YÖK, İstanbul Üniversitesi (İÜ) eski Rektörü Alemdaroğlu döneminde yapılan hukuk dışı uygulamaları ve yolsuzluk iddialarını araştırmak üzere bir heyet görevlendirdi.
Abone olYükseköğretim Denetleme Kurulu Başkanı ve eski Danıştay Tetkik Hakimi Hüseyin Çevikbaş başkanlığındaki ekip, bir hafta boyunca başta İÜ Rektör Vekili Tankut Centel olmak üzere, bazı dekan ve öğretim üyelerini dinledi. Alemdaroğlu'nun görevden alınmasıyla üzerlerindeki baskı ortadan kalkan öğretim elemanlarının YÖK Denetleme Kurulu üyelerine üniversitede yaşanan sıkıntıları aktardığı ifade ediliyor. Alemdaroğlu döneminde üniversite kaynaklarının zarara uğratılması, görevi kötüye kullanma ve yolsuzluklarla ilgili de bilgi ve belgeler temin eden denetmenler, ihtiyaç duyulması halinde yeniden üniversiteye gelecek. Kemal Gürüz döneminde hakkındaki iddialarla ilgili yargılanmasına izin verilmeyen Alemdaroğlu'nun bu kez yargıda hesap vereceği belirtiliyor. İÜ'deki incelemeleri tamamladıklarını belirten Çevikbaş, “Gerekli notlarımızı aldık, artık değerlendirmemizi YÖK Başkanlığı'na sunacağız.” dedi. Çevikbaş, konunun yargıya intikal etmiş gibi düşünülmesini isteyerek değerlendirme yapamayacağını kaydetti. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, YÖK'ün görevini yapmasını ve Alemdaroğlu ile ilgili iddiaların yargıya götürülmesini istedi. Yükseköğretim Denetleme Kurulu üyeleri Prof. Dr. Aytekin Berkman ve Nurettin Dilmaç'ın hazırladığı ve 15 Mart 2004 tarihinde üniversite rektörlüğüne bildirdiği inceleme yazısında Alemdaroğlu ile ilgili savcılığa intikal eden konular şöyle: “Öğrenci harçları fon saymanlığından usulsüz para harcanması, ihaleye fesat karıştırmak. Harçların vadesiz olarak uzun süre bankada bekletilerek bankadan Yardım Vakfı'na bağış almak, 186 milyar lira haksız ödeme yapmak. 67 adet kantin ve kafeteryanın yıllık 3 trilyona yakın tahsilatını bütçeye yatırmamak, otoparkların ihalesiz ve yetkisiz olarak 25 yıllığına kiraya verilmesi, Baltalimanı Sosyal Tesisleri'nde sahte faturalarla 4 bine yakın kişiye yemek verilmiş gibi göstermek, yargı kararlarına uymamak.” Haber: Tuncer Çetinkaya Kaynak: Zaman