1 Mayıs: Yollar kapalı, sendikalar karanfille çağrı yapıyor
Abone olHükümet 1 Mayıs'ta 'Taksim'de sembolik karanfil bırakılsın' derken kitlesel gösteriler için diğer meydanları adres gösterdi. Sendikalar ise Taksim'İn gösterilere kapatılmasını 'Hak ihlali' olarak görüyor.
1 Mayıs yaklaşırken hem hükümetin hem de sendikaların gündeminde yine Taksim Meydanı var.
1 Mayıs kutlamaları için hükümetin Taksim’e izin vermemesi nedeniyle meydan civarına barikatlar yerleştirildi.
Çağlayan, Beşiktaş, Taksim, Şişli civarında pek çok caddenin geçişe kapatılacağı İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından duyuruldu.
Sendikalar ise tarihe "Kanlı 1 Mayıs" olarak geçen, 1977 yılındaki kutlamalarda en az 34 kişinin hayatını kaybettiği Taksim’de kutlama yapmak istiyor.
İstanbul Valiliği ise kutlamalar için kentin çeşitli noktalarında sekiz alan tahsis edildiğini açıklayarak, Taksim’e izin vermedi.
Valilik açıklamasında, “Taksim Bölgesinde yapılacak bir toplantı ve gösterinin kontrol edilememesi halinde, katılımcıların ve bu alanda bulunan diğer insanların tahliyesinde ciddi zorluklar yaşanacağından, can ve mal güvenliği tehlikeye gireceğinden, kamu düzeni ciddi olarak bozulacağından” burada kutlamalara izin verilmeyeceği açıklandı.
Açıklamada gösteriler için şu adresler gösteriliyor:
"Bakırköy Cumhuriyet Meydanı, Vatan Partisi İstanbul İl Başkanlığına; Kadıköy Yeni Salı Pazarı alanı ise Sivil Memurlar Sendikası İstanbul Şubesine tahsis edilmiştir [...] Katılımcıların geliş ve gidişlerinde İstanbul trafiğini olumsuz yönde etkilememesinden dolayı, Fatih Yenikapı Sahil Alanı 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları için tahsis edilmiştir."
'Türkiye’nin her meydanı açıktır'
Başbakan Ahmet Davutoğlu ise bugün yaptığı açıklamada “"Taksim'de anmak için gidecek sembolik nitelikteki gruplar karanfillerini koysunlar. Sonra yasal olarak gösterilen meydanlarda özgürce 1 Mayıs emek ve dayanışma gününü kutlasınlar. Türkiye'nin her meydanı açıktır” dedi.
Davutoğlu’nun bu açıklamasının ardından 1 Mayıs komitesi bir Başbakan’ın sözlerine atıfta bulunarak, “Tüm İstanbulluları da bu çağrı doğrultusunda, ellerinde karanfillerle evlerinden Taksim’e doğru yola çıkmaya çağırıyoruz. İstanbul Valiliği’ni de ellerinde karanfillerle gelen yurttaşları engellemeye yönelik önlemleri kaldırmaya çağırıyoruz” dedi.
KESK Genel Başkanı Lami Özgen, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Valilik, başbakanlık, tüm yetkililer suç işlemeye; sözüm ona suç işlemeyi önleme adına suç işlemeye devam ediyor” diyor.
İşçilerin 1 Mayıs’ta Taksim’de kutlama yapma hakkını kullanmak istediğini söyleyen Özgen, “Başbakan ısrarla, ‘siz tek kişi, şahıs olarak bin anma yapabilirsiniz. Toplu veya kitlesel bir anma yapamazsınız’ diyor. Bu temel hak ve özgürlükleri yok sayan, askıya alan bir yaklaşım. 1 Mayıs temel hak ve özgürlüklerin kitlesel olarak kullanacağı ve ifade edileceği bir gündür. Başbakan bunun emek ve sınıfsal boyutunu bilinçli olarak gözardı ediyor” dedi.
KESK: hükümetin ısrarını anlamıyoruz
Bazı siyasi partiler ve sendikalar ise Taksim’de kutlamanın “gereksiz bir ısrar olduğu görüşünde. 1 Mayıs’ı Konya’da Kent meydanında kutlayacak olan Hak-iş, işçi bayramı için yaptığı çağrıda Taksim tartışmalarına da yer vermişti.
Hak-iş’in kutlamalarına katılan Memur-sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Taksim ısrarı bu yıl da devam ettiriliyor. Yeni bir kavga ve kargaşa zemini üretilmeye, bu dayatmayla 'Gezi provası' gibi bir atmosfer oluşturulmaya çalışılıyor. Bundan son derece rahatsızız” demişti.
Lami Özgen ise “ısrarı” şöyle açıklıyor: “Katliamın failleri halen yakalanmamış, failleri yargı önüne çıkarılmamış, hesap sorulmamıştır. Hükümet de bilinçli olarak katliam ve onun mekan ilişkisi göz ardı etmek suretiyle bize unutturulmak isteniyor. Biz hükümetin üç yıl 1 Mayıs’ı milyonlarla kutlamamıza rağmen, yasak getirme ısrarını anlamış değiliz” diyor.
AKP hükümeti 1 Mayıs’ı 2010 yılında resmi bayram olarak kabul etmiş ve 32 yıl aradan sonra ilk kez 1 Mayıs yeniden Taksim’de polis müdahalesi olmadan kitlesel bir şekilde kutlanmıştı. Bu kutlamaya resmi açıklamaya göre 140 bin kişi katılmıştı.
AİHM'de 1 Mayıs
DİSK, KESK, TMOBB ve bazı siyasi partilerin aralarında olduğu örgütler ise 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak için çağrı yapmış ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2012 yılındaki kararına atıfta bulunmuştu.
DİSK ile KESK’in ‘toplanma ve örgütlenme özgürlüğü’nü düzenleyen 11. madde ihlali gerekçesiyle yaptığı başvuru sonucunda AİHM başvuruyu haklı bulmuştu.
AİHM "toplantı ve gösteri yapma hakkının, toplantı ve gösterinin yapılacağı yeri seçebilmeyi de kapsadığını" vurgulayarak Taksim'in 1 Mayıs kutlamalarına kapatılmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ihlali olduğuna hükmetmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da iki gün önce yaptığı açıklamada, “1 "İstanbul’da 8 alan gösterilere açıktır. Taksim yasaktır. İlla Taksim dersen bu aracın tekerine çomak sokmaktır” demişti.
2010 yılında başlayan kitlesel kutlamalar Taksim’de 2013 yılına kadar devam etti.
2013 yılında ise Taksim’deki yayalaştırma projesinin inşaatı nedeniyle 1 Mayıs’ın burada kutlanmasına izin verilmemişti.
Geçen yıl da, İstanbul Valiliği, “Yasadışı terör örgütleri ve uzantılarının güvenlik görevlilerine karşı şiddete başvuracaklarına dair bilgiler mevcut" dedi ve Taksim taleplerine izin verilmeyeceğini belirtti.