10 Aralık 2010 Basın Özeti
Abone olNijerya, Pfizer'a açtığı davayı neden geri çekti?, İsrail'den Türkiye'ye tazminat önerisi ve Nobel Barış Ödülü gerginliği...
Guardian'a göre, Wikileaks'in sızdırdığı, Amerikan Dışişleri
Bakanlığı'na ait gizli bir yazışma, dünyanın en büyük ilaç şirketi
Pfizer'ın, hakkındaki davayı geri çekmesi için Nijerya Başsavcısı
üzerinde baskı kurmaya çalıştığına işaret ediyor.
Gazeteye göre, 1996'da Nijerya'nın kuzeyindeki Kano eyaletinde
10 binden fazla çocuğun öldüğü menenjit salgını sırasında Pfizer
uzmanları bir kasaba hastanesinde 200 çocuk üzerinde ilaç
denedi.
Çocukların yarısına o dönem Amerika'da kullanılan en iyi menenjit
ilacı olarak kabul edilen "Ceftriaxone", yarısına da 'Trovan" adlı
yeni bir ilaç verildi. Trovan verilen çocuklardan beşi, Ceftriaxone
verilen çocuklardan da altısı öldü. Gazeteye göre salgında ölüm
oranının yüzde 20'ye kadar çıktığı dikkate alınınca bu, şirket için
iyi bir sonuçtu.
Ancak, sonradan, Pfizer'in ailelerden kurallara uygun olarak izin
almadığı ve denemeyle ilgili belgelere ilişkin soru işaretleri
olduğu iddiaları ortaya atıldı. Hem Kano eyaleti hem de federal
hükümet şirkete dava açtı. Çocukların ilaçtan değil, menenjitten
öldüğünde ısrar eden Pfizer, geçen Nisan'da Kano eyaletiyle dostane
çözüme vardı. 75 milyon dolar karşılığında dava geri çekildi.
'Nijerya'ya davayı neden geri çekti?'
Ancak Guardian'a göre, federal davada para ödemek istemeyen
şirket, davayı geri çekmesini sağlamak için, Başsavcı aleyhinde
bilgi toplayacak kişiler tuttu. Bu kişilerin sağladığı,
Başsavcı'nın yolsuzluk yaptığına dair bilgiler yerel basına
sızdırıldı.
Ekim 2009'da altı milyar dolarlık dava geri çekildi. Gazete,
başsavcının baskıya boyun eğdiğine dair bir işaret olmadığını ancak
Nijerya ile Pfizer arasında gizlilik anlaşması imzalandığı için
davanın geri çekilme nedeninin bilinmediğini aktarıyor.
'ABD'ye bakış değişti'
Guardian, Wikileaks belgelerinin sızdırılışının
12'inci gününde dünyanın artık Amerika'ya başka bir gözle bakmaya
başladığını belirtiyor. Orta Doğu'dan Asya'ya, Latin Amerika'dan,
Avrupa'ya Wikileaks belgelerine gösterilen tepkileri derleyen
gazete, yazışmalarda, güvenilirliği sorgulanan ve gizli bir İslamcı
olarak nitelenen Başbakan Erdoğan'ın bu belgelere öfkelendiğini
yazıyor.
Gelecek yılki seçimlerde muhalefetin bunu kullanabileceğini
belirten gazete, Erdoğan'ın "Devlet sırlarının ifşası mı var, yoksa
farklı bir hedef mi? Örtülü bir kara propaganda mı yürütülüyor?
Yoksa, belli ülkeler arasındaki ilişkiler etkilenmeye, maniple
edilmeye mi çalışılıyor?" dediğini hatırlatıyor.
İsrail'in tazminat önerisi
Daily Telegraph, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren
Mavi Marmara gemisinde ölenlerin ailelerine hafta sonunda
Cenevre'de yapılan görüşmelerde 100'er bin dolar tazminat
önerildiğini belirtiyor. Gazeteye göre bir İsrailli yetkili,
"Tazminat önerdik ve Türklerden, hukuki kaygılarımız karşısında
yapılması gerekenleri yapmasını istedik. Aynı zamanda
büyükelçilerini geri göndermelerini bizim de Ankara'ya yeni bir
büyükelçi atamamıza izin vermelerini istedik. Ama hala büyük
engeller var" dediğini aktarıyor.
Financial Times, Eski Fransız Dışiişleri Bakanı
Hubert Vedrine ile eski Avrupa Komisyonu dışilişkiler
sorumlularından Chris Patten'in öncülüğünde bir grup Avrupalı eski
siyasetçinin önümüzdeki hafta Konsey toplantısı için Brüksel
zirvesinde bir araya gelecek Avrupalı liderlere İsrail'e baskı
yapma çağrısında bulunduğunu aktarıyor. Gazeteye göre, yedi eski
başbakan, üç eski cumhurbaşkanı ve yedi eski dışişleri bakanı,
Konsey'den Nisan 2011'e kadar çözüm yolunda ilerleme sağlanamaması
halinde meseleyi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne havale
etmesini istiyor.
Prensin aracına saldırı
Guardian'ın manşetinde günlerdir ilk kez, Wikileaks belgelerinin
yer almadığı dikkat çekiyor. Gazete dün Londra'da öğrenci
harçlarına getirilecek artışı protesto için yapılan gösteriler
sırasında veliaht Prens Charles ve eşinin aracına da saldırıldığı
haberini manşetine taşımış.
Independent da muhafazakarlarla Liberal Demokratlar'ın oluşturduğu
koalisyon hükümetinin öğrenci harçlarının üç katına kadar
çıkarılmasını öngören yasa tasarısıyla ilgili Avam Kamarası'nda
yapılan oylamadan zaferle çıktığını aktarıyor. Gazete, buna karşın
iktidara gelmeden önce harçların artırılmasına karşı olduklarını
söyleyen Liberal Demokratlar içinde ciddi bir bölünme yaşandığına,
partinin milletvekillerinin neredeyse yarısının tasarı aleyhinde oy
kullandığı ya da çekimser kaldığına dikkat çekiyor.
'Nobel gerginliği'
Financial Times'a göre merkezi Oslo'da bulunan Nobel Vakfı'nın bu
yıl barış ödülünü hapisteki Çinli muhalif Liu Şiaobo'ya vermesinin
Çin'le Norveç arasındaki gerginliği tırmandırmasına rağmen, iki
ülkenin ekonomik ilişkileri krizden etkilenmedi.
Gazeteye göre, bunun nedeni, Çin'in Norveç'le ticari ilişkilerinde
pragmatik bir yaklaşım sergilemesi. İki ülke arasındaki ticaret
hacmi altı milyar doların biraz altında. Dünyanın beşinci büyük
petrol ihracatçısı olan Norveç'in enerji sektöründe Çin'le
yıllardır devam stratejik bir ilişkisi var. Norveç devletinin
Çin'de yarım trilyon dolarlık yatırımı bulunuyor.
Ancak gazeteye göre, "The New China" (Yeni Çin) kitabının Norveçli
yazarı Henning Kristoffersen, ekonomik ilişkilerin bozulmamasını
karşılıklı çıkarlara bağlıyor ama Pekin'in bir şekilde kendilerini
cezalandıracak bir alan bulabileceğini söylüyor. Yazar, 'Bizim
Çin'e ihtiyacımız, Çin'in bize olan ihtiyacından daha fazla. Krizin
etkileri sandığımızdan daha ağır olacak" diyor.
'BBC'de özelleştime planları'
Daily Telegraph BBC'nin televizyon programları, kitap ve dvd pazarlayan ticari kolu BBC Worldwide'ın kısmen özelliştirilebileceğini belirtiyor. Gazete, 3-4 milyar dolar piyasa değeri olduğu tahmin edilen şirketin yüzde 50'sinin özelleştirilerek kuruma kaynak yaratabileceğini kaydediyor. Hükümetin bütçe açığını kapamak için uygulama kararı aldığı kemer sıkma önlemlerinde BBC'nin bütçesinin de kesintiye gidileceği açıklanmıştı.