Akşam ve Hürriyet arasındaki kavga büyüyor. Serdar Turgut, Fatih Altaylı'ya cevap verdi. Turgut, Altaylı'nın yalan haber yaptığını ve "Pinokyo" olduğunu söyledi.
Abone ol Fatih Altaylı'nın Mehmet Emin Karamehmet hakkında yazdığı haberler, Akşam cephesinden tepkiler aldı. Serdar Turgut, bugünkü yazısında patronunu savundu. Altaylı'ya "Pinokyo" diyen Turgut,fikrinde.Yazı : Serdar Turgut
Kaynak :
Ben yıllardır bizim sektörde zaman zaman patlayan medya savaşlarını izlerdim ve hep 'iyi ki ben yayından sorumlu bir işin başında değilim de bu tür sevimsizliklere girmek zorunda kalmıyorum' diyerek sevinirdim. Ama son günlerde görüyorsunuz işte korktuğum başıma geldi. Bu tür işlerde en sevimsiz şey; insanın inanmadığı, yüreğinden gelmeyen meseleleri savunmak zorunda kalması yani Fatih Altaylı'nın (ki bundan sonra Pinokyo Fatih olarak anılacaktır yeri geldiğinde) Hürriyet'te düşmüş olduğu duruma düşmektir. Neyse ki ben yaptığım işe inanıyorum, vicdanım rahat, haber kaynağı şeklinde görüp mesele hakkında sorular sorduğum holdingimizin yetkili kişilerinden aldığım cevaplar nedeniyle kafam son derece rahat.
Pinokyo dün bir yazı yazmış. Yalan yazmadığını anlattığı yazının içinde bile ilk bakışta bir dizi yalan göze çarpabiliyor. Örneğin; 'ben ve yönetimimdeki Kanal D haber, Çukurova Grubu'yla ilgili bir haber yaptık, patronunun adını bile anmadık' diyebilmiş. Bir insanın bu tür basit konuda bile yalan söyleyebilmesi için çok değişik bir karaktere sahip olması gerekiyor, Pinokyo'nun karakteri de gerçekten değişik. Ben Kanal D'nin haberini gerçekten merak ederek kasetten seyrettim. Haberde devamlı olarak arka planda Karamehmet'in görüntüsü veriliyor ve üç kez Karamehmet adının vurgusu yapılarak söyleniyor. Şimdi sormalısınız; kendi yayın ilkelerini anlatırken bile yalan söyleyebilen bir insanın ilkeler ve habercilik üzerine söylediği şeylere de inanılabilir mi?
Türkiye ekonomisi kriz darbesi yediği yıllarda bile ülkesine büyük yatırımlar hediye eden bir patron mali sıkıntıya girmiş, ama söz verdiği gibi borçlarını tamamen temizlemiş ve adı aklınıza geldiği an saygıyla anacağınız her şirketi gibi yeni şirketler kazandırmak için kolları yeniden sıvamışken, siz gazetenizde, televizyonunuzda 'aman benden başkası olmasın, aman bütün para, bütün güç bende olsun' diye saldırı başlatacaksınız ve sonra da 'bunun ne zamanlaması olacak ki, olur mu öyle şey' diye palavralar sıkacaksınız ve okuyucunun da buna inanmasını bekleyeceksiniz. Bunu kimse yemez ve de yemiyor da. Ama okuyucular maalesef bu Pinokyo'nun görev aldığı medyanın yıllardır yapmaya alışık olduğu işler yüzünden umutsuzluktan kaynaklanan bir bıkkınlık içindedir. Bir dönemde kendilerinin grup olarak kurdukları güç ve menfaat ilişkileri sayesinde bugün ülkede insanların gazete deyince akıllarına güvensizlik geliyor artık ne yazık ki, ama bu da yetmemiş olmalı ki adetlerini aynen sürdürüyorlar.
Ancak bu kez çıkarlar uğruna masum insanlara saldırılmasına ben göz yummamaya kararlıyım. Girdikleri bu süreçten pişman olacaklar; çünkü olaylar bağımsız kurumlar tarafından incelensin istedim, incelendikçe öyle ilginç sonuçlar çıkacak ki ve çıkıyor ki Pinokyo bile şaşıracak ve 'ben ne yaptım da bu işe başladım ki' diye üzülecek. Patronuna kıyak çekmek isterken ona kötülüğü dokunduğunu fark edince, bunu anladığı anda da o panikle neler yapar bilemem.