22 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı kurucu başkanı Alparslan Kuytul, 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece "Hayırlı olsun" dediği iddialarına yönelik açıklamada bulundu.
Abone olAlparslan Kuytul, YouTube aracılığıyla yayın yapan Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan’ın sorularını cevapladı. 2014 yılından beri düzenlediği konferans ve programların engellenmeye çalışıldığını belirten Alparslan Kuytul, “Ben İslam’ı ve tevhidi anlatıyorum. Allah’tan başka ilah yoktur diyorum, kula kulluk yapmayın diyorum. Bizden değil ama tevhidin bu yorumundan rahatsız oldular” ifadelerini kullandı.
Benim orada kastettiğim şuydu
Alparslan Kuytul, 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece "Hayırlı olsun" dediği iddialarına yönelik de konuştu. Alparslan Kuytul'un konuya dair sözleri şu şekildeydi:
Askeri yada sivil darbe hepsine karşıyım
"Hayır askeri yada sivil darbe hepsine karşıyım. Benim orada kastettiğim şuydu. Ben orada tefsir dersi yapıyordum. Bana sorular kısmında getirdiler. Böyle bir darbe olmuş hocam dediler. "Hükümeti bu zamana kadar birçok kez eleştirmiş olsak da biz darbelere karşıyız. Hükümetin yanlışları olsa bile, hükümetin böyle bir şekilde devrilmesi kabul edilemez" manasında cümleler söyledim tam hatırlamıyorum.
Allah isterse şerden de hayır yaratır manasında söyledim
Ondan sonra bir söz var, Allah isterse şerden de hayır yaratır manasında söyledim. Bu darbe kabul edilemez yanlıştır ama olmuşsa Allah yine de bu darbeden Müslümanlara bir zarar gelmesine izin vermesin. Bu darbeden bir hayır yaratsın. Yani şerden Allah isterse hayır yaratır. Benim sözüme benzer bir sözü Cumhurbaşkanının kendisi de söyledi. Şimdi Cumhurbaşkanı bu sözüyle darbeyi mi destekledi?"
Biz bütün yapılan darbelere karşıyız
Alparslan Kuytul şu ifadeleri kullandı: "Hayır ben asla hiçbir darbeyi, ne 12 Eylül'ü, ne 28 Şubat'ı, ne Mısır'da yapılan darbeyi desteklemedim. Biz bütün yapılan darbelere karşıyız. Neden? Çünkü İslam’a göre bir insana hak verildiği zaman ona oy verilmiş. Toplum onu o makama getirmiş. Bu insana bir yetki verilmiş.
Halkın silahlarını halkın seçtiği bir cumhurbaşkanına doğrultmak kabul edilemez
Darbe ise, yetkinin gasp edilmesidir. Tıpkı bir insanın malını elinden zorla almak gibi bir şey. Halk ona oy veriyor ve siz ona silah zoru ile hem de halkın verdiği silahlar ile halkın seçtiği bir cumhurbaşkanına veya onu seven insanlara doğrultmak kabul edilemez.
Öncelikle ben İslami açıdan bakıyorum. İslam’a göre bir adamın malını nasıl gasp etmek haramsa onu gasp etmek de aynı şeydir. Hiçbir Müslümanın bunu kabul etmesi doğru olamaz. Eğer kabul ediyorsa İslamı hiç bilmiyor demektir."