BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Almanya'dan 40 yıllık söz

Steg, daha önceki hükümetlerin de Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediklerini hatırlattı.

Abone ol

Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Thomas Steg, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda doğru yolu izlediklerinden emin olduklarını söyledi. Steg, bugün başkent Berlin'de yaptığı açıklamada, daha önceki hükümetlerin de Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediklerini hatırlatarak, ''Türkiye'ye 40 yıldır verilmiş bir söz var. Bu konuda kararlı ve adil olmamız gerekir. Biz bunun doğru yol olduğundan eminiz'' dedi. Türkiye'nin AB'ye maliyetinin henüz hesaplanmadığını belirten Steg, ''Böyle bir maliyet hesaplaması ancak Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlanması durumunda yapılabilir'' diye konuştu. Cumhurbaşkanı Johannes Rau'nun, Türkiye'nin AB üyeliği için henüz erken olduğunu söylemesi konusunda ne düşündüğü sorulan Steg, ''Cumhurbaşkanı, bu sözünün dışında Türkiye'nin kriterleri yerine getirmesi durumunda üye olabileceğini söylemiştir. Başbakanın (Gerhard Schröder) dediği de budur. Rau ile Schröder'in söyledikleri arasında bir fark yoktur'' dedi. Schröder'in Türkiye ziyareti nedeniyle Almanya'da yeniden alevlenen Türkiye'nin AB üyeliği tartışmaları çerçevesinde eski Cumhurbaşkanı Richard von Weizsaecker de, Bild gazetesine yaptığı açıklamada, Avrupa'nın büyük, global sorumluluklarından birinin Batılı demokrasiler ile Müslüman dünyası arasında köprü kurmak olduğunu söyledi. Von Weizsaecker, ''Bunun için demokratik bir Türkiye, vazgeçilmez bir temel taşı oluşturuyor. AB üyeliği için belirli bir zaman geçecek, ancak Türkiye'nin, oyalama taktiği olmadan AB üyeliği için perspektife ihtiyacı var'' dedi. İktidardaki Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) federal meclis grup başkan yardımcısı Gernot Erler de, DeutschlandRadio Berlin'e yaptığı açıklamada, Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel'in Türkiye'ye önerdiği ''imtiyazlı ortaklığı'' eleştirerek, ''Avrupa'da imtiyazlı ortaklık stratejisi diye bir şey yok. Türkiye'nin tam üyeliği hemen gerçekleşecekmiş gibi bir intiba yaratıyorlar. Bu en az 15 yıl sürecek. Merkel'in tutumu sorumsuzca'' diye konuştu. ''AVRUPA PERSPEKTİFİ VERİLMESİ ŞART'' Alman Sendikalar Birliği (DGB) Başkanı Michael Sommer ise Türkiye'ye yıl sonunda üyelik müzakerelerine başlanması için takvim verilmesi gerektiğini belirterek, ''Almanya'da yaşayan yaklaşık 2,5 milyon Türk'ün uyumu için bu ülkeye bir Avrupa perspektifinin verilmesi şart'' dedi. Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Günther Beckstein da, ''imtiyazlı ortaklık'' isteğini tekrarlayarak, Türkiye için ''görünür zamanda'' sadece bu önerinin geçerli olabileceğini ileri sürdü. CSU federal meclis grup başkanı Michael Glos, Başbakan Schröder'in, başarılı Türk işadamı Vural Öger'i SPD'nin Avrupa Parlamentosu milletvekili aday listesine almasının, ülkedeki Türk asıllı Alman vatandaşlarının oylarını toplamaya yönelik olduğunu savunarak, ''Schröder'in seçmenlere, Almanya ve Avrupa'nın mı, yoksa sadece partisinin çıkarlarını mı göz önünde bulundurduğunu açıklama zamanı gelmiştir'' dedi. Birlik partilerinin (CDU/CSU) Avrupa politikası sözcüsü Peter Hintze de, Rau'nun, Türkiye'nin AB üyeliği için henüz erken olduğu sözlerini hatırlatarak, ''Schröder, Rau'yu dinlemeli. Rau haklı olarak, Türkiye'deki yasalarla uygulamalar arasındaki farklılıklara işaret etmiştir'' ifadesini kullandı. Alman hükümetinin bir yandan Türkiye'ye silah satışına karşı çıktığını, diğer yandan da AB'ye girmesi için çaba harcadığını belirten Hintze, en büyük sorunun ise Türkiye gibi büyük bir ülkenin AB'ye uyumunun olacağını kaydetti. Hintze ayrıca, Schröder'in Türkiye'ye üyelik söz vermesiyle yetkilerini aşacağını savundu.