10 bin akademisyen açığı var

Abone ol

Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu, üniversitelerin en önemli görevleri arasında, akademik personel yetiştirmenin yer aldığını belirtti.

Türkiye'de 10 bin akademisyen açığının bulunduğu, bu açığın kapatılmasının, üniversitelerin, başarılı öğrencileri bünyesine çekecek düzeyde cazibeli hale getirilmesine bağlı olduğu bildirildi. Üniversitelerin, özellikle ekonomik yönden, mezun olan başarılı öğrenciler için hiç de cazip olmadığını ifade eden Prof. Dr. Kutlu, bu nedenle Türk üniversitelerinden ciddi boyutlarda kaçış olduğunu savundu. Bu durumun Türk üniversitelerinin geleceği açısından çok sakıncalı sonuçlar doğurabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Kutlu, şunları söyledi: ''Türkiye'de 10 bin akademisyen açığı bulunuyor. Üniversiteler açısından her şeyden önce bu sorunun ön planda tutulması gerekir. Öğrenciler, mezun olduktan sonra üniversitede kaldıklarında, hayatlarını garanti altına alabilecek olanakları bulamıyor. Başarılı öğrencilerimizi, sadece kriz döneminde piyasada iş olanağı bulunmaması nedeniyle üniversitemize kazandırabildik. Piyasaların rahatlaması ve iş olanaklarının genişlemesiyle her an ayrılabilirler.'' ''YETERLİ OLANAK SUNULURSA SIRAYA GİRERLER'' Prof. Dr. Kutlu, öğrencilerin henüz üniversite yıllarındayken akademisyen olmayı planlamaları gerektiğini belirterek, ülkedeki akademisyen açığının kapatılması için üniversitelerin daha cazip hale getirilmesi gerektiğini anlattı. Bugün akademisyenlerin geçim sıkıntısıyla mücadele ettiğini ifade eden Prof. Dr. Kutlu, ''Bir akademisyenin kendini geliştirebilmesi ve ülkeye yararlı olabilmesi için gerekli olan yayınları bile takip edecek maddi gücü bulunmuyor. Böyle bir durumda onlardan verim beklemek yanlış olur'' dedi. Başarılı üniversite öğrencilerini üniversitelere çekmek için öncelikle akademisyenlere sağlanan olanakların iyileştirilmesi gerektiğini bildiren Prof. Dr. Kutlu, şunları söyledi: ''Olanaklar sunulursa, başarılı öğrenciler akademisyen olmak için sıraya girerler. Bunun için de ilk olarak akademisyenlerin ekonomik anlamda rahat olmaları sağlanmalıdır. Böylece aralarından en iyi kariyeri yapacak olanlar seçilerek, ülke yararına değerlendirilebilir. Bunun sağlanmaması durumunda ise gelişigüzel kadrolarla eğitim vermek zorunda kalırız. Türk üniversitelerinin sağlıklı gelişimi için bunun şart olduğunu düşünüyorum.''

Günün Önemli Haberleri