10 Aralık 2012 Basın Özeti
Abone olİngiltere gazetelerinde öne çıkan konular arasında: ABD ve İngiltere'den bankacılık düzenlemesinde ortak adım, AB'ye verilen Nobel ödülü, Mısır'da derinleşen gerginlik, Türkiye ve Kuzey Irak arasında ekonomik işbirliği..
ABD ve İngiltere'den bankacılık krizine karşı ortak adım
Financial Times gazetesi baş sayfasında Amerika
Birleşik Devletleri ve İngiltere'nin bankacılık krizine karşı
atacağı ortak adımlara yer veriyor.
İngiltere Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Paul Tucker ve ABD Federal Mevduat Güvencesi Kurumu Başkanı Martin Gruenberg'in gazetede yer verilen yazılarında iflas eden bankaların kurtarılmalarının hükümetleri ve vatandaşları zor duruma soktuğu ve buna karşı küresel düzeyde önlem alınması gerektiği vurgulanıyor.
Habere göre, iki ülkenin üzerinde çalıştığı strateji, bankaların iflas etmeleri durumunda, sorumluluğu hükümetlerin değil, hissedarların ve bankalara kredi sağlayanların almasını sağlamayı amaçlıyor.
Stratejide, kriz durumunda hissedarların zararı karşılaması ve karşılayamazlarsa iflas edebilecekleri ve tahvil değerlerinin de düşebileceğinin göz önünde bulundurulması gerektiği vurgulanıyor.
Bunun büyük finans kurumlarına karşı alınan ilk somut önlem
olduğunun belirtildiği yazıda, ABD ve İngiltere'nin 12 büyük
bankası için yapılan bu planın diğer ülkelerdeki bankalara da örnek
olacağı vurgulanıyor.
Türkiye ve Kuzey Irak arasında enerji işbirliği
Financial Times gazetesinin Kuzey Irak’ta petrol ve gaz üretimine ayırdığı ekte, ekonomi ve enerji çıkarlarının Türkiye ve Irak arasındaki sınır gerginliğini hafiflettiği yazıyor.
Yazıda, Türkiye’nin Irak’taki Kürt yönetimin kendi sınırları içindeki Kürtler arasında ayrılıkçı eğilimler doğuracağı endişesinin yerini ekonomik ve enerji alanlarında işbirliğinin aldığı belirtiliyor.
Dört yıl önce Türkiye’nin Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyon yaptığını hatırlatıldığı yazıda, Ankara’nın Erbil’i daha önce Kürt sorununun bir parçası olarak gördüğünü ancak şimdi çözümün bir parçası olarak gördüğü aktarılıyor.
‘Mısır’da sorumluluk Mursi’de’
Guardian gazetesinin dünya haberleri sayfasında Mısır'da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin kendisine geniş yetkiler veren kararnameyi iptal etmesinin ülkede muhalefetin tepkilerini durduramadığını yazıyor.
Anayasa için referanduma gidilmesi kararının ülkede büyük tepkiye neden olduğunun aktarıldığı yazıda Mursi'nin parlamentonun yokluğunda yasama yetkilerini kullanarak bazı ürünlere vergi artırımı kararı aldığı belirtiliyor.
Gazetede yazar Ahdaf Soueif'in kaleme aldığı yazıda Mursi'nin devrimin ekmek, özgürlük ve toplumsal adalet taleplerine ihanet ettiği vurgulanıyor.
Yazar, Mursi’nin eski rejim ve orduyu uzak tutmak isteyen insanlardan oy aldığını ancak şimdi onlara ihanet ettiğini söylüyor.
Amerika, Müslüman Kardeşler, diğer İslamcı gruplar ve derin devleti aynı anda memnun etmeye çalışan Mursi’nin, ülkedeki radikal İslamcılara karşı dikkatli olması gerektiğini belirten yazar şöyle diyor:
Yazıda şöyle deniyor: Selefi el Nur partisi Mursi’nin tehlikeye düşmesi ya da suikaste uğraması durumunda Mısır’da İslam devrimi yapılacak dedi. Mısır’da tehlike ve kriz ortamı yaratılmaya çalışılıyor. Ancak Mısır’da soğukkanlı cinayetler işleyenler hiçbir zaman solcular ya da liberaller olmadı. Ben Mursi olsaydım, arkamı kollardım”.
AB Nobel ödülünü yarın alıyor
Daily Telegraph gazetesinde Avrupa Birliği’ne verilen Nobel ödülü ile ilgili bir yazı göze çarpıyor.
AB’nin bugün alacağı madalyanın 82 milyon sterline inşa edilen ve 2014 yılında açılacak Avrupa Tarihi Müzesi’nin en önemli parçası olacağı aktarılıyor.
Yazıda euro bölgesindeki krizin toplumsal çatışma ve işsizliğe neden olduğu bir dönemde barış ödülünün AB’ye verilmesinin eleştirildiği beliritiliyor.
Ödül töreni öncesinde Oslo’da yüksek güvenlik önlemlerinin alındığının belirtildiği yazıda yapılan masrafın 15 milyon sterline ulaşacağı vurgulanıyor.
Gazete ayrıca başyazısında Nobel ödüllü Desmond Tutu’nun AB’nin barışın öncüsü olmadığı ve böyle bir ödülün AB’ye verilmemesi gerektiği sözlerine yer veriliyor.
İtalya’da Berlusconi’nin dönüşü endişesi
The Times gazetesi başyazısında İtalya’da eski Başbakan Silvio Berlusconi’nin yeniden aday olacağını açıklaması ile artan endişelere yer veriyor.
Yazıda “İtalya’nın ihtiyacı olan en son şey Berlusconi’nin geri dönüşü” deniyor.
Euro bölgesinde en fazla borcu olan İtalya’nın büyüme rakamlarının da çok kötü olduğunu aktaran yazı, Berlusconi’nin sadece ekonomik ve siyasi alandaki başarısızlıklarla değil, birçok skandalla da gündeme geldiğini hatırlatıyor.
Yazıda kamuoyu yoklamalarına göre Berlusconi’nin merkez sol Demokratik Parti’nin yüzde 20 farkla gerisinde olmasına rağmen, Berlusconi’nin seçim sonuçları üzerinde yine de büyük etkisi olabileceği belirtiliyor.
Gazete, İtalya halkının Berlusconi’yi yeniden iktidara getirmesinin sadece İtalya değil tüm Avrupa için bir felakat olacağını vurguluyor.
'Esad'ın yeni stratejisi'
Independent gazetesinde Patrick Cockburn imzalı yazıda Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın stratejisini değiştirmesi sonucu isyancıların Şam’a giremediği belirtiliyor.
Cockburn, “devlet güçleri bazı yerlerde geri çekilmiş olabilir ancak öyle görünüyor ki taktikleri ellerinde tutabilecekleri yerleri güçlendirmek” diyor.
Rejimin strateji değiştirdiğini, ve askerlerini zayıf olduğu yerlerden Şam gibi güçlü olduğu ve stratejik önemdeki yerlere kaydırdığını belirten yazar, bu gidişle çatışmanın beklenenden uzun süreceğini söylüyor.
Yazıda, bunun isyancıların güçlendiği yönünde yanlış bir algı oluşturduğunu aslında iki tarafın güçlerinin birbirine yakın olduğu belirtiliyor.
İngiltere’de kiliselerde eşcinsel evlilik töreni tartışması
Independent gazetesi, İngiltere’de muhafazakar parti içinde eşcinsel çiftlere kilise gibi dini kurumlarda evlilik töreni yasağının kaldırılması tartışmasına yer veriyor.
Haberde bazı milletvekillerinin Başbakan David Cameron’ı böyle bir adım attığı takdirde partinin ikiye bölüneceği yönünde uyardığı belirtiliyor.
Hükümet Mart ayında eşcinsel evliliği konusunda bir rapor hazırlanmasını istemişti.
Gazete planların bu hafta netleşeceğini ancak bunun parti içinde derin ayrılıklara neden olduğunu yazıyor.