Din vergisini ödemeyen Alman Katoliklerin ayinlere alınmamasını öngören kilise kararnamesi yürürlüğe girdi.
Abone olBildiride, vergisini ödemeyenlerin Katolik olarak da kabul edilmeyeceği söyleniyor.
Almanya'da Katolik Kilisesi, kiliseden ayrılanların artmakta olan sayısından kaygı duyuyor.
Kilise yetkilileri, kiliseden ayrılanların "topluma karşı ciddi bir eylemde bulunan kimseler" olarak görülmesini istiyor.
Almanya'da Katolik, Protestan ya da Yahudi olarak kayıt yaptıranların özel bir din vergisi ödemesi gerekiyor.
Söz konusu vergi, kilise ya da benzer dini kurumlara ait mal varlıklarının 19'ncu yüzyılda kamulaştırılmasını dengelemek için konulmuştu.
Münih merkezli vergi muhasebecisi Thomas Zitzelsberger, din vergisi hakkında şu örneği veriyor: "Bir mükellef 10 bin avro gelir vergisi ödüyorsa din vergisi bunun üzerine 800 euro olarak ekleniyor."
Almanya'da nüfusun yüzde 30'unun Katolik olduğu hesaplanıyor.
Emsal dava
Kiliseden ayrılanların 2010 yılındaki sayısı 181 bine fırladı.
Kiliseden kopuşların artmasında o dönemde Katolik Kilisesi'ndeki tacizler ile ilgili haberlerin ortaya çıkması etkili oldu.
Freiburg Üniversitesi'nden Hartmut Zapp, 2007 yılında "vergisini ödemeyeceğini ama bir Katolik olarak yaşamaya devam edeceğini" ilan etmiş; kilisenin kutsal varlığından yararlanmaya devam etmek istediğini söylemişti.
Kilise ile Profesör Zapp arasında devam etmekte olan dava, Leipzig Federal İdare Mahkemesi'ne çarşamba günü gidecek.
Almanya'daki piskoposlar konferansında yapılan açıklamada, Vatikan'ın da desteklediği bu son "bildirinin bir kişinin kiliseyi kısmen terk edemeyeceğini açıkça ifade ettiği" bildirilmişti.
ÖNCEKİ HABERLER
