1 milyar liraya terlik
Abone olTerlikler evden sokağa çıktı. Özel yerlerde giyilen terliklerin fiyatı da markasına göre 1 milyar liraya kadar çıkıyor.
Terlik deyince, çok zaman 10 - 15 milyon liralık, hadi iyisi,
markası diyelim 20 - 25 milyon liralık bir şey diye biliyoruz ama
hiç öyle değil. 700 dolara bile terlik var. Türk lirasıyla yaklaşık
1 milyar lira! Tabii bunlar yabancı markalar. Prada, Gucci gibi
ünlü markaların terliklerinde fiyatlar 200 ile 700 dolar arasında
değişiyor. Fiyatlara bakıp, 'bu fiyata kim terlik alır?' diye
düşünmeyin. Belki 'kapış kapış' gitmiyor ama ciddi bir piyasası
var. Bu piyasayı ortaya çıkaran da son trendler. Daha çok yazın
giyilen terlikler artık kış mevsiminde de giyiliyor. Daha çok
günlük kıyafetlerle giyildiğini bildiğimiz terlikler çok özel
toplantılarda, davetlerde, balolarda bile çok şık kıyafetlerle
birlikte giyilebiliyor. İşin bir başka cephesini ise yerli terlik
üretiminden izlemek mümkün. Tam anlamıyla kıran kırana bir rekabet
var. Geçen yıl reklamlardan hatırlanacaktır. Bir Seda Sayan
çıkıyor, bir Sibel Can çıkıyor, reklamını yaptıkları markaların
terliklerini övüyordu. Şirketler ciro patlaması yaşıyodu. Bu yıl
ikinci bir rekabet dönemi Twigy'nin reklama girmesiyle başladı.
Piyasada kartlar yeniden dağıtılıyor. Türkiye'de terlik pazarı son
beş yıldır ciddi bir büyüme gösterdi. Reklamlara milyon dolarlık
bütçeler ayrılıyor. Bu arada terlikler de evden sokaklar taşındı.
Artık davetlerde bile tercih edilir oldu, imaj değiştirdi. Çok
renkli, çok farklı 'pofuduk' ev terlikleri üretildi. Yerli
terliklerin fiyatları da artık öyle bilinen rakamlarda değil. Bazı
markalarda 60 - 70 milyon liraya kadar çıkıyor. İç pazardaki büyüme
hızlı ancak tüketim düzeyi henüz gelişmiş pazarlarla
kıyasalanabilecek düzeyde değil. Avrupa'da kişi başına yıllık 4 - 5
terlik düşüyor. Suudi Arabistan'da bu rakam, iklim koşulları ve
alışkanlıklar nedeniyle yılda 10 - 12 çifte kadar çıkıyor. Ancak
Türkiye'de 2 çifte bile ulaşmıyor. Terlik üreticileri 80 milyon
çifti markalı yılda 150 milyon çift terlik üretiyorlar. Bu üretimin
50 milyon çifti ihraç ediliyor. 100 milyon çifti de iç piyasada
satılıyor. Kayıtdışı üretim ile birlikte terlik pazarının büyüklüğü
400 milyon dolar. Türkiye dünyada ikinci büyük ayakkabı ve terlik
üretimi makine parkına sahip ülke, ayrıca dünyada altıncı büyük
üretici. Ancak yetkililer kapasitede dünya ikincisi olan
Türkiye'nin kapasitesinin ancak yüzde 40'ını kullandığını çünkü
ihracat hacminin düşük olduğunu söylüyorlar. 1985 yılından beri
terlik ihracatı yapan firmalar, üretimlerinin yarısını yurtdışına
gönderiyor. Türk firmaların ürettiği terlikler Orta Doğu'dan
Portekiz'e, Güney Afrika'dan ABD'ye ve hatta terlik sektöründe
dünyanın en iyisi olarak bilinen İtalya'ya bile satılıyor. Bazı
firmaların ürünleri 'bavul ticareti' ile Avustralya'ya kadar
ulaşırken bazıları da Rusya pazarında önemli paya sahipler.
Firmalar talepleri daha iyi değerlendirebilmek için yurtdışında
temsilcilikler açıyorlar. İtalya ve Çin terlik ihracatında en
önemli iki ülke. İtalya'nın 2 milyar dolarlık ihracatı var. Çin,
yabancı pazarlarda Türk firmalarının en büyük rakibi. 10 milyar
dolar civarında ihracatı var. Ancak Türk firmaları iki seçenek ile
karşı karşıyalar: Çin'le rekabet edecek maliyetlere mi, yoksa
İtalya ile rekabet edecek kaliteye mi ulaşılması doğru. Her firma
bu iki seçeneğe göre yolunu belirlemeye çalışıyor. Sektörün en
büyük problemi 'merdivenaltı' denilen kayıtdışı üretim.
Türkiye'deki terlik üretiminin yüzde 40'ının kayıtdışı
gerçekleştiği belirtiliyor. Bu firmalar vergi vermedikleri, sigorta
ödemedikleri için ucuz maliyetlerle piyasaya çıkıyorlar. Halkın
alım gücünün düşüklüğü bu pazarı ayakta tutuyor. Ayrıca
eğitimsizlik ve firmaların kurumsallaşamaması da diğer sorunlar. Bu
konuda oldukça duyarlı olan sektör firmaları İstanbul'da 2002
yılında açılan Ayakkabı Koleji'nin finansmanını kendileri
sağlamışlar.