Fatih Altaylı, 'Gerilim tacirleri' olarak nitelediği kalemlerden yakındı. Fatih Altaylı, 'mesleki tatmin' peşinde olan gerilim tacirlerinin basındaki uzantılarını yazdı.
Abone ol"Bunlar öyle ‘kişilikler’ ki karşılarında durmak zor" diyen Hürriyet yazarı Fatih Altaylı'ya göre gerilim tacirleri:
Gerilim tacirleri
MEVCUT iktidarın ‘doğru’ işlerini övmekten kaçınmadığımız, AKP’yi bir vesile olsun olmasın yerden yere vurarak ‘mesleki tatmin’ peşinde koşmadığımız için bizi eleştirenler oluyor. Bunların basında da temsilcileri var.
Bunun sıkıntısını çekmiyor değiliz.
Ama bu sıkıntıya tek katlanan biz değiliz. Aynı durum AKP için de geçerli.
AKP’nin temsil ettiğini düşündükleri fikirlere yakın olduğunu zanneden bir grup da benzer nedenlerle AKP’yi ve liderini suçluyorlar. Hükümetin bize karşı tavır almamasından, Başbakan’ın Teke Tek programına çıkmasından, hükümetin kendileri dışındaki çevrelerle kavga etmemesinden rahatsız olan bir grup da var.
Haliyle bu grubun da basın içinde kalemleri mevcut.
Bu iki grubun ortak özelliği, kendi fikirlerini, kendi yaklaşımlarını ülkeden fazla seviyor olmaları. Bunlar için ülkenin nereye gittiğinin, halkın yaşam şartlarının hiçbir önemi yok.
Bunlar herkesin kendi kafalarındaki gibi yaşamasını, monotip bir toplum haline gelmemizi, buna razı gelmeyenlerin ezilip kırılmasını ve sindirilmesini istiyorlar.
Ben bunlara ‘gerilim tacirleri’ diyorum.
Ülke gerilecek, kamplara bölünecek, değişik fikirlerin sahipleri birbirlerinden nefret edecekler ve bunlar kendi ‘ilkel cemaatlerinin’ tartışılmaz lideri haline gelecek, önemsenecekler.
Bunlar öyle ‘kişilikler’ ki karşılarında durmak zor.
Siz toplumsal barış adına bir taviz mi verdiniz; hemen üzerinize gelip ikinciyi, üçüncüyü, dördüncüyü isteyecekler. Ta ki, sizi köşeye kıstırıp ‘hır’ çıkartıncaya kadar.
Askerin de, politikacının da, aydının da üzerine gidecekler.
Asker, Batılı standartlarda bir demokratik açılıma mı girdi. Bunu orduyu yıpratacak noktaya kadar sürüklemek ve askeri pes ettirmeye çalışacaklar.
Politikacının eşi türbanını gevşetip başını mı açtı, başka yerlerini de açmasını isteyecekler. Çünkü bunların işi ‘uzlaşmaları’ değil, ‘uzlaşmazlıkları’ körüklemek.
Ne olur, bu gibileri iyi tanıyın.
Ve onları hak ettiklerinden daha fazla ciddiye almayın.
Çünkü onlar kendi dar cemaatlerini genişletip, fikri önderliğe soyunan ‘sahte peygamber’ adayları.
İster laik bir düzenden yana olsunlar, ister şeriat özlemcisi.
Hepsi aynı...
Yazı: Fatih Altaylı
Kaynak: Hürriyet