Halka ve Olaylara Tercüman'ın yazarı Metin Işık, Almanya'nın gündemindeki konuyu Türkiye'ye taşıdı. Gurbetçilerimiz üzerinde şimdi de din oyunu oynanıyor.
Abone olHalka ve Olaylara Tercüman gazetesi yazarı Metin Işık bugün kaleme aldığı başlıklı yazısında Almanya'da yaşayan gurbetçilerimiz üzerinde oynanan din oyuna dikkat çekti. İşte Işık'ın Almanya'daki gurbetçileri ikiye bölen olayı ele alan yazısı:
Almanya, 'Asya Müslümanlığı'na karşı, Avrupa Müslümanlığı' antitezi ile karşı atağa geçti. İstanbul Beykoz ve Mersin başta olmak
üzere Türkiye'deki Anadolu imam hatip liselerinde Almanca eğitimi alan gençlere açık olan iki İlahiyat Fakültesi için de start verildi.
İlahiyat Fakültesi'nin birisi Nürnberg'de kuruluyor.
Avrupa Müslümanlığı Türkiye için faydalı mı?
İlk bakışta demokratikleşme, din ve vicdan hürriyeti açısından, 'çekici' gelen bu uygulama 2 milyon insanımızı adeta, 'ikiye böldü.'
Bu bile Almanya'nın niyetinin 'çok masum olmadığını' anlatmaya yetip artıyor bile.
Almanya'da yaşayan vatandaşlarımız dini vecibelerini genellikle Türkiye'de tanınan ismi ile Milli Görüş ve Diyanet Vakfı üzerinden
yürütüyor. Avrupa Müslümanlığı sloganıyla harekete geçen Almanya din derslerinin Almanca verilmesini istiyor. Birçok yerel
parlamento bu yönde karar aldı. Milli Görüş Vakfı da bu kararı destekleyen resmi metinlere imza attı.
Türk Diyanet Vakfı (DİTİB) ise çocuklarımızın din derslerini Türkçe almasında ısrarlı.
TBMM heyeti incelemede
AKP İstanbul Milletvekili Mustafa Baş geçtiğimiz hafta Almanya'da idi. TBMM Araştırma Komisyonu adına Almanya'ya giden
Mustafa Baş bir ara CHP'li üyelerden ayrılarak bir kısmı camilerde olan bazı toplantılar yaptı.
AKP ile kuruluş aşamasında arasına, 'mesafe' koyan Milli Görüş Teşkilatı'nın bazı üst düzey yöneticilerinin Mustafa Baş'ı, 'aşırı
sahiplenmesi' ve Diyanet Vakfı'na bağlı DİTİB'in de AKP iktidarından etkilenme ihtimali ve Almanca din eğitimini savunma 'endişesi'
diğer vakıf ve kuruluşlarının sinirlerini gerdi. Ufak tefek tartışmalar yaşandı. Mustafa Baş ısrarlı sorulara karşılık CHP'lilerin
kendilerinin 'gelmek istemediğini' savundu.
Türk Alman Dostluk Federasyonu Genel Başkanı Ali Kılıç, AKP'li Mustafa Baş ile, 'tartışan' ve toplantıya katılan isimlerden birisi.
Çevresinde çok sevilen ve Alman yöneticilerle ilişkileri, 'çok iyi olan' Ali Kılıç din derslerinin Almanca verilmesinin sakıncalı
olduğunu savundu ve şöyle konuştu:
'Almanya'da yaşayan çocuk ve gençlerin zaten Türkçe öğrenme sorunları var. Biz Türkçe eğitimden yanayız. Eğer AKP Türkçe
eğitimden yanaysa Milli Görüş Almanca din eğitimini kabul eden imzasını geri çeksin. Sayın Baş ve arkadaşları en azından bunun
için çaba göstermeli.'
Mustafa Baş ile de görüştük. Kendisinin de Türkçe din eğitimden yana olduğunu söyledi. Beykoz Anadolu İmam Hatip Lisesi başta
olmak üzere Almanca eğitimi alanlara öncelik verildiğini, bu gençlerin Almanya'nın kurduğu İlahiyat Fakülteleri'nde görev alacağı
haberlerini, 'doğruladı' Diyanet Vakfı'nın da Türkçe din eğitimini savunduğunu söyledi.
Mustafa Baş, TBMM Araştırma Komisyonu olarak Almanya'da yaşayan vatandaşlarımızın problemlerinin ele alındığı bir 'raporun'
tamamlanmak üzere olduğunu belirterek Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, 'vatandaş olun' tavsiyesinin, 'eleştirilmesini' haklı
bulmadığını ve bunun Türkiye Cumhuriyeti'nin politikası olmadığını da sözlerine ekledi.
Ali Kılıç gibi Alman toplumu tarafından da kabul edilen isimlerin hassasiyetlerini önemsemek ve 'anlayışla' karşılamak gerekiyor.
Endişelerinde haklılık payları da çok. Türkiye her zeminde sürekli 'mevzi' kaybediyor.