Roma'dan sonra dünya üzerindeki en büyük güç ABD miyadını doldurdu mu?
Abone olDünyanın iki büyük stratejisti Zbigniew Brzezinski ve Brent Scowcroft Ortadoğu’da artık en önemli ülkenin Türkiye olduğunun altını çiziyorlar.
Dünyanın en önemli stratejistlerinden biri olarak kabul edilen Zbigniew Brzezinski ile eski ABD Başkanları George H.W Bush ve Gerald Ford’un ulusal güvenlik danışmanı, Richard Nixon’ın askeri danışmanı olarak görev yapan Brent Scowcroft Amerika ve Dünya kitabında önemli meseleleri masaya yatırıyorlar.
Türk kamuoyunun 2009 Davos toplantısında Gazze oturumunun moderatörü ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la girdiği polemikle tanıdığı dünyanın en saygın gazetelerinden Washington Post’ın dış politika yazarı olan David Ignatius’un moderatörlüğünde gerçekleştirilen kitap yurt dışında dış politika alanında yazılmış en iyi kitaplardan biri olarak kabul ediliyor.
Brzezinski ve Scowcroft ’da çeşitli sorunlar üzerine kafa yoruyorlar. Bu sorunlar şöyle sıralanabilir:
- Roma İmparatorluğu’ndan sonra dünya üzerindeki en büyük güç olan ABD miyadını doldurdu mu?
- ABD niçin NATO’nu sınırlarını Rusya’ya doğru kaydırmak zorunda?
- Filistin, İsrail ve İran meseleleri nasıl halledilmeli?
- Irak’ta acil olarak yapılması gereken nedir?
Her iki yazarın özellikle de Brzezinski’nin Türkiye ve İran ile ilgili söylediği sözler çok tartışılacağa benziyor. Brzezinski Batılıların İran konusunda çok yanlış bilgilere sahip olduğunu şu cümlelerle anlatıyor:
“Eğer ülkelerin istatistikî bilgilerini veren el kitabına bakıp İran ile Türkiye’yi karşılaştırırsanız, eğitim seviyesinde ve kadınların eğitilmişlik düzeyinde göze çarpan bir benzerlik göreceksiniz. İran’da tamamen baskı altına alınmış kadın imajı karşımıza çıkıyor. Bu doğru değil.” …
“İran’ın şu an başkan vekili bir kadın. Eminim ki Amerikalıların en fazla yüzde biri bunu biliyordur. İranlı kadınlar avukatlık, doktorluk ve milletvekilliği yapıyorlar. Tam anlamıyla demokratik olmasa da, İran’ın siyasi sistemi mesela Rusya’nınkinden daha demokratik.”
“İranlıların beklentileri giderek Türkiye ve Avrupa gözlemlerine daha fazla dayandırılıyor. Ve önemli sayıda İranlı turist olarak Türkiye’ye ve bazen de Türkiye’nin ötesine seyahat ediyor. Bu yüzden, akıllı davranırsak, giderek Türkiye’ye benzeyebilecek bir ülke ile uğraşıyoruz. Bu, bölgedeki istikrarın sağlamlaşmasına bir katkı olacaktır.”
Brzezinski Türkiye’nin hem Avrupa hem de ABD için ne kadar önemli bir ülke olduğunu da şu cümlelerle vurguluyor.
“Tarihi ve kültürel anlamda tanımlanmış bir Avrupa’nın oluşumunun halen bitmemiş bir süreç olması açısından Avrupa daha genişlemelidir. Amerikan bakış açısıyla Türkiye’nin böyle bir Avrupa’nın içinde yer alması istenilir bir durumdur, çünkü dışarıda kalmış bir Türkiye’nin Ortadoğu ülkesi olması ve dolayısıyla Ortadoğu’yu Avrupa’ya getirmesi muhtemeldir.”
Brent Scowcroft da Avrupa’nın Türkiye’ye niçin ihtiyacı olduğunu şöyle anlatıyor: “Avrupa’yı genişletmeyi çok fazla isteyen var. Türkiye klasik bir örnek, çünkü Türkiye coğrafi olarak Avrupa ve Asya’ya uzanıyor. Ne kadar genişlerseniz, daha az bağlı bir yapının ortaya çıkma ihtimali yükselir. Bununla birlikte bence Türkiye’nin AB’ye katılması son derece önemlidir.”
Herkesin okuması gereken bu önemli kitap aklınızı kurcalayan birçok sorunun cevabını veriyor.