BIST 9.420
DOLAR 34,41
EURO 36,31
ALTIN 2.840,33
HABER /  GÜNCEL

Ali Balkaner'den şaşırtan sözler

El konulan Yurtbank'ın eski sahibi Ali Balkaner'den şaşırtıcı açıklamalar. Ali Balkaner bankanın içini boşalttığına dair iddiaları reddetti ve şu sözlerle herkesi şaşırttı.

Abone ol

El konulan Yurtbank'ın eski sahibi Ali Avni Balkaner, "back to back" krediler ile Yurtbank'ı zarara uğrattığı gerekçesiyle yargılandığı davada, "bankanın içini boşaltmadığını, tam tersine doldurduğunu" ifade ederek, "Ben bankada bir kuklaydım" dedi. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, bu davanın tutuksuz sanığı olan ancak Yurtbank davası kapsamında 34 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırılıp tutuklanan Ali Avni Balkaner katıldı. Diğer tutuksuz sanık Süleyman Ekiz ise duruşmaya gelmedi. Bir önceki celsede savunmasını yazılı olarak hazırlaması istenen Balkaner, hapishane şartlarında savunmasını yazılı olarak hazırlayamadığını, sözlü olarak yapacağını bildirdi. Geçen celsede yaptığı sözlü savunmalarının bir bölümünün tutanağa geçirilmediğini, bunun yanında duruşma salonundan çıkarken söylediği "bravo" kelimesinin tutanağa yazdırıldığını söyleyen Balkaner, savunmasını yazılı olarak hazırlamasının istenmesini de eleştirdi. "Yaptığı bütün işlerde devlete güvendiğini ve devlete güvenmek suç ise suç işlediğini" ifade eden Balkaner, "bankada herhangi bir risk yokken, alınmış ve alınacak tüm kredilere ve oluşabilecek tüm risklere karşılık 800 milyon dolar değerindeki şirketini rehin ettiğini" söyledi. Balkaner, "Ben bunları kamuflaj için alıp vermedim. 800 milyon doları bankanın içine koyan Türkiye'de başka bir tüccar yoktur. Yegane tüccar benim" dedi. Off-Shore'dan aldığı parayı bankanın içine koyduğunu, mal varlığının değerini arttırmak için kullandığını, inşaat yaptığını, inşaatın değerinin yükseldiğini ancak kendisinin bankaya borçlu göründüğünü savunan Balkaner, "Olayın içinden çıkmak mümkün değil. Çıldıracağım" diye konuştu. "Bankaya verilen rehin hisse TMSF tarafından satılıp, gerekli ödemeler yapılsa davacısının kalmayacağını" öne süren Balkaner, "TMSF'ye bunları niye verdim? Hem al bunları, hem beni 30 yıl hapset diye mi? Deli miyim? (Bir sorun çıkarsa kullanılsın) diye verdim. Bankasına el konulmadan önce anlaşma yapan ve anlaşması halen yürürlükte olan tek kişiyim" diye konuştu. Bankada, Hazine tarafından atanan Metin Aytaç'ın imzası ve Hazine'nin onayı olmadan hiçbir işlem yapamadığını, bankanın Hazine zihniyetiyle yönetildiği için bu kadar zarara uğradığını, kendisi yönetse yine zarara uğrayacağını, ama daha az olacağını savunan Balkaner, şunları söyledi: "Benim en büyük müşterim, Ömer Topal'dı. Ömer Topal benden 5 milyon dolar kredi isterse, ben ona 10 milyon dolar verirdim. Çünkü geri ödemesinde sorun çıkmazdı. Gerekli teminatları alırdım. Kredi zamanında ödenirdi. Banka kar ederdi. Hazine yönetici atayınca (biz Ömer Topal'ı istemiyoruz) dendi. (Biz diğer bankacılara kredi vereceğiz) dendi. Hayyam Garipoğlu'na verilmiş. Ben ondan kredi almamışım. Diğerlerine de verilmiş ve alınmış ancak bu krediler bankacılık kurallarına uygundur. Ben bankada bir kuklaydım. Metin Aytaç'ın onayı olmadan işlem yapılamazdı." Şaşkın bir vaziyette olduğunu ve olayın içinden çıkamadığını söyleyen Balkaner, "Bankanın içini boşaltmadım. Tam tersi doldurdum" dedi. Mahkeme heyeti, verilen aradan sonra dava dosyasında bilirkişi incelemesi yapılmasına, sanığın ve avukatının taleplerinin bilirkişi incelenmesinden sonra düşünülmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Bunun üzerine Balkaner'in avukatı Fahrettin Doğan, talepleri konusunda karar verilmeden dosyanın bilirkişiye gönderilmesini eleştirdi.