Alman evleri olarak biliniyordu! Osmanlı'nın ilk telgraf istasyonuymuş
ANTALYA'nın Kaş ilçesindeki ören yeri Patara'da, yöre halkının 'Alman evleri' olarak bildiği yapının, Osmanlı'nın 1906 yılında Afrika'daki toprakları ile iletişim kurmak için kurduğu ilk telsiz telgraf istasyonu olduğu ortaya çıktı. Patara Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, "Elimizde kaşıkçı elması değerinde bir miras var" dedi.
Antalya'nın Kaş ilçesinde yer alan, Likya Birliği'nin başkenti olarak bilinen Patara'da, Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk telsiz telgraf istasyonu bulundu. Bölgede yaşayanların 'Alman evleri' olarak tanımladığı yapıların bulunduğu bölgede 2011 yılında araştırma yapan Patara Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, otlar arasında bulup çıkardığı yapının 1906 yılında Sultan Abdülhamit'in talimatıyla kurulan Osmanlı'nın ilk telsiz telgraf istasyonu olduğunu tespit etti.
Osmanlı'nın Afrika'daki topraklarıyla iletişim kurmak için kurduğu istasyon, 31 Ağustos'ta yapılacak etkinliklerle tanıtılacak. İstasyonun tanıtımı için yapılacak etkinliklerle ilgili Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Acar, Kaş Kaymakamı Ulaş Akhan, Kaş Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş, Patara Kazı Başkanı Prof. Dr. Havva İşkan Işık, Akdeniz Üniversitesi Tarih Bölümü araştırma görevlisi Diren Çakılcı, Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti Antalya Şubesi Başkanı Selim Şanlı, Antalya Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı düzenledi.
Elimizde kaşıkçı elması değerinde miras var
Patara Kazı Başkanı Prof. Dr. Işık, ne olduğunu bilmedikleri yapının sürekli dikkatini çektiğini söyledi. Uzun yıllar bu yapı ile ilgili bir bilgiye ulaşamadıklarını dile getiren Işık, yapının yoğun bitki örtüsünün altında kaldığını vurguladı. 2011 yılında Başbakanlık'ta çalışan arkadaşının desteğiyle yapının Osmanlı Dönemi'nden kalma telsiz telgraf istasyonu olduğunu anladıklarını dile getiren Işık, çalışmalarını bu yöne çevirdiklerini aktardı. Araştırmalarda yapının Osmanlı Devleti'nin ilk telsiz telgraf istasyonu olduğu bilgisine ulaştıklarını aktaran Prof. Dr. Işık, "Büyük bir mücadeleye giriştim. Elimizde 'kaşıkçı elması' değerinde bir miras var. 2011 yılında bu yapıyı açıkladım. Bu mirasın değerlenmesini istedim. Aradan bu kadar süre geçmemesi gerekiyordu. 2019'da bunun yapılabilmesinin tek nedeni Antalya Valisi Münir Karaloğlu'dur. Biz burayı sahiplenmezsek başkaları baklavada olduğu gibi hak iddia eder" diye konuştu.
İlginç buluntulara ulaştıklarını belirten Prof. Dr. Işık, kemikler, küçük makine parçaları bulduklarını belirterek, "Sultan Abdülhamid'in bu işi öğrensin, diye Berlin'e gönderdiği Osmanlı mühendisi Galip Bey'in kullandığı kahve fincanları var elimizde" dedi.