Altuğ, "Pınar Altuğ iyi oynadığı için geldi. Bu sözleri Tamer'e yakıştıramadım’’ diye konuştu.
Abone olÇocuklar Duymasın'daki rol arkadaşı Tamer Karadağlı'nın ‘‘Halk onu Meltem rolüyle ödüllendirdi. Nankörlük etmesin’’ şeklindeki eleştirisine Pınar Altuğ'dan cevap geldi. Altuğ, ‘‘Tabii ki Altın Kelebek'te en iyi kadın oyuncu ödülü ‘Meltem' karakteriyle bana geldi. Ancak Meltem karakteri iyi olduğu için değil, Pınar Altuğ iyi oynadığı için geldi. Bu sözleri Tamer'e yakıştıramadım’’ diye konuştu. GİTMEK İSTEDİM BİROL ENGELLEDİ Çocuklar Duymasın'ı Birol Güven yazıyor ve her şey onun hayalleri gibi olmalı istiyor. Ancak o hayaller bana uymuyorsa, iş arkadaşlığımız bitebilir. Birol'un hayali de şuydu, ona göre özel hayat hep gizli kalmalı, bizler canlandırdığımız karakteri olduğu gibi yaşamalıydık. Böyle bir şeyin olması mümkün değil. Canlandırdığımız karakteri birebir nasıl yaşarız ki? O zaman gerçek hayat olur, o zaman Furkan'ın benim çocuğum gerekir ya da benim gerçek hayatta çocuklarımın olması gerekir... Aslında Birol, dizide kalmamı isteyen ilk kişilerden biriydi. Ben gitmek istediğimi söylediğim zaman, önce bana müsaade etmedi. Sonra tekrar çok üzülmeye başlayınca, ‘‘Ne olur beni daha fazla engelleme, ben gideyim’’ dedim. O zaman bırakmak zorunda kaldı. Birol Güven'e iş anlamında kırgınım. Ancak dostlukla ilgili hiçbir problemim yok. Ben gördüğüm zaman selam da veririm, sohbet de ederim. Ama bir gün yeniden masaya oturup onunla ortak bir projeye imza atar mıyım, bunu düşünürüm. ARTIK BENİM DE KURALLARIM VAR Ben bir profesyonelim. Eğer Güven’in projesi beni gerçekten çok mutlu ediyorsa oturup düşünürüm. Ancak herhalde bu kez farklı kurallar koyarım. Yani benim de kurallarım olur. Bizim aramızda bir sözleşme vardı. Ancak bu sözleşme boşanma kararı açıklandıktan sonra imzalandı. Ve ben onun hatırını kırmamak için sözleşmeyi imzaladım. Sözleşmede ‘‘sansasyonlardan uzak durmak’’ diye bir madde vardı. Ben boşanacağımı açıkladığım günden itibaren zaten manşetteydim. Manşetlerde olmamak benim elimde olan bir şey değildi. Sonuçta onu kırmamak için o şartlar altında böyle bir sözleşmeye imza attım. AŞIK OLDUĞUMU NİYE SAKLAYAYIM Birol Güven'in ‘‘Bana doğruyu söyleseydi, her şey farklı olabilirdi’’ şeklinde bir açıklaması vardı. Bunu çok garip karşılıyorum. Kimse özel hayatını herkesle paylaşmak zorunda değil. Bana sadece ‘‘Hayatında biri var mı’’ diye sordu ben de ‘‘Hayır yok, ama bir gün olmayacağını garanti edemem’’ dedim. Sonrasında evet aşık oldum. Aşık olduğumu hepinize de söyledim. Ancak Birol böyle bir şeyi bir türlü kabul etmedi. Zaten karşı çıkılan konu, benim hayatımda birinin olmasıydı. O zaman ne yapacaktık biz, bu durumun üzerini mi kapatacaktık? Buna başka nasıl bir formül bulunabilir ki? Özür dilerim ama bu benim özel hayatım. Kimse benim özel hayatımın üzerini kapatamaz. Aşık olduğumu niye saklayayım, niye üzerini kapatayım, niye yalan söyleyeyim? ÇOCUKLAR DUYMASIN BENİM İÇİN BİTTİ Çok garip bir şey ama ‘‘Meltem’’i canlandıracak başka kimseyi düşünemiyorum. Meltem benim için çok değerli. İki buçuk yıl kanımı canımı vererek o karakteri öyle ya da böyle yarattım, canlandırdım. Dolayısıyla başka birini o karakterde görmek o kadar kolay değil. Öğrendiğim kadarıyla da diziye yeni Meltem gelmeyecek, onun yerine başka kadınlar girip çıkacak. Çünkü kadınsız da olmaz. Kısacası benim yerime hiç başka bir isim düşünmedim. Bir de insanları alışkanlıklarından vazgeçirmek çok zordur. İnsanlar bana alışmıştı. Hálá beni sokakta çevirip ‘‘Diziye dönme ihtimaliniz var mı’’ diyorlar. Hayır yok. Bu iş bitti. Birol Güven'le de bu konu üzerine hiç konuşmadık. Artık benim için Çocuklar Duymasın sayfası kapanmıştır. Ben bir daha o diziye dönmeyeceğim. Bu işler çocuk oyuncağı değil çünkü... HÜRRİYET