BIST 9.949
DOLAR 35,26
EURO 36,74
ALTIN 2.985,57
HABER /  GÜNCEL

Altaylı kalem kavgalarından bıktı

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'le yaptığı sohbetin yeni bir medya savaşına dönüştürmeye çalışıldığını iddia eden Fatih Altaylı'yla polemiklerden gına gelmiş.

Abone ol

Hürriyet'in polemikçi yazarlarından Fatih Altaylı, basın kavgalarından sıkıldığını açıkladı. TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'le yaptığı sohbetin farklı mecralara çekilmeye çalışıldığını bildiren Altaylı bezginliğini "Sıkıldım artık kavgalardan" şeklinde dile getirdi:

- GAZETECİLİK giderek ‘zor zenaat’ olmaya başladı. Gazetecilik refleksiyle yaptığınız her şey, yazdığınız her satır ‘farklı algılamalar’ ve ‘farklı tepkilere’ neden oluyor.

Cumartesi günü TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’le yapmış olduğum bir sohbeti naklettim.

Bugün de bu sohbetin bir başka bölümünü yazacaktım.

Ancak yazdıklarım Sabah Gazetesi’nin bence ‘anlamsız’ tepkisine neden oldu.

Sabah Gazetesi ekonomi müdürü Yavuz Semerci, benim devletin alacağının nasıl tahsil edileceği konusundaki ‘merakımı’ farklı algılamış.

Ve haliyle konuyu bir ‘medya savaşına’ dönüştürmeye çalışmış.

Ben kendi adıma böyle bir savaşın içinde olma niyetlisi değilim.

Ama ben nasıl ki Murat Demirel ve benzerlerinin halkın parasını iç edip, sonra da kral gibi yaşamaya devam etmesine karşıysam, Dinç Bilgin’in de devlete milyar dolar borç takıp sonra da bunun üzerine yatmasına karşıyım. Ben ‘bazıları’ gibi medyası olan borçlular ve medyası olmayan borçlular diye bir ayrım yapamam.

Semerci benim Ahmet Ertürk’ten aldığım bilgileri çarpıttığımı iddia ediyor.
Tek bir kelime çarpıtma yapmadım. Bunu namusuna, insanlığına güvenmeye devam ettiğim Ertürk de biliyor.

Ben ‘basit’ bir gazeteci olarak öğrendiğim, bildiğim her şeyi yazarım. Bilgi saklamam. İş takibi yapmam. Ne bürokratlarla, ne siyasetçilerle şirket çıkarları üzerine konuşmam. Benim için önde gelen toplum çıkarlarıdır.

Ertürk’le konuştuklarımı nakletmemim de temelinde bu yatar.

Yavuz Semerci’nin ‘tarzından’ anladığım kadarıyla ‘patron çıkarlarını’ korumak için bir medya savaşı çıkaracaklar.

Semerci’ye sorarım, bu savaşta kullanacağınızı açıkladığınız bilgileri bugüne kadar niye yazmadınız!

Bir gün lazım olur diye bilgi saklamak veya haber oluşturmak mı gazeteciliktir, yoksa benim yaptığım gibi öğrendiğini yazmak mı? Ben ‘açık’ bir şekilde görüşlerimi yazdım.

Bu görüşlerin karşıtı başka görüşler olabilir. Ama tehdit, şantaj, görüş olamaz Sevgili Semerci.

Benim cumartesi günü yazdıklarımda ‘patron çıkarı’ kollanmadı. Hatta tam aksine belki de bu gazetenin sahibinin yaklaşımlarının dışında olabilecek ‘tavsiyeler’ yer aldı.

Ama siz bunu bir medya savaşına dönüştürmek istiyorsunuz.

TMSF’yi terörize etmek istiyorsunuz. Devlet kesesinden cömertlik yaparak gazetenizin fiyatını düşürmek istiyorsunuz. Başbakan’ın eşine verilen hediyeleri haber yapmayarak, siyasi destek bulacağınızı zannediyorsunuz.

Ben Cem Uzan’la ilgili olarak yazdığım zaman da, onlar da aynı şeyi yaptılar.

Bunu bir medya savaşına çevirdiler. Dönemin iktidarına yakın olduklarını düşünerek hareket ettiler. Ama sonuç ortada.

Bence doğruluk kazanır Yavuz kardeşim. Doğruluktan ayrılmayın. Kavga ederken bile.

Yazı: Fatih Altaylı
Kaynak: www.hurriyetim.com.tr