Ergenekon davasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan'ın, Danıştay saldırısıyla ilgili sözleri hakimleri bile şaşırttı!
Abone olEylemine neden olan Danıştay kararını tam olarak bilip bilmediği sorulan birinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan, ''(Başörtülü biri, başörtülü giremedi) diye zannediyorum'' dedi.
Duruşmada bu kez üye hakim Sedat Sami Haşiloğlu tarafından çapraz sorguya alınan Alparslan Arslan'a, Danıştay baskınından önceki telefon mesajları soruldu.
Arslan, telefon mesajlarında geçen ''malzemeler''in nasıl kullanılacağı yönündeki soruya, ''Malzemelerle Doğan Medya Center, ATV, bankalar, özellikle Yapı Kredi Bankası ve Rahmi Koç'u vurmak isterdim'' diye cevap verdi.
''Türkiye Cumhuriyeti'ni sırf Atatürk yüzünden yıkmak istediğini'' söyleyen Arslan, Ahmet Baydar'a yazdığı, ''Para hazır olsun, ona göre'' mesajının da ''Silah, roket, bomba, keleş almak için para ihtiyacından kaynaklandığını'' ve Ahmet Baydar'ın yapacağı baskından haberinin olmadığını dile getirdi.
''HASTAYIM, BEYİNSEL PROBLEMLERİM VAR''
Salih Kurter'in, Süleyman Esen ile kendisine muska yaptığını ve muskaları boyunlarında taşıdıklarını söyleyen Arslan, bir soru üzerine, Orhan Kadı'dan ihtiyaç üzerine Danıştay baskınından 4-5 ay önce Browning marka silahı aldığını ve bunun sebebinin de kalabalık olan İstanbul'daki problemler olduğunu ifade etti.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün'ün ''zaman konusunda çelişkiye düştüğü'' yönünde uyarısı üzerine Arslan, ''Hastayım, beyinsel problemlerim var'' dedi.
''Browning marka silah almışken ve bununla baskını yapabilecekken neden 2 Glock silah da alma ihtiyacı hissettiniz?'' sorusunu yanıtlayan Arslan, silahların kendisine lazım olduğunu, sadece kirli işlerde kullanmak için değil başka işleri için de gerekli olduğunu, daha önce hiç görmediği Glock marka silahları x-ray cihazından geçebilmeleri ve Danıştay binasına rahatlıkla girmesini sağlayacağı için aldığını söyledi.
DANIŞTAY BASKININI NEDEN
GERÇEKLEŞTİRDİ?
İŞTE AYRINTILAR...
'DANIŞTAY BASKINI, ZAN ÜZERİNE Mİ?''
Danıştay binasına tek başına girdiğini ve kimselerin yardımını almadığını anlatan Arslan, ''Silahları temin ettiği 7 bin TL'yi nereden bulduğu'' yönündeki soruya, ''İş yapıyoruz. Şükürler olsun ki para gelirdi elime. Aç değildim, açıkta değildim'' diye yanıt verdi.
Danıştay baskını ve Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atılmasıyla ilgili kimseden talimat almadığını belirten Arslan, hakim Haşıloğlu'nun sorduğu, ''Danıştay'ın verdiği kararı tam olarak bilip bilmediği'' yönündeki soruya, ''(Başörtülü biri, başörtülü giremedi) diye zannediyorum'' şeklinde yanıt verince, Haşıloğlu bu kez, ''Zan üzerine mi eyleme girdiniz?'' diye sordu.
Arslan, söz konusu olayda anaokulu öğretmeninin başını açmaması durumunda Danıştay'ın bu kararının ortaya çıkmayacağını, anaokulu öğretmeninin başörtüsünü açmasına veya kapamasına saygı duyduğunu, herkesin buna hakkı olduğunu anlattı.
Arslan, ''Seni etkileyen olay Cumhuriyet Gazetesi'nde çıkan ''başörtülü domuz'' karikatürü mü, yoksa Danıştay'ın başörtüsüyle ilgili verdiği karar mı?'' sorusunu da ''Danıştay kararı. Edepli olmak lazım'' diye cevapladı.
Ankara'da bulunduğu sırada Tarkan Toper ile görüşmesinin nedeni sorulan Arslan, Toper ile Armegeddon ve kutsal savaş üzerine konuştuklarını, yorgunluğu halinden belli olan Toper'in kendisi gibi bir hayat silsilesine sahip biri olduğunu, avukatlığın belli boyutlarını yaşadığını, dengesizleştiğini ve Toper ile Kocatepe'de de görüştüklerini dile getirdi.
Daha önce, Ahmet Baydar'a, ''Kuzey Irak'a gidecektim'' dediği hatırlatılan Arslan, Kuzey Irak'a gitmek için İlnur Çevik'i İsmail Paker ile görüştürdüklerini, fakat İsmail Paker ile Ankara'da görüşmediğini, Kuzey Irak'a da direnişçilere katılmak için gitmek istediğini, problem çıktığı için gidemediğini ve çantasında pasaport bulunmasının da Kuzey Irak'a gitmek istediğini gösterdiğini ifade etti.
Arslan'a, hakim Haşiloğlu tarafından bazı telefon numaralarının sorulması üzerine araya giren Arslan'ın avukatı Oğuz Kayıran, müvekkiline bu soruların sorulmasının gereksiz olduğunu savundu. Haşiloğlu da ''Arslan'ın telefonları hatırladığına'' dikkat çekti.
Alparslan Arslan, hakim Haşiloğlu'nun sorduğu bazı sorulara, gülerek cevap verirken, ''Kusura bakmayın, hastayım yani. Cezaevinde varlık problemleri, gelgitler yaşadım. Şu an kontrollüyüm'' dedi.
Duruşmada saatin 17.00 olması nedeniyle, tutuklu sanık Alparslan Arslan'ın çapraz sorgusuna ara verilirken, sanıkların taleplerine geçildi.