Alman milletvekillerinden sünnete koruma

Almanya'daki meclis üyeleri, Köln Mahkemesi'nin sünneti "bedemsel yaralama" olarak tanımlamasının üzerine dinsel gerekçeli sünnete izin veren bir yasa tasarısını onaylama hazırlanıyor.

Bir eyalet mahkemesinin sünneti "bedensel yaralama" olarak tanımlamasının ardından Alman meclis üyelerinin dinsel gerekçeli sünneti koruyan bir yasa tasarısını kabul etmesi bekleniyor.

Hükümet, resmi karara göre sonbahara kadar erkek çocukların sünnetini yasal kılan bir anlaşmayı kaleme alacak.

İçlerinde Yahudi ve Müslüman gruplar da bulunan Almanya'nın önde gelen siyasi partileri, Köln Mahkemesi'nin Haziran'da verdiği kararı kınadı.

Başbakan Angela Merkel, kararın Almanya'yı "komik duruma düşürebileceğini" söyledi.

Köln'deki duruşma, dört yaşındaki bir çocuğun sünnet edildikten sonra sağlık problemleri yaşamasının ardından gerçekleşmişti.

Operasyonu gerçekleştiren doktor suçsuz bulunmuştu ve mahkeme kararı bağlayıcı değildi.

Ancak eleştirmenler duruşmanın Almanya'daki diğer mahkemelere örnek olabileceğinden korkuyordu.

Almanya'nın Tıp Derneği, mahkeme kararının ardından doktorların sünnet yapmamasını istemişti.

'Hakaret'

Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, Perşembe günü Avam Kamarası'nda yapılan oylamadan önce yasa tasarısının Almanya'nın "anlayışlı ve kozmopolit bir ülke" olduğunu gösterdiğini söyledi.

Avrupa Yahudi ve Müslüman grupları da sünneti savunmak için birlik olmuştu.

Kınama bildirisini, Avrupa Hahamlık Merkezi, Avrupa Yahudi Parlamentosu, Avrupa Yahudi Birliği, Almanya Diyanet İşleri Türk İslam Birliği ve Brüksel İslam Merkezi'nin de aralarında bulunduğu grupların başkanları imzalamıştı.

Bildiri, "Bizler bu kararı temel dini ve kişisel haklarımıza yönelik bir hakaret olarak algılıyoruz" diyordu.

BBC'nin Berlin muhabiri Stephen Evans Almanya'da bu konuya tepkilerin karışık olduğunu; bir anketin ise çoğunluğun böyle bir yasağı destekleyeceğini gösterdiğini söyledi.

Evans, internet haber sitelerinde yorum yapan bazı kişilerin İkinci Dünya Savaşı'ndaki Yahudi Soykırımı'ndan dolayı şimdiki Alman neslinin hareketlerinin kısıtlanmış olmasına kızgın olduğunu aktarıyor.