Altını ıslattığı için cinsel organını yaktı

Üvey annesi tarafından işkence gören ve yaşamını yitiren 9 yaşındaki çocuğun abisinin anlattıkları tüyler ürpertti

Üvey annesi L.K'nin, altını ıslattığı gerekçesiyle banyoya sokup, cinsel organını, vücudunun bir bölümünü ve yüzünü tutuşturduğu gazete kağıtlarıyla vurarak yaktığı, işkence sırasında yabancı cisim sokularak, bağırsak delinmesi ve bağırsakdaki dışkının karın içine yayılması nedeniyle Fatih Kocaker 40 gün süren tedaviye rağmen yaşamını yitirdi.

Konya'da işkence sonucu yaşamını yitirdiği öne sürülen 9 yaşındaki Fatih Koçaker'in ölümüyle ilgili tutuklanan üvey anne 35 yaşındaki L.K. ile tutuksuz sanık baba 42 yaşındaki S.A.K.'nin yargılanmasına başlandı. Fatih Koçaker'in ağabeyi 14 yaşındaki O.K. üvey annesinin, kardeşini yanan sobanın üzerine oturttuğunu söyledi.

Selçuklu İlçesi Zeki Altındağ İlköğretim Okulu 3'üncü sınıf öğrencisi Fatih Kocaker, üvey annesi L.K'nin, altını ıslattığı gerekçesiyle banyoya sokup, cinsel organını, vücudunun bir bölümünü ve yüzünü tutuşturduğu gazete kağıtlarıyla vurarak yaktığı iddiasıyla 6 Temmuz'da Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı. İşkence sırasında yabancı cisim sokularak, bağırsak delinmesi ve bağırsakdaki dışkının karın içine yayılması nedeniyle Fatih Kocaker 40 gün süren tedaviye rağmen yaşamını yitirdi. Fatih Koçaker'in ölümünün ardından gözaltına alınan üvey anne L.K. tutuklandı, babası S.A.K. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

7 AYLIK HAMİLE OLAN ÜVEY ANNE DURUŞMAYA KATILMADI

Konya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada, 'çocuğu işkence suretiyle öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan ve Alanya Cezaevinde tutuklu bulunan 7 aylık hamile L.K., hamileliği yolculuk riski taşıdığından duruşmaya getirilmedi. Tutuksuz yargılanan S.A.K., avukatları ve tanıklar duruşmada hazır bulundu.

'FATİH'İN EVLENDİKTEN SONRA SORUNU BAŞLADI'

Eşi L.K.,'ye yöneltilen iddiaların asılsız olduğunu öne süren S.A.K. savunmasında, 'İlk eşim Döne, vefat ettikten 3.5 yıl sonra yeniden evlendim. Evlendikten sonra da 3 oğlum bizimle kalmaya devam etti. Fatih'in daha önce sorunu yoktu. Evlendikten sonra üvey annesi L. ile arasında bir huzursuzluk vardı. Bu nedenle de yaklaşık 1 yıl köydeki halasının yanında kaldı' dedi.

Oğlunun üzerindeki kırık ve yanıklardan zaman zaman şüphe ettiğini belirten S.A.K., 'Çocuklara soruyordum. Fakat Fatih'in kendisinin yaptığını söylüyordu' dedi.

'ÜVEY ANNEM, FATİH'E SÜREKLİ CEZA VERİYORDU'

Fatih Koçaker'in ağabeyi O.K.'de verdiği ifadesinde ise 'Üvey annem, Fatih'i sürekli dövüyordu. Hatta bir defasında yanan sobaya oturttu. Neden böyle bir şey yaptığı sorduğumda bir şey söylemedi. Ancak dövmeleriyle ilgili Fatih'in kendisine babası ile ayrılmalarını istediğini söylediğini ifade ediyordu" dedi.

Kardeşinin böyle bir şey yapmadığını, ayağının anneannesinde kalırken kırıldığını anlatan O.K., üvey annesinin Fatih'i yemek vermeyip televizyon seyrettirmeyerek ve tek başına odaya kilitleyerek cezalandırdığını anlattı. O.K., şunları söyledi:

"'Akşam babam varken de iyi davranıyordu. Biz ailece yemek yerken Fatih yemek yemediği, başka odada cezalı olduğu oluyordu. Ancak annem, babama, Fatih'in yemek yemek istemediğini söylüyordu. Bir afta böyle yemek yemediği oldu. Ne zaman kızsa, altını ıslatsa bu şekilde ceza veriyordu' dedi.

Mahkeme heyeti, Fatih Koçaker'in amcası, dayısı, yengesi ve tedavi altında iken tedavisini sağlayan doktorlarında ifadesini aldı. Mahkeme heyeti diğer tanıkların dinlenmesi ve eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 11 Ocak 2012 tarihine erteledi.

VANTİLATÖRLÜ CİNAYETTE KISKANÇLIK İNDİRİMİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Kendisinden 20 yaş büyük sevgilisi Gülbeyaz Arslan'ı öldüren Ferdi Sevim, önce müebbet hapse mahkum oldu. Ancak daha sonra cinayeti "kıskançlık krizi" nedeniyle işlemesi ağır tahrik olarak değerlendirilip ceza 15 yıla indirildi

Beş kız çocuk annesi Gülbeyaz Arslan'ı (44) ölüme götüren olaylar şöyle gelişti: Arslan iki evlilik yaptı. İkinci evliliği 2002 yılında bitti ve 2009 yılında Bursa'dan İstanbul'a taşındı. Bu sırada televizyondaki arkadaşlık ilanlarından birindeki cep telefonuna mesaj gönderip 24 yaşındaki Ferdi Sevim 'le tanıştı.

Aşk yaşamaya başlayan Gülbeyaz Arslan ve Ferdi Sevim, Yenibosna 'da kiraladıkları bodrum kattaki bir daireye yerleşti. Ancak ikilinin araları birlikte yaşamaya başladıktan sonra kıskançlık krizleri nedeniyle bozuldu. 23 Ağustos 2010 'da ikili arasında yine kıskançlık nedeniyle kavga çıktı. Gülbeyaz Arslan evi terk etmek isteyince Ferdi Sevim, bıçakla boğazını keserek öldürdü. Evden çıkarken Arslan 'ın cesedini beyaz bir çarşafla örttü. Ceset kokmasın diye de vantilatörü açık bıraktı. Talihsiz kadının cesedini Bursa'dan İstanbul'a gelen kızı Aslı buldu. Polis tarafından bir parkta yakalanan zanlı tutuklandı. Bakırköy 7. Ağır Ceza'da yargılanan sanık, "Gülbeyaz'ı hem seviyor hem de ona acıyordum, benden sonra kötü yola düşmesinden korkuyordum" dedi. Mahkeme Heyeti, önce müebbet hapse çarptırdığı sanığın cezasını daha sonra cinayeti "kıskançlık krizi" nedeniyle işlemesini ağır tahrik olarak değerlendirilip ceza 15 yıla indirdi.

YEMEK HAZIRLAMADI DİYE DAYAK YEDİ

HABERİ DİĞER SYAFADA TIKLAYINIZ

[PAGE]Kütahya'da, yemek hazırlamadığı gerekçesiyle kocası tarafından darp edildiği iddia edilen kadın hastaneye kaldırıldı.İddiaya göre, Sultanbağı Mahallesi'nde yaşayan M.Y. (26), gece eve geldiği sırada eşi D.Y'yi (23) uyandırarak yemek hazırlamasını istedi. D.Y'nin uykusuz olduğunu söyleyip yemek yapmak istememesi nedeniyle aralarında tartışma çıktı. Bunun üzerine karısını darbeden M.Y, babası R.Y'nin (45) araya girmesiyle evden ayrıldı.

R.Y'nin polise haber vermesi üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri, D.Y'yi Evliya Çelebi Devlet Hastanesine kaldırdı. Kafa travması tanısıyla tedavi edildikten sonra taburcu edilen D.Y, İstiklal Polis Merkezi'ne giderek eşinden şikayetçi oldu.

Polis ekipleri M.Y'nin yakalanması için çalışma başlatırken, çiftin yaklaşık 2 yıl önce evlendiği bildirildi.

Bu arada D.Y'nin kocasından sık sık şiddet gördüğü, şu anda 5 aylık olan oğluna hamileliğinin 8'inci ayındayken geçen nisan ayında Kütahya Kalesi'nin surlarından atlayarak intihar girişiminde bulunduğu, tedavisinin ardından 10 gün Kadın Sığınma Evinde kaldıktan sonra kocasıyla barışarak evine döndüğü öğrenildi.

KATİL KOCA 1 AY SONRA YAKALANDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Konya'da, 1 ay önce evden ayrılan hemşire eşini barışma bahanesiyle çağırdığı parkta tüfekle vurarak öldüren zanlı yakalandı.

Olay, 22 Eylül günü Konya'nın merkez Selçuklu ilçesi Akıncılar Mahallesi Akıncılar Parkı'nda meydana gelmişti. Bir hastanede hemşire olarak çalışan Dürdane Duran (23), dini nikahlı eşi Yusuf G. ile şiddetli geçimsizlik nedeniyle evden ayrılmış ve 2 çocuğuyla birlikte kız kardeşinin evine yerleşmişti. Olay günü bir arkadaşı aracılığıyla eşi Dürdane Duran'ı konuşma bahanesiyle Akıncılar Parkı'na çağıran Yusuf G. yanında getirdiği tüfekle kadını vurarak öldürmüştü.

YAKALANMASI İÇİN ÖZEL EKİP KURULDU
Olay sonrası kaçan Yusuf G.'yi bulmak için Konya Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği tarafından geniş çaplı bir araştırma başlatıldı. Şahsın Konya'dan kaçtığını belirleyen ekipler, gidebileceği yerler hakkında bilgi topladı. Şahsın daha önce yaşadığı ve annesinin de evinin bulunduğu İzmir üzerinde yoğunlaşan ekipler, Yusuf G.'nin İzmir'de gidebileceği adreslere operasyon düzenledi. 1 amir ve 5 memurdan oluşan özel ekip, Yusuf G'yi kiraladığı evde yakalayarak gözaltına aldı. Konya'ya getirilen
şahıs alınan ifadesinin ardından Konya Numune Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilerek adliyeye sevk edildi.

"YAKALANMASAYDIM TÜM AİLESİNİ ÖLDÜRECEKTİM"
Yusuf G.'nin yapılan sorgusunda öldürdüğü eşi Dürdane Duran'ın, çocuklarını kendisine göstermediğini iddia ederek, "Eşim, çocuklarımı bana göstermiyordu. O gün çocuklarımı görmek için arkadaşlarını araya sokarak kendisini parka çağırdım. Çocuklarımı bana göstermemekte direnince de vurdum. Eğer yakalanmasaydım bütün ailesini öldürecektim" dediği ileri sürüldü.

ZİYARETE GİTTİĞİ EŞİNİN VE OĞLUNUN CESEDİ İLE KARŞILAŞTI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

GAziantep'ten ayrıldığı öğretmen eşi 30 yaşındaki Maksude Avcı ve 3 yaşındaki oğlu Umut Can Kabak'ı görmek için Adana'ya gelen öğretmen 32 yaşındaki Emrah Kabak, evin önünde eski eşi ve oğlunun cesetleriyle karşılaşınca şoke oldu.

Kaza dün saat 19.30 sıralarında Ziyapaşa Caddesi'nde meydana geldi. Gaziantep'te yaşayan ve kendisi gibi öğretmen olan Emrah Kabak'tan 8 ay önce boşanan Maksude Avcı, Adana'ya tayin istedi. Adana Mehmet Ali Yılmaz İlköğretim Okulu'nda göreve başlayan Avcı, Ziyapaşa Mahallesi'nde bir ev tutarak burada oğlu Umut Can Kabak ile yaşamaya başladı. Dün akşam evine gelen bir öğretmen arkadaşını yolcu eden Maksude Avcı, kucağında oğlu ile yolun karşısına geçmeye çalışırken, 27 yaşındaki K.Y. yönetimindeki otomobilin çarpması sonucu olay yerinde yaşamını yitirdi.

Bu sırada oğlu ve eski eşini ziyaret için Gaziantep'ten gelen Emrah Avcı, yoldaki kalabalığı görünce ne olduğunu merak etti. Bir anne ve oğlunun kazada öldüğünü öğrenen Kabak, olay yerine gitti. Kalabalığın arasından geçip yerde yatan cesetlerin eski eşi ve oğluna ait olduğunu fark eden Kabak, fenalık geçirdi. Sağlık ekiplerinin sakinleştirici iğne yaptığı Kabak'ı polisler teselli etti. Trafik kazasına karışan sürücü K.Y., ise polis merkezine giderek teslim oldu.

Bugün eşi ve oğlunun cenazesini götürüldükleri Adana Numune Hastanesi morgundan almaya gelen Emrah Kabak, kazanın şokunu yaşadığını söyledi. Eşi ile barışmak üzere olduklarını belirten Kabak, "Nasıl olduğunu anlamadım. Eşim 8 yıllık öğretmendi. 5 yıl önce evlenmiştik. Ziyaretlerine giderken, karşımda cenazelerini buldum. Hala inanamıyorum" dedi. Cenazeleri genç kadının babası Ahmet Avcı ile teslim alan Emrah Kabak, onları toprağa vermek üzere Adıyaman'a götürdü.