olan bu Fransa seçiminin gerçekten önem taşıdığı..."

Yunan siyasetinde güven buhranı

Financial Times daha tarihi resmen ilan edilmemiş olsa da yaklaşan bir diğer seçime, Yunanistan'ınkine dikkat çekmiş.

Gazeteye göre 6 Mayıs'ta yapılması beklenen seçimde seçmenlerin çoğu oylarını reform sürecine karşı çıkan küçük partilere verecek; "Sandıktaki bu tepki, ülkenin istikrarını baltalayabilir."

"Ülkede siyasi kadroların kredibilitesi o kadar düştü ki, merkez sağ ve merkez soldaki en büyük partiler gelecek ayki seçim için gösterecek uygun aday bulamıyor" demiş Kerin Hope.

Son anketler PASOK ve Yeni Demokrasi'nin bir araya toplanınca bile oyların ancak yüzde 40-41'ini alabileceğini gösteriyor. Gazeteye göre oyların çoğu ise, Komünist Parti'den aşırı sağcı Altın Şafak grubu ve Bağımsız Yunanlar'a bir düzine kadar küçük reform karşıtı partiye gidecek.

Gazete siyasi gözlemcilerin bu ortamda yeni hükümetin çok uzun ömürlü olmayabileceği görüşüne yer veriyor.

Financial Times, süregiden ekonomik krizin Avrupa'ya etkisini de tartışıyor.

Gideon Rachman, Avrupa Birliği'nin henüz bir Avrupalılık kimliği oluşturamadığından yakınarak, özellikle krizin pek çok ülkede siyasetçileri Avrupa bilincine değil, eski, derin, ulusal kimlik kalıplarına sevkettiğine dikkat çekiyor.

Gazete başyazısında ise, Birliği uyarıyor: "geçen yılki kaosun içine yeniden düşmek istemiyorsa, Avrupa'nın ekonomik büyüme gündemine ihtiyacı var."

"François Hollande gibi büyüme stratejisi geliştirilmesi çağrısı yapan siyasetçilerin artıyor olması cesaret verici.

"Böyle bir planın hemen sonuç getirecek somut adımlar içermesi gerek. Avrupa uzun zamandır bolca büyüme lafı edip pek az şey yaptı. Şimdi çok geç olmadan eyleme geçme zamanı" yorumunu yapıyor Financial Times.

Facebook'un fotoğraf atılımı

Facebook'un fotoğraf paylaşım sitesi Instagram'ı 1 milyar dolara satın alması her gazetede ayrıntılı şekilde işlenmiş.

Son 4 ayda kullanıcı sayısı ikiye katlanıp 27 milyonu bulan ve indirilen en popüler uygulamalardan biri olan yazılım, fotoğraflara çeşitli filtre ve efektler uygulanmasını ve bunların sosyal ağlara kolayca yollanmasını sağlıyor.

Independent, "şirketin kurucuları 551 günde servete kondu" derken; milyarlık şirketin 13 çalışanı olduğuna, bu karşılık her gün ağa 5 milyon yeni fotoğraf yüklendiğine dikkat çekiyor.

Guardian ise Google'ın YouTube'u almasından bu yana sektörde kaydedilen en yüksek fiyat etiketine sahip olan şirketin, aslında kâr etmemiş olduğuna dikkat çekiyor.

Gazetelere göre Facebook'un bu iddialı satın alma hamlesi, şirketin halka arzı beklenirken, önemli bir adım. Times ise bu pahalı birleşmenin teknoloji sektöründe yeni bir balon oluştuğu kaygılarını körüklediğini kaydediyor.