Alman siyasetçilerin 'miting' açıklamasına büyük tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hamburg'da düzenlemek istediği mitingle ilgili olarak Almanya'dan gelen açıklamalara Dışişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı ve AK Parti'den büyük tepki geldi ve kararın kabul edilemez olduğu ifade edildi.

Dışişleri Bakanlığı, G20 zirvesi öncesinde Almanya ile yaşanan 'miting kriziyle' ilgili bir açıklama yaptı. Dışişleri Bakanlığı'nın tepkisinin ardından Almanya'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretiyle ilgili yaptığı açıklamalara bir tepki de Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan geldi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise yaptığı açıklamada, provokatif ve art niyetli açıklamaların kabul edilemez olduğunu söyledi.

Daha önce Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Recep Tayyip Erdoğan'ın Hamburg'ta miting düzenlemesinin uygunsuz olacağını söylemiş, Sosyal Demokrat Parti lideri Martin Schulz ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mitinginin engellenmesi gerektiğini belirtmişti.

''ART NİYETLİ AÇIKLAMALAR KABUL EDİLEMEZ''

G 20 zirvesi için Almanya'ya gidecek Cumhurbakanı Erdoğan'ın, Hamburg'da düzenlemek istediği mitingle ilgili Almanya'dan skandal açıklamalar gelmişti. Bu açıklamalara Dışişleri Bakanlığı, AB Bakanı Ömer Çelik ve AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal tepki göstermişti. En sert tepki ise Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan geldi. Yazılı bir açıklama yapan Kalın, “Sayın Cumhurbaşkanımızın G-20 liderler zirvesine katılmak üzere Almanya'nın Hamburg şehrine gerçekleştirecekleri ziyaret öncesinde bazı Alman siyasetçiler tarafından yapılan provokatif ve ART niyetli açıklamalar kabul edilemez” dedi.

''ÇİFTE STANDARTLARIN SOMUT GÖSTERGESİ''

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, bazı Alman siyasetçilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretiyle ilgili açıklamalarıyla ilgili, "Her fırsatta demokrasi, insan hakları ve özgürlükler konusunda Türkiye’ye ders vermeye kalkanların, terör örgütlerine, darbecilere ve kanun kaçaklarına kol kanat gererken Sayın Cumhurbaşkanımızın vatandaşlarımızla buluşmalarına engel olmaya çalışmaları Avrupa’da hüküm süren çifte standartların en somut göstergesidir." dedi.