BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Alternatif konferans Manşet'e taşındı

Boğaziçi Üniversitesi'nde son dakika iptal edilen Ermeni Konferansı Manşet'te taşındı. Ümit Özdağ, Murat Belge ve İlter Türkmen yapılamayan konferansı tartıştı.

Abone ol

Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılması planlanan "Alternatef Ermeni Konferansı" CNNTÜRK'de Mehmet Ali Birand'ın sunduğu Manşet programına taşındı. Manşet programına telefonla katılan Prof. Dr. Ümit Özdağ, Prof. Dr. Murat Belge, Prof. Dr. İlter Türkmen ve Yalım Eralp, yapılamayan konferansı tekrar masaya yatırıldı. İşte Mehmet Ali Birand'ın soruları ve tarafların yanıtı:

Ümit Bey bu konferansın ertelenmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?

Prof. Dr. Ümit Özdağ: Bu konferans yapılmalıydı. Bu konferansın devlet üniversitesinde yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Konferans daha baştan bir tezi tartışma platformu olarak oluşturuldu. Bu teze inanmayanları içeri almayacağını söylüyor. Bu çerçevede bilimsel değil; ideolojik bir yaklaşım sergiliyor.

Bizim korkacak bir şeyimiz yok. Alnımız açık diyoruz. Ondan sonra birileri diyorlar ki, "Biz resmi tezin karşıt görüşlerini ortaya süreceğiz" diyorlar. Sonra onlara "Siz vatan hainisiniz" diyoruz. Bu ne kadar demokratik?

Bu samimi demokrat tavırsa, İsviçre ve Fransız büyükelçiliklerinin önüne gidip insanları eleştiren eylemler yaparsa inanırım. Bir devlet üniversitesi olamaz. Çünkü tek yönlüdür. Tamamen kapalıdır. Ben Türkiye'de iki defa Ermeni kongresi düzenlemiş birisiyim. Her iki kongrede de ben Ermenistan'dan katılımcı davet ettim. Bizim gibi düşünmeyen insanları davet ettim. Bu tebliğler yayınlandı. Bilimsel toplantı böyle olur. Bilimsel toplantıda, "TTK Başkanı konuşamaz" şekilnde toplu ibadet gibi monolog ortamında yapılamaz.

Bundan niye korktuk biz Ümit Bey?

Böyle bir toplantının Ermenistan'da yapılması mümkün mü? Birilerin çıkıp, Erivan Üniversitesi'nde böyle bir toplantı yapması mümkün mü? Paris Üniversitesi'nde mümkün mü, değil. Müsaade edin, tek yanlı psikolojik motivasyon toplantıları Türkiye'de yapılmasın.

Biz de  taşkafa Fransız ve Ermeni gibi aynı çizgide mi olalım?

Benim söylediğimi çevirmeyin. Bu ülkelerde konuşulmasının dahi yasak olduğunu söylüyorum. Bu toplantı tek taraflı toplantıdır. Kendi içerisinde bir çevrim olduğunu söylüyor. Bunun bilim olmadığı ortada. Gidin bunu herhangi bir düğün salonunda yapın. Üniversite bunun için bir zemin olarak kullanılmamalı.

Üniversite çeşitli düşüncelerin tartışıldığı yerdir ama...

Tartışıldığı derseniz doğru. Ama bu toplantı antidemokratik ve antibilimsel bir yapıda organize edildi.

İlter Bey neden çekildiniz?

Prof. Dr. İlter Türkmen: Beni çağırdıkları zaman ben panele davet edilmiştim. Panel başkanı Üstün Ergüder başkanlığındaydı. Sonra basın bildirisine baktım. Maalesef tek yönlü bir konferans olduğunu gördüm. Bu konferansın devletin tezine karşı bir platform olduğunu belli ediyordu. Şu açıkça söyleniyordu: Devletin tezinin yanında olanlar gelemez; çünkü biz onların tezini zaten biliyoruz.

Siz de Adalet Bakanı gibi 'arkadan hançerledikleri'ne mi inanıyorsunuz ?

Kesinlikle demiyorum. Ben o fikirde değilim diyorum.

Siz de başkaları da olmalıydı diyorsunuz

Peşinen konferansın sonucu belli edilmemeliydi. Jenosidin bir nevi teyidini baştan söylüyorlardı.

Ben de diyorum ki, bir soykırım sözkonusu değildir. Soykurımı ben de reddediyorum. Ama bunu inandırıcı olmak için bunları tartışalım diyorum. Arada bir bakış farkı yok; yaklaşım farkı var.

Bence hata orada. Bu tür konferanslara daima gereklidir. Bu tarihidir, bilimseldir diyorlar ama, bu gibi konuları siyasetten tamamen ayırmak imkanı yok.

Murat Belge  bu iddilara ne diyorsun?

Prof. Dr. Murat Belge: Bunu tek taraflı diye tutturdular. Ben konuşmaları dinlemedim. Üniversitede olmamalıydı demek absürd bir şey. Kahvehanede veya teknede mi olacaktı? Tek taraflı meselesine gelince. Türlü türlü toplantı şekilleri vardır. Japonya'nın sorunlarını tartışmak için oturursunuz. Dünyada Japonya'da diye bir ülke var mıdır tartışması yapmak için masaya oturumazsınız. Ermeni kırımı oldu mu, olmadı mı münanzarası yapılabilir. Resmi görüş konuşulunca konferans yapılıyor.Farklı görüş olunca vatan haini ilan ediliyor.İnsanlar farklı görüş duymak istemiyor.

Amaç neydi?

Bu Berlin Kongresi'nde başlayan bir süreçtir. Bunlar geniş bağlam içinde bakmak ve bu hayatın çeşitli alanlarına nasıl yansıyor. Bunları konuşacaktık.. Özetle Türkiye sınıfta kalmıştır

Ümit Bey, Türkiye sınıfta kaldı mı?

Prof.Dr. Ümit Özdağ: Türkiye neden sınıfta kalsın ki? Üniversite bilimsel araştırma platformudur. Bu çerçevede herhangi bir konferans salonunda yapılabilirdi bu.

Siz şekil olarak itiraz ediyorsunuz?

Toplantının içeriğine karşıyım. Demokratik açıdan herkesin fikrini açıklama hakkı vardır. Bu görüşlerin bir devlet üniversitesinde yapılmasına karşıyım. Bu kendi içinde bir ayindir.

Murat ayin mi yapacaktınız?

Prof. Dr. Murat Belge: Buna verilecek cevap yok. Beyefendi Türkiye'de soykırımı yapılmamıştır deyince bilimsel oluyor. Hayır olmuştur deyince bilimsel olmuyor.

Yalım Bey sizin fikirlerinizi öğrenebilir miyiz?

Yalım Eralp: Cemil Çiçek'in açıklamasını çok sert buluyorum. Tarihçiler soykırıma karar vermeye ehil değildir. Ehil olanlar mahkemedir. Tarihçi ancak ortaya malzeme sunar. Ben de soykırım olduğuna inanmıyorum. Ama benim görüşümün fazla bir kıymeti yok. Ben uluslararası bir hukukçu ve tarihçi değilim. Tarihçinin görevi bilinmeyen belgeleri ortaya koymak.

Ümit Bey, bundan sonra nasıl olmalı?

Prof. Dr. Ümit Özdağ: Türkiye içerisinde son dönemde 70 kitap yayınlandı. Bunların çoğu Ermeni tezini savunuyor. Türk vatandaşlarını Türk tezi konusunda aydınlatılmaya muhtaç. Türk aydınları da aydınlanmaya muhtaç. Bu mesele AB'ye giriş süreci olarak karşımıza getirildi ve tartışıyoruz. Tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi.