Almanya'da Pazar günü yapılacak genel seçimlere büyük partilerin yanı sıra barajı geçme şansı olmayan ancak kendine has isimleri ve politikalarıyla dikkat çeken küçük partiler de katılıyor. BBC Türkçe'den Mahmut Hamsici derledi.
Abone olAlmanya'da Pazar günü yapılacak genel seçimlere büyük partilerin dışında birçok küçük parti de katılıyor.
Yüzde 5 barajını aşma ya da en az üç doğrudan adayın seçilmesi yoluyla Federal Meclis'e girme şansı olmayan bu partilerden bazıları kendine has isimleri ve politikalarıyla dikkat çekiyor.
Bavyera Partisi: 'Bavyera'ya bağımsızlık'
1946 yılında bir dedektif polis tarafından kurulmuş olsa da Bavyera'nın Federal Almanya'dan ayrılmasını savunan Bavyera Partisi'nin destekçileri ağırlıklı olarak gençlerden oluşuyor. Parti doğal olarak faaliyetlerini Bavyera Eyaleti'nde sürdürüyor. Parti, sigara içme yasağına karşı çıkıyor ve silah satışıyla ilgili yasaların gevşetilmesini de savunuyor. Ekonomik olaraksa Euro bölgesinden kontrollü bir şekilde çekilme ve Kuzey Avrupa ülkelerini içerecek bir Euro düzeni savunuluyor.
BergPartei/Überpartei: 'Hayvanı değil zengini ye!'
2011'de iki siyasi partinin bir araya gelmesiyle kurulan Berlin merkezli BergPartei/Überpartei'nin siyasi çizgisi anarşist ve Dadaist olarak tanımlanıyor. Partinin kurucularından bir bölümü işgal evlerinde bulunmuş eylemciler. Parti anayasadan özel mülkiyetin kaldırılmasını savunuyor. Vejetaryenliğin sıkı bir destekçisi olan partinin sloganlarından biri 'Hayvan cesetlerini değil zenginleri ye!'
Feminist Parti: Üyelerinin yüzde 99'u kadınlar
1995'de kurulan Feminist Parti'nin kalesi Bavyera Eyaleti. Partinin üyelerinin yüzde 99'u kadınlardan oluşuyor. Parti sözcüleri "Neden seçmenler size oy vermeli?" sorusuna şu cevabı veriyor: "Şiddet, savaş, sömürü ve baskı gibi patriyarkal esaslara dayanmayan politika arzunuzu göstermek amacıyla". Göçmenlerin ve mültecilerin haklarını savunan parti, çevrenin korunmasının bir zorunluluk olması maddesinin Venezuela’daki gibi Anayasa'ya girmesini de savunuyor.
Almanya Marksist Leninist Partisi
MLPD (Almanya Marksist Leninist Partisi) seçimlere katılan ve doğrudan Marksist olduğunu belirten dört partiden biri. Başında eski bir metal işçisinin bulunduğu partinin savunduğu politika çizgisi Marksizm, Leninizm ve Maoizm üzerine kurulu. Die Linke'yi (Sol Parti) sistem dışında olmamakla eleştiren MLPD 'gerçek sosyalizmi' savunduğunu belirtiyor. İnternet sitesindeki yayın dilleri arasında Türkçe'nin de bulunduğu MLPD, Almanya'da yaşayan Türkiye kökenlilerin oluşturduğu bazı sol çevreler tarafından da destekleniyor.
Sivil Haklar Hareketi Dayanışması Partisi: 'Mesihvari' hareket
BÜSO (Sivil Haklar Hareketi Dayanışması Partisi), ABD'li politik eylemci Lyndon LaRouche'un Mesihvari olmakla eleştirilen hareketinin, La Rouche'un Alman eşi Helga Zepp-LaRouche tarafından kurulmuş Almanya ayağı. Parti, ekonomide spekülasyona ve küreselleşmeye karşı çıkıyor, büyük altyapı projelerini savunuyor. Klasik sanata ve klasik müziğe geri dönülmesini savunan parti üyeleri, klasik kültürü özendirmek amacıyla Almanya'daki metrolarda bazen klasik müzik şarkıları söylüyor.
Die Partei: 'Berlin duvarı yeniden inşa edilsin'
Açılımı 'İş, Hukukun Üstünlüğü, Hayvanların Korunması, Elitlerin Gelişimi ve Tabana Ait Demokratik İnisiyatif' olan Die Partei (Parti) politikacılarla dalga geçen işleriyle tanınıyor. Parti, aylık mizah dergisi Titanic'in yayın yönetmeni Martin Sonneborn tarafından kurulmuş. 'Berlin duvarının yeniden inşasını' savunan parti, 'kentlerde turistlerin giremeyeceği alanlar da' talep ediyor. Tabii, partinin bazı talepleri kinaye içeriyor. Sonnborn göçmen politikalarınıysa şöyle açıklıyor: "Ülkenin alabileceği kadar mülteciyi kabul etmesi karşılığında bazı Almanları dışarı göndermeliyiz!"
Almanya Aile Partisi: 'Almanlar daha fazla çocuk yapmalı'
Muhafazakâr bir çizgide olup geleneksel aile yapısını savunan Almanya Aile Partisi'ne göre Almanya'nın en büyük eksikliği çocuklar. Doğum oranlarındaki düşüşe dikkat çeken parti, bunun karşısında devletin çocuk doğuran çiftlere ekonomik yardım yapmasını ve böylece çocuk doğumunun özendirilmesini savunuyor. Parti çocukların oy kullanma hakkını da savunuyor.
Ekolojik Demokratik Parti: Hem yeşil hem muhafazakâr
Yeşiller Partisi'ni Komünistlerin etkisi altına girmekle eleştirip buradan ayrılan bir grup 1982'de Ekolojik Demokratik Parti'yi kurmuş. Parti, kadınların doğum yaptıktan sonra çalışmayıp devlet yardımı alarak evde çocuklarına bakmasını savunuyor. Muhazafazakâr çizgideki parti, Yeşiller'den farklı olarak göçmen haklarına daha az destek veriyor, LGBT'lerin haklarınıysa konu edinmiyor.
Akıl Partisi: 'Çözüm Avusturya Ekonomi Okulu'nda'
Gazeteci, yazar Oliver Janish tarafından 2009'da kurulan Akıl Partisi kendisini özgürlükçü bir parti olarak tanımlıyor. Avusturya Ekonomi Okulu'nun tezlerini savunan partiye göre devlet küçülmeli, piyasalar serbestleşmeli, politik iktidar merkezi olmamalı. 'Milliyetçilik, ırkçılık ve ister sağ ister sol anlayışta olsun anti-demokratik politikalara' karşı olduğunu söyleyen partinin ana sloganı 'özgürlüğü seviyoruz'.
ÖNCEKİ HABERLER
