Koşaner'e ait olduğu iddia edilen ses kaydındaki alnından vurulan askerin kim olduğu merak konusu oldu.
Abone olEski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen ses kaydında yer alan 'masum bir erimizi alnından pat diye vurduk' açıklaması, bölgede benzer şekilde vurulan askerlerin ailelerini bir kez daha sarstı. Oğullarının intihar ettiği söylenen aileler, 'acaba' sorusunu sormaya başladı.
Zaman gazetesi son bir yıl içerisinde alnından kurşunla vurularak hayatını kaybeden askerlerin isimlerini sıraladı. Haberde ayrıca o askerlerden birisinin babasının ifadeleri yer aldı.
Abdurrahman Bagatur (3 Aralık 2010): Şırnak'ın Cizre ilçesine bağlı Uğur köyündeki askerî karakolda alnına kurşun sıkarak intihar ettiği açıklandı.
Murat Oktay Can (21 Aralık 2010): Tunceli'nin Hozat ilçesine bağlı Sarıtaş Karakolu 51. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı'nda askerlik yapan Can'ın alnına G-3 piyade tüfeği ile kurşun sıkarak intihar ettiği belirtildi.
Vural Erginkan (26 Ekim 2010): Hakkari'nin Yüksekova ilçesi Kamışlı Karakolu'nda vatani görevini yapmakta olan Erginkan'ın tezkeresine 3 gün kala alnına sıktığı kurşunla intihar ettiği açıklandı. Ancak ailesi bu duruma ihtimal vermedi. Çünkü olaydan birkaç gün önce Erginkan ailesini arayıp "Anne mantı yap! Ben geliyorum." demişti.
Ali Arslan (19 Ağustos 2010): Hakkari'de askerlik yapan Ali Arslan'ın, Alevi olduğu ve Ramazan orucu tutmadığı gerekçesiyle arkadaşları tarafından öldürüldüğü iddia edildi.
"BAHSEDİLEN O ASKER BENİM OĞLUM"
Tunceli'nin Hozat ilçesinde intihar ettiği açıklanan er Murat Oktay Can'ın babası Oktay Can, eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen internete düşen ses kaydında 'Kendi erimizi alnından vurduk' diye bahsettiği askerin kendi oğlu olduğunu ileri sürdü.
"Bir kişi, G-3 tüfeğiyle kendini alnının ortasından nasıl vurabilir?" diye soran Can, Genelkurmay'ın açıklamasına itibar etmeyerek konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşımıştı. Acılı baba hak arayışını sürdürürken, internete düşen ses kaydıyla oğlunun intihar etmediğinin en yetkili ağız tarafından itiraf edildiğini ileri sürdü. Oktay Can, "Oğlum saat 18.45'te vurulmuş, ancak sabahın ilk ışıklarına kadar orada bekletilmiş. Vurulduğu anda hastaneye götürülmemiş. Sağlık ekibi çağrılmamış. Ben sağlıklı bir şekilde gönderdim. Benim çocuğum, komutanı tarafından vuruldu." diye konuştu.