İngiliz hükümeti, Almanya'nın gündemine bomba gibi düşen gizli istihbarat belgelerini kamuoyuna açıkladı.
Abone olBelgelerde Almanya’nın Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) mensubu eski başbakanlarından Helmut Kohl’ün daha iktidara gelir gelmez her iki Türk işçiden birini Türkiye’ye geri göndermek için hazırlık yaptığı ortaya çıktı.
Başbakan Helmut Kohl’ün, henüz iktidarının ilk günlerinde dönemin İngiltere Başbakanı Margret Thatcher ile paylaştığı plana göre, o günlerde Almanya’da bulunan Türk işçilerin sayısını yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyordu.
İngiliz istihbarat arşivlerinde yıllardır “gizli” koduyla sınıflandırılmış olarak bekleyen ve İngiliz hükümetinin yeni açıkladığı belgelerde Margret Thatcher’ın şu ifadeleri yer alıyor: “Başbakan Kohl, gelecek dört yıl içinde Türklerin sayısını yüzde 50 azaltmak istediğini, ancak bunu kamuoyu önünde dile getirmesinin mümkün olmadığını söyledi.”
Spiegel Online’ın gündeme getirdiği 28 Ekim 1982 tarihli İngiliz istihbarat belgesinde Helmut Kohl’ün “Almanya’nın bu kadar çok Türk’ü asimile etmesi mümkün değil” ifadelerini kullandığına dikkat çekiliyor.
İngiliz istihbaratı tarafından “PREM 19/1036″ dosya numarasıyla kayıt altına alınan Thatcher-Kohl görüşmeleri, iki eski başbakanın 1982 ve 1983 yıllarında Almanya’nın o dönemdeki başkenti Bonn’da gerçekleştirdikleri temasların kayıtlarını içeriyor.
“TÜRKLER BAMBAŞKA BİR KÜLTÜRDEN GELİYOR”
Thatcher protokolleri, Helmut Kohl’ün Almanya’daki yüz binlerce Türk işçisinden “kurtulma” niyetini bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Belgelerde Kohl’ün aynı dönemde Almanya’da çalışmakta olan İtalyan, Güney Asyalı ve Portekizli misafir işçilerden hiçbir rahatsızlık duymadığı, buna karşılık Türk işçileri en çabuk şekilde Türkiye’ye geri göndermek istediği görülüyor.
İngiliz istihbarat belgelerine göre, “Almanya 11 milyon Doğu Avrupalıyı entegre etti.” diyen Kohl’ün, meslektaşı Thatcher’a, “Ancak Türkler bambaşka bir kültürden geliyor.” demesi ise bilhassa dikkat çekiyor. Kohl bu kültür farklılığına örnek olarak ise Türklerin “kaçak işlerde çalışmasını” ve “zorla evlilik yaptırmasını” gösteriyor ve Anadolu’dan gelenleri, “Uyum sağlama kabiliyeti olmayan ve buna ek olarak uyum sağlamak da istemeyen” şeklinde tarif ediyor.
ALMAN TARİHÇİ: SPD BİLE TÜRKLERİN GİTMESİNİ İSTİYORDU
Alman tarihçi-yazar Ulrich Herbert ortaya çıkan İngiliz istihbarat belgesi hakkında Spiegel Online’a yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “O dönemde Federal Almanya’daki toplumsal ortak kanaat, ‘Türkler misafir işçi ve evlerine dönmeleri gerekiyor’ şeklindeydi. Bu yaklaşım Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) derinliklerine kadar uzanmış durumdaydı.”
Bu kapsamda Kohl’ün SPD’li selefi Helmut Schmidt’in, Stern dergisi tarafından 1982 yılında alıntılanan “Tek bir Türk’ün bile sınırlarımızdan geçmesine izin vermem.” şeklindeki sözleri de hâlâ hafızalardaki yerini koruyor.
GERİ DÖNENE “10 BİN MARK STRATEJİSİ” İŞE YARAMADI
Gerçekten de dönemin Hıristiyan Demokrat-Hür Demokrat koalisyonu, 1983 yılında hazırladığı “Yabancıların Ülkelerine Dönmelerini Süreli Teşvik” başlıklı yasal düzenlemeyle, misafir işçilere 10 bin 500 Alman Markı verilmesini mümkün kıldı.
Ancak bu düzenlemeyle 1984 yılına kadar Türkiye’ye geri dönen Türk işçilerin sayısı sadece 10 binle sınırlı kalmış ve Başbakan Kohl istediğini elde edememişti. Aynı yıllarda buna ek olarak da on binlerce siyasi göçmen Almanya’ya gelmişti.
“HALKIN EZİCİ ÇOĞUNLUĞU YABANCILARI İSTEMİYORDU”
O dönemde yapılan 1982 tarihli Infas anketleri de göçmenleri “yük” olarak gören Almanların oranının yüzde 58′e ulaştığını gösteriyor. Alman tarihçi Ulrich Herbert durumu, “Halkın o yıllarda her yeri Türklerin kaplayacağı yönünde korkuları ve onlardan kurtulmak isteniyordu. Sadece bunun nasıl yapılacağı bilinmiyordu.” şeklinde izah ediyor.